Şike yasasının değiştirilmesi konusunda çıkan tartışmaları genellikle “AKP’nin içindeki çatlak” olarak değerlendirmeye yatkın medya ama bu “savaş” AKP’nin iç meselesi olmayı aşan bir genişliğe ulaştı.
Baksanıza tam Meclis’in yeni şike yasasını görüşmek için toplanacağı gün mahkeme “iddianameyi” kabul etti.
Şike konusunda ikide bir fikir değiştiren Meclis’in “son kararını” beklemedi.
“Yargı”, eğer ben yanlış anlamıyorsam, “yasama” organına “ben bu şike meselesini senden daha fazla ciddiye alıyorum ve önemsiyorum” mesajı gönderdi.
Bu “mesajın” Meclis açısından hukuki bir bağlayıcılığı ve sonucu yok elbette.
Ama yasa değişikliğinin böylesine tartışıldığı bir ortamda “manevi” bir sonucu ve etkisi var.
Meclis’teki üç parti, yargının ciddiye aldığı ve “çete örgütlenmesi” olarak gördüğü bir yapının kurtulmasına yardım etmiş olacak şimdi.
Yargının “ben bu çete suçlamasını ciddiye alıyorum” dediği gün Meclis’teki üç parti, “o çetenin cezasını azaltalım” diyecek ve ağır bir yükün altına girecek.
Yargının bu son kararı olmasaydı da başta AKP olmak üzere CHP ve MHP ağır bir yükün altına girmiş olacaktı zaten.
Çünkü “yargının” ciddiye aldığı bir çete yapılanmasının cezasını niye indirmek istediklerini, neden futbolda böyle bir oluşumun önüne caydırıcı bir madde koymaktan vazgeçtiklerini kamuoyuna inandırıcı bir şekilde anlatamıyorlar.
Şikeyi önleyecek yasayı daha yedi ay önce kendileri çıkardı.
Niye şimdi fikirlerini değiştirdiler?
Üstelik yedi ay önce onlar o şike yasasını çıkartırken ortada ciddi bir iddianame yoktu, açık bir “çete” suçlaması yoktu, ona rağmen o yasayı çıkardılar.
Şimdi “futbolda mafya örgütlenmesi olduğunu söyleyen” ve mahkeme tarafından kabul edilmiş bir iddianame var ortada ve kendi yaptıkları yasayı değiştirmeye uğraşıyorlar.
Niye?
Bu konuda kimse ciddi ve inandırıcı bir açıklama yapmıyor.
Tek söyledikleri, “suç ceza dengesi bozuk oldu, şike gibi bir olaya bu kadar ceza ağır, onun için cezaları azaltıyoruz”.
İyi de, yedi ay önce bu “denge” bozuk değil miydi, niye çıkardınız o yasayı?
İkincisi ve çok daha önemlisi, bu meselenin bir “şike” meselesi olmadığını, futboldaki mafya yapılanması olduğunu gerçekten görmüyor musunuz?
Ya da bu gerçeği görmüş olduğunuz için yedi ay önce o cezalarla o yasayı çıkardınız da birisi sizi “mafyayı” korumaya ikna ettiği için mi şimdi fikrinizi değiştirdiniz?
Mahkemenin kabul ettiği iddianame çok ayrıntılı yazılmış.
Bizdeki soruşturmanın başlangıç noktası “Almanya’daki bahis” yolsuzluğu.
İş, “iki takımın yaptığı” şikeyle değil, bahislerden büyük paralar vuran örgütlü bir suçla başlıyor ta ilk başından.
Mahkemenin kabul ettiği iddianame ise iki “çeteden” söz ediyor ve bu çetelerin diğer mafya yapılarıyla bağlantılarını ortaya koyuyor.
Siz, mahkemenin kabul ettiği iddianamede ileri sürülen bu “örgütlü suç” yapılanmasını mı çok önemsiz gördüğünüzden onun cezasını azaltmaya çalışıyorsunuz?
Niye mafyadan, çeteden yana çıkıyorsunuz?
Bu soruya, “ben temiz ve dürüstüm” diye ortaya çıkmış olan AKP’nin cevap vermesi gerekir.
“Ceza biraz ağır oldu da onu değiştiriyoruz”la geçiştirilecek bir iş değil bu.
Ortada çok ciddi bir mafya ve çete suçlaması var, kamuoyunun ciddi tepkileri var, AKP’li yöneticilerin ve milletvekillerinin rahatsızlıkları var, Gül’ün vetosu var ve AKP’nin önderliğindeki üç parti hiçbir inandırıcı açıklama yapmadan futboldaki mafya yapılanmasını korumaya çalışıyor.
Böylesine ağır bir şaibenin altına girmeleri için geçerli bir nedenleri vardır mutlaka ama o nedeni açıkça söyleyememeleri, o nedeni de “şaibeli” bir hale getiriyor.
Yargının, Cumhurbaşkanı’nın, kendi milletvekillerinizin, kamuoyunun ciddi uyarılarına rağmen koruyun bakalım çeteleri, mafyaları.
Seçimlerde de meydanlara “temiz çete, dürüst mafya” sloganlarıyla çıkarsınız artık.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.