Onu sevenler İpek Palas Oteli'nin 27 numaralı odasında vefat ettiğini bilirler. Neden o hasta haliyle Urfa'ya doğru yola çıktığını merak etmezler. Memleketinde ölmek istemiş olamaz. Tarihin bir kazası olarak yolu düşmüş olmalı. Halilürrahman'da defnedildikten sonra 1960 darbesini yapanların neden gelip üstadlarının mezarını parçalayıp naaşını çaldıklarını da sorgulamazlar. Dine düşmanlık saikiyle bu işi yaptıklarını düşünürler. Bunu ihtilalcilerin haksız ve saygısız bir tasarrufu olarak görürler ama gizliden gizliye 'fena olmadı' diye düşünürler. Zira mezarı çalanlar kılıfını da hazırlamış ve kitaba koymuştur. Zaten Bediüzzaman mezarının bilinmesini istememişti.
Halbuki mezarının gasp edilmesi Nursi'ye özgü ve 27 Mayıs cuntasının münferid bir eylemi değildi. Daha önce Şeyh Said ile Seyyid Rıza gibi devlet kaynaklı taciz ve zulümlere karşı itiraz ettikleri için idama maruz bırakılan zatlar da nebbaş bir devletin kurbanlarıydı. Şeyh Said ve arkaşalarını idam eden devlet, cenazelerini gasp etmiştir. Yine Seyyid Rıza'yı katleden devlet onun da mezarını çalmış ve mezarsız bırakmıştır. Peki Kürdistan'ın bu celadetli üç evladının (Said Nursi, Şeyh Said ve Seyyid Rıza) mezarlarının devletin müdahalesine maruz kalıp gasp edildikten sonra mezarsız kalmış olması basit bir tesadüf olabilir mi? Tesadüf değil bir ortaklık ve mükerer bir mantık var.
Acaba neden devlet öldürdüğü veya zaten vefat etmiş bu önemli Kürd pişdarların cesetlerini çalmayı tercih etti? Amaç, bu insanların ölümünü engellemekti. Bunlar doğumu engellenememiş Kürdler idi. Yani vesayet altında ve tarihin radarına yakalanmadan ölen Kürdlerin aksine bunlar çuvalı yırtan mızraklar misali tarihe kendilerini inkar edilemez şekilde yazmayı başarmış isimlerdi. Sürgün veya idama rağmen bu zatlar maddi doğumlarından veya milliyetlerinden bağımsız olarak tarihe birey ve Kürd olarak doğdular. Devlet açısından Kürdlüklerinin 'doğum'u geri döndürülemez şekilde gerçekleşmişti. Ve bu doğumu engellenemeyen Kürdler'in ölümünün yanı miraslarının coğrafyaya sinmesinin engellenmesi gerekiyordu.
Bu zatların mezarları, onlar öldü(rüldü)kten sonra onların kahramanlıklarına, davalarına, bir cesaret olarak itirazlarının mümkünlüğüne, somut ve kalıcı birer şahit olacaktı. İşte bu ihtimalin söndürülmesi için ölümlerinin engellenmesi gerekiyordu. Başka bir ifadeyle görmezden gelinemeyen bu Kürd figürlerin görünemez hale gelmesi için mezarsız kalmaları lazımdı. Ta ki Kürdler için bir referans noktası, bir hatıra adası, bir ilham kaynağı ve nihayet bir cazibe merkezi olarak zihinlerde ve mekanda yer edinemesinler; kmilli şeaire dahil olamasınlar.
Son dönemde bu kayıp mezarların nerede olduğunun açıklanması çağrılarına rağmen devlet henüz suçunu itiraf ile gasptan isiğfar etmiş değildir. (Yazar Abdullah Can ve antropolog Hişyar Özsoy'un bu konuda yazdıkları ufuk açıcıdır.) Bir kez daha konuyu meclise taşıyan Altan Tan'ın haklı hatırlatması ile bitirelim.
'Mezar yerlerinin verilmemesi hem İslam'a ve Uluslararası sözleşmelere hem de vicdani tüm değerlere aykırıdır. Cenevre Ek-1 Protokolü'nde 'kayıp ve ölü kişiler' kısmında söz konusu ölen kişilerin ve bu kişilerin kalıntılarına saygı gösterilmesi, ölenlerin kalıntılarının ve kişisel eşyalarının yakın akrabalarının isteği üzerine iade edilmesine... değinilmektedir. İslam hukukunda ise düşmanınızın cesedine bile gayri insani davranılamaz denilmektedir... Ve en önemlisi de karşı tarafın istemesi durumunda iade edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
- BIST 9500.31
- Altın 3795.907
- Dolar 37.952
- Euro 41.9637
- İstanbul 10 °C
- Diyarbakır 16 °C
- Ankara 4 °C
- İzmir 12 °C
- Berlin 9 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Said Nursi, Şeyh Said, Seyyid Rıza

Mücahit Bilici- / Yeni Yüzyıl
- Yorumlar 1
- Facebook Yorumları
- Dersimi01 Şubat 2016 12:00
Bence eksik tespit olmus. Mezarlarin calinmasi tamamen Kürtlere ve Kürdistana karsi yürütülen bir devlet politikasidir. Asil hedef Kürtlerin birligidir. Mezarlar bir sembolü temsil eder ve bu Kahramanlarin direnisini gelecek nesillere aktarir. Kürtler bu Mezarlardan/sembollerden yola cikip birlik olup bu Kahramanlarin direnisini davasini devam ettirmesin diye mezarlarimiz calindi bu "Islam Kardeslerimiz" tarafindan. Kürtlere gecmisi unutturup asimile edip yozlastirilmis bir toplum haline getirmekti hedefleri.
Yanıtla (8) (2)
Yazarın Diğer Yazıları
- Vatandaşlıktan çıkarma veya devletsizleştirme10 Nisan 2016 Pazar 13:01
- Bahar gelmesi03 Nisan 2016 Pazar 04:26
- Nevruz ve Şeb-i Arus27 Mart 2016 Pazar 06:00
- Kürdleri İslam’la kandırmak21 Mart 2016 Pazartesi 13:26
- Alnına T.C yazılan kız öğrenci13 Mart 2016 Pazar 10:06
- Zalim hâkim ve haksız mağdur06 Mart 2016 Pazar 05:32
- Şehirde savaş ve İmralı Notları28 Şubat 2016 Pazar 06:54
- Demokrasi ve Hilafet Devleti21 Şubat 2016 Pazar 11:40
- Bernie Sanders ve Hillary Clinton14 Şubat 2016 Pazar 09:46
- Siyaset ve vicdanlar10 Şubat 2016 Çarşamba 09:20
- Diktatörlük günahı yasaklasa07 Şubat 2016 Pazar 09:30
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.