31 Temmuz günü TSK bünyesinde yapılan değişiklikler yeni bir sayfa açtı. Bu sayfa yeni bir ordu ve asker anlayışına işaret etmektedir. Hedef ise hiç şüphe yok ki, etkin bir ordu kadar gerek yapı, gerek zihniyet açısından asker-sivil ilişkilerinin demokratikleştirilmesi, ordunun siyasi iktidara tam bağlılığının sağlanması, (cumhuriyet ideolojisi dahil olmak üzere) siyasi her tür eğilim ve müdahalecilikten uzaklaştırılmasıdır.
Ordunun siyasi bir parti gibi ya da, devletin asli siyasi sahibi gibi davranmaması ya da bir siyasi parti ve görüşün temsilcisi haline dönmemesi, her sistem için önemli bir demokratik olgunluk göstergesidir.
15 Temmuz darbe girişimi Türk demokrasinin bu açıdan olgunlaşmanın çok gerisinde olduğunu gösterdi.
O kabus gecesi, Türkiye'de 21. yüzyılın ortasında bunca gelişme ve değişme sonrası hala ordunun darbe yapmaya soyunabileceğini, general düzeyinde yüzlerce askerin silaha sarılabileceğini gösterdi. “Darbeler dönemi bitmiştir, iç ve dış dinamikler darbeye izin vermez, askerin kımıldayacak cesareti ve hali kalmadı” düşüncesinin boş olduğu ortaya çıktı. Türkiye öyle bir darbe girişimi yaşadı ki, ortaya kendi içinde bölünmüş, çatışan, 1960'ları andıran, “Güney Amerika” tarzı ilkel silahlı kalkışma resmi çıktı. Askerin, 1971'ten itibaren adım adım oluşturduğu “emir-komuta içinde müdahale geleneği” bile sıfırlandı.
Evet, bu, Gülencilerin darbesiydi.
Ancak onlar ve onları destekleyen diğerleri or, kor, tüm, tuğ rütbesinde amiral ve generallerdi.
Bu tablo, demokrasi ve demokratik siyaset üzerinde silahın ve askerin muhtemel, ciddi ve açık bir tehdit olduğunu gösteriyor.
Asker-siyaset ilişkilerinde bulunduğumuz noktaya, ülkenin yaşadığı kutuplaşmaya, şiddet ve manipülasyon dolu krizlere bakıldığı zaman, silahın ve silah kullanma tehdidinin siyasi alana yönelme riski dünden daha az değil.
Bu tehdidin iki ucu var.
İlki, 15 Temmuz'a kadar pek çok örneği yaşandığı gibi, ordunun askeri ideolojiye dayanarak siyaseti ve demokratik hayatı tehdit etmesidir.
İkincisi ise 15 Temmuz'da olduğu gibi belli bir siyasi görüş ve grubun orduyu ve silah gücünü kendi çıkarı için kullanmasıdır.
Yapılan reform, elbet, denetim ve yeni asker tipolojisi oluşturulması üzerinden bunlara yönelik bir tedbirdir.
Ancak bu tedbir yeni soruların sorulmasına mani değil:
Reformun siyasi iktidara terfi ve tayinler konusunda verdiği geniş yetkiler bu sorun ve tehdidi başka bir biçimde nüksettirir mi? Askeri kurumu bu kez başka bir düzeyde siyasallaştırır, orduya partizan siyaseti sokar mı? İktidarın kendi ordusunu kurmasına yol açar mı?
Veya Milli Savunma Bakanı'na verilen tayin yetkisi, YAŞ'ın yeni yapısıyla terfileri tümüyle siyasi iktidara bırakması, genelkurmay başkanının kuvvet komutanları değil, orgeneraller arasından seçilecek olması, askerler arasında iktidara yakın olma arayışı ve yarışına zemin hazırlar mı?
AK Parti'nin tam müdahaleci, çoğunlukçu milli irade ve siyaset anlayışı, bu çerçevede Merkez Bankası'ndan özerk idari kurumlara, yargıdan emniyete kadar liyakatten çok sadakat esaslı kadrolara dayalı bir yönetim tarzı olması, siyasi denetim ve yönlendirmeyle yetinmeyip, kurumların kendisine has dokularına tam nüfuz etmesi, bu soruları daha keskin hale getiriyor.
Türkiye büyük bir tehlike atlattı ve ardından önemli bir reform gerçekleştirdi. Tehlikenin tekerrür etmemesi, reformun yeni sorunlar üretmemesi, legalist-demokratik bir ordunun yolunu açması için AK Parti'ye büyük bir iş düşüyor.
Orduda yeni asker tanımının “legalist subay esası”na oturması hayati önemdedir. Terfi ve tayin kriterlerinin liyakat-sadakat ikilisi ve kurumsal-siyasi takdir karması bir model üzerinden gerçekleştirilmesi hayati bir gerekliliktir. Aksi halde TSK, içinde farklı siyasi eğilimlerin cirit attığı ordulara döner.
Demokrasi için dikkat ve özen gerekiyor.
- BIST 9380.95
- Altın 3957.954
- Dolar 37.9013
- Euro 42.9351
- İstanbul 13 °C
- Diyarbakır 10 °C
- Ankara 8 °C
- İzmir 17 °C
- Berlin 21 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Ordu ve riskler

Ali Bayramoğlu / Gazeteci
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Kapıdaki Rakka krizi04 Nisan 2017 Salı 22:48
- Genelkurmay gerçekten rahatsız mı?09 Mart 2017 Perşembe 22:39
- AKP’nin referandum kampanyası bile popülist-otoriter düzenin işareti mi?24 Şubat 2017 Cuma 08:59
- Kürt siyasi partileri ölümün eşiğinde16 Şubat 2017 Perşembe 10:43
- Referandum sonuçlarını belirleyecek üç unsur07 Şubat 2017 Salı 09:42
- Türk demokrasisi için son şanslar24 Ocak 2017 Salı 02:51
- Türkiye’de askerin siyasi rolü bitti mi?18 Ocak 2017 Çarşamba 00:33
- PKK stratejik çıkmazda mı?28 Aralık 2016 Çarşamba 21:10
- Erdoğan’ın piyasa ekonomisiyle savaşı13 Aralık 2016 Salı 01:46
- Türk usulü başkanlık sisteminin şifreleri29 Kasım 2016 Salı 07:06
- Kürt sorunu da Trump’ı bekliyor12 Kasım 2016 Cumartesi 03:21
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.