Önceki gün Kandil’de görüştüğüm KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, Suriye’deki savaştan Ulusal Konferans’a, Barışçıl Çözüm Süreci’ne birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.
Uluslararası güçlerin Suriye’de bir yandan Esad rejimini, diğer yandan da muhalifleri silahlandırmaya hız verdiğine dikkat çeken Karayılan, bunu “çok ürkütücü” bulduğunu söyledi. Kitlesel katliamların artacağı uyarısı yaptı ve önümüzdeki ay toplanacak olan Cenevre Konferansı’nın soruna “acil siyasi çözüm bulması gerektiğini” belirtti.
***
“Amerika ve Avrupa muhaliflere, Rusya da rejime silah veriyor; rejim de, muhalifler de Kürtlere saldırmaya devam ediyor” diyen Karayılan, şöyle devam etti: “Bu durumda Batı Kürdistan halkını kim koruyacak? Yarın orada kitlesel bir katliamın yaşanmamasının garantisi var mı? Bu güçler bu garantiyi veriyorlar mı? Vermiyorlarsa o zaman Kürtlere de kendilerini korumaları için silah vermeleri gerekmez mi?”
Suriye’de silahlı üstünlük sağlansa da silahlı çözümün mümkün olamayacağının altını çizen Karayılan, Cenevre Konferansı’nın soruna kalıcı bir çözüm bulması gerektiğini belirtti. Konferansın Rojava Kürtlerinin haklarını güvence altına almasını; Kürtlerin özgürlük ve güvenlik içinde yaşamalarının sağlanmasını istedi.
Batı Kürdistan ile Güney Kürdistan arasında son günlerde yaşanan sorunlara da dikkat çeken KCK Yürütme Konseyi Başkanı, sorunun iç gelişmelerden çok dış müdahale ve dayatmalardan kaynaklandığını söyledi. Dışardan müdahale olmaması halinde Kürtlerinin kendi sorunlarını diyalogla çözebileceklerini ifade etti ve “Rojava, Kürtleri bölen değil, birleştiren olmalı” dedi.
***
Yakın dönemde Güney Kürdistan Bölgesel Başkanı Mesud Barzani’yle görüşen Karayılan, görüşmede Ulusal Konferans konusunun da ele alındığını ve konferansın birkaç ay içerisinde toplanacağını da söyledi. Barışçıl çözüm sürecinin Kürtlerin birliğini güçlendirdiğine dikkat çekerek, sürecin akamete uğraması halinde konferansın toplanmasının zor olacağını da belirtti.
PKK Lideri Öcalan’ın daha süreç başlamadan önce gönderdiği mektuplarda dile getirdiği önerileri bütün Kürt partileriyle paylaştıklarını ve onların desteklerini aldıklarını da açıklayan Karayılan, Öcalan’a verilen cevabın, “ulusal cevap” niteliği taşıdığını söyledi.
Kandil’in İmralı’da başlayan sürecin “ortağı” olduğunun altını da kalın çizgilerle yeniden çizdi.
Sürecin bir gereği olarak KCK ve bileşenlerinin köklü bir değişim ve dönüşümü gündemlerine aldıkları bilgisini de veren Karayılan, önümüzdeki süreçte bu konuda “bir takım gelişmelerin olabileceğini” söyledi.
***
Kürt sorununun çok bileşenli bir sorun olduğunu söyleyen KCK Yürütme Konseyi Başkanı, bazı bölgesel ve küresel güçlerin sorunun çözümünü istemediklerini belirterek, “Bunlar ellerindeki Kürt kartını kaybetmek istemiyor, bu yüzden süreci sabote etmeye çalışıyorlar” dedi.
Paris Katliamı’nın bu nedenle işlendiğinin altını çizen ve ayrıca yeni dönemde Paris benzeri cinayetlerin gündeme gelebileceği uyarısında da bulunan Karayılan, bu konuda kendilerine birtakım bilgilerin ulaştığını da söyledi.
Çözüm için Kürt tarafının güçlü bir irade sergilemesine rağmen AKP’nin işi ağırdan aldığına dikkat çeken Karayılan, içerideki çözüm karşıtı direnişin bunda ne kadar etkili olduğunu bilemediklerini belirtti.
Halkların demokratik iradesi temelinde demokratik ve özgürlükçü bir sistem talep ettiklerini, yeni dönemde bunun çabası içinde olacaklarını söyleyen Karayılan, “Kimse bizden AKP’nin yedeği olmamızı beklemesin” dedikten sonra şöyle devam etti:
“AKP’yle siyasal bir mücadele sürdürüyoruz. Farklı anlayışlara ve farklı paradigmalara sahibiz. AKP’nin tekçi sistemden vazgeçmesi, inisiyatifi toplumla paylaşması gerekiyor. Farklı olanın kendini yönetme hakkı da dahil bütün demokratik ve özgürlükçü değerler anayasal güvence altına alınmalı, yeni sistem bu temelde kurulmalıdır...”
***
Başkanlık sistemiyle Kürt sorununun aynı kefede tartışılmasını doğru bulmadıklarını, Kürt sorununun öncelikli ve hayati bir sorun olduğunu belirten Karayılan, “başkanlık sistemi elbette tartışılabilir, biz konunun tartışılmasından yanayız ancak, bunun Kürt meselesiyle birlikte ele alınmasından yana değiliz” dedi.
Türk devleti ve hükümetinin Öcalan’ın başlatmış olduğu barışçıl çözüm sürecine olumlu yanıt vermesi halinde savaşın sona ereceğini ve Kuzey Kürdistan dağlarında gerillacılık döneminin biteceğini açıklayan Karayılan, PKK’nin yasallaşması gerektiğini belirterek, PKK kadrosunun önümüzdeki süreçte “siyasi gerilla” olarak bir lokma, bir hırka anlayışıyla yeni toplumun inşasına katılacağını söyledi.
Kuzey’de savaş sona erse de Ortadoğu’da Kürtlerin silahlı güçleri sayesinde varlıklarını devam ettireceklerini, gerillaya Kürdistan’ın diğer parçalarında olan ihtiyacın süreceğini belirtti.
KCK Yürütme Konseyi Başkanı gerillanın geleceği konusunda şunları söyledi:
“Henüz son aşamaya varmadan önce kesin bir şey söylemek mümkün değil. Ancak biz Kürdistan’da kendi kendini yönetme temelinde bir paradigma oturtmanın peşindeyiz. Son aşamaya gelindiğinde gerillanın yeni konumunu muhataplarımızla birlikte ele alabilir, ortak bir çözüm arayabiliriz...”
Kandil’de önceki gün NÛÇE TV’nin Karayılan’la yaptığı programa gazeteci arkadaşım Erdal Er ve Taraf yazarı Ceyda Karan’la birlikte katıldım. Daha sonra Karayılan’la teke tek özel bir program yaptım. Stêrk TV için yaptığım program Pazar akşamı yayınlanacak.
Karayılan’la yaptığımız programlardan ve özel sohbetlerden çıkardığım sonuçlara gelince;
Çözüm süreci her şeye rağmen ilerliyor. Buna bağlı olarak Kürt siyasetinde köklü değişim ve dönüşümlerin yaşanacağı gözleniyor. Çözüm süreci gibi değişim sürecini de PKK Lideri Öcalan yönlendiriyor. PKK Lideri’nin önümüzdeki süreçte daha etkin olacağı, uzunca bir aradan sonra Öcalan’lı günlerin yeniden yaşanacağı anlaşılıyor.
Konuyu KCK yöneticileriyle konuşmaya ve paylaşmaya devam edeceğim...
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.