Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Gültan Kışanak “Diyarbakır il sınırları içinde çıkartılan petrolden pay istiyoruz” demiş. Enerji Bakanı Sn. Taner Yıldız da böyle bir şeyin söz konusu olamayacağını söylemiş. Bu tartışma burada bitmez. Herhalde Başkan Kışanak “Mademki Sayın Bakan uygun görmemiş, öyle ise biz de talebimizden vazgeçiyoruz” demeyecektir. BDP’li belediye başkanları veya daha ileride kurulacak olan “Kürt Özerk Bölgesi” yöneticileri, “çatışmasızlık halini riske sokmak pahasına” bu ve benzeri taleplerde ısrar edeceklerdir. Mesela Dicle ve Fırat nehirleri üzerinde kurulan barajlarda üretilen elektrikten de pay istenecektir. Zaten bu barajlar için “Yem yiyen ağzı Doğu’da, süt veren memeleri Batı’da olan inek” benzetmesi yapılmıştı.
BİREYSEL ÖZGÜRLÜK VE KOLEKTİF ÖZERKLİK
Yıllar önce Mehmet Ali Birand, Şam’da “Apo” ile buluşup kebap yiyerek neşe içinde Galatasaray maçını seyredince Güneydoğu-Kürt meselesinin bir “kültürel özerklik” davası olduğu kabul edilmiş ve olayların, işin ekonomik boyutu ele alınmadan halledilebileceği sanılmıştı. Ben de Hürriyet’te “Özerk Yönetimlerde Kamu Finansmanı” diye bu işin sonunda paraya dayanacağını yazmıştım. Türkiye’de Kürtler birey olarak tam anlamıyla özgür ve eşit vatandaşken, Irak’taki Kürtler, ta başından beri Türkiye’deki Kürtler’den daha fazla “kolektif özerkliğe” sahipti. Ama bu özerklik Irak Kürtleri’ni kesmedi. Çünkü petrol gelirlerinin bölüşüm sorunu çözülmemişti. Bugün de ihtilaf aynen devam etmektedir.
DEVLETE ŞİRK KOŞULMAZ
Hükümetlerin ortakları olabilir. Buna koalisyon denir. Ama devletin ortağı olmaz. Ortaklık “gelir bölüşmek” demektir. Halbuki devletin ekonomik tanımı “vergi toplama tekeline” sahip olmaktır. Bunu korumak için önce polisini hatta icap ederse askeri gücünü kullanır. Devlet vergi toplama yetkisini kimseyle bölüşmez. Yerel yönetimlerin vergi toplama sınırını “merkezi yönetim” çizer. Yerel yönetimler, sadece sundukları belediye hizmetleri için hemşehrilerinden para toplar.
KAÇAKÇILIK, MERKEZİ HÜKÜMETE MEYDAN OKUMAKTIR
Kaçakçılık, devletin en önemli gelir kaynağı olan “gümrüklerde alınan vergilere” ortak olmak demektir. Bu bakımdan Güneydoğu zaten çok problemlidir. Yerli petrol veya elektrik gelirleri bölüşümü konuşulurken, sınır kaçakçılığının, merkezi hükümette yarattığı gelir kaybı da ele alınmalıdır.
SON SÖZ: Mali özerklik olmadan, bölgesel özerklik olmaz
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.