• BIST 9275.5
  • Altın 3774.632
  • Dolar 37.9477
  • Euro 41.5427
  • İstanbul 7 °C
  • Diyarbakır 14 °C
  • Ankara 4 °C
  • İzmir 10 °C
  • Berlin 11 °C

Çözüm süreci durdurulmalı

Armağan Kuloğlu

Çeşitli isimlerle adlandırılan, ancak esası, bölücülere/Kürtçülere verilen ve verilecek olan tavizler manzumesi olan ve sonunun hüsranla sonuçlanacağı görülen çözüm süreci, bütün vahametiyle devam etmektedir.

Operasyonlar durdurulmuş, güvenlik güçleri gelişmeler karşısında adeta eli kolu bağlı duruma gelmiştir. Bölgede alan hâkimiyetinin kaybedildiği, devlet otoritesinin zafiyete uğradığı, denetimin terör örgütüne geçtiği anlaşılmaktadır. Oslo sürecinin, Öcalan’ı meşrulaştırdığı, PKK’yı önce yarı yasal duruma, içinde MİT statüsünün de yer aldığı yeni yasal düzenlemelerle de tamamen yasal duruma getirdiği görülmektedir.

Esas paralel yapının, bölgedeki bürokraside ve adalet sisteminde oluştuğu hissedilmektedir. Bölücülerin mahalle, köy ve mezralarda uyguladığı baskı sonucunda yarattığı idare üzerindeki etkinin, Kürtçülük hareketinin gelişmesine katkı sağladığı değerlendirilmektedir. Kalekol olarak adlandırılan binaların, bölgedeki vatandaşlarımıza karşı değil, onları ve ülkeyi korumak için bölücülere/teröristlere karşı inşa edildiği, karşı koyanların, bölücüler/teröristler tarafından kandırılan, baskı altına alınan, kışkırtılan yandaşlar olduğu bilinmektedir.

Çözüm sürecinde, PKK’nın sınır dışına çıkması öngörülmüşken, aksine sınır içinde güçlendiği, terör eylemlerine devam ettiği, bölgede baskı oluşturduğu, bölücü siyasetçilerle birlikte halkı kontrol ettiği ve devlet otoritesine karşı geldiği görülmektedir. Bölücü siyaset yapanların da bölücü başıyla birlikte, özerk bir yapı için, terör gücünü de arkasına alarak, devleti tehdit etmesinin olağan hale geldiğine şahit olunmaktadır. Devlet yönetiminin de buna seyirci kaldığı, muhalefetin önemli bir kısmının hiç ses çıkarmadığı, diğer bir kısmının ise çıkarttığı sesin fazla etkili olmadığı, sadece söylemde kaldığı anlaşılmaktadır.

Yönetim tarafından yeni gündemler oluşturularak halkın dikkati başka yönlere çekilmekte, muhalefet de bu yan gündemlerle meşgul edilmektedir. Şimdi de Cumhurbaşkanlığı seçimi için “sen mi ben mi aday olacağım” haber ve yorumlarıyla yeni bir gündem oluşturulduğu, halkın bununla meşgul edildiği, ikbal duygularının ön plana çıktığı görülmekte, iktidarı korumaya yönelik paralel yapıyla mücadeleye daha çok yer ve önem verildiği anlaşılmaktadır.

Ülkenin varlığı, bütünlüğü ve güvenliğini tehdit eden bölücülüğe ve Kürtçülüğe karşı koyma konusunda yeterli duyarlılığın gösterilmediği düşünülmektedir. Aksine çözüm süreci diye tavizler verildiği, hazmettirilmesi mümkün olabilecek yeni tavizlerin de verilebileceği algılanmaktadır. Bunda dış güçlerin etkisinin olduğu, aynı etkinin son gelişmeler ışığında, ulusal çıkarlarımız, itibarımız ve güvenliğimiz açısından Ermeni ve Kıbrıs konularında da bulunduğu kıymetlendirilmektedir.

***

Çözüm süreci kapsamında, bölücülerin/Kürtçülerin/PKK’lıların isteklerinin yerine getirilmesi halinde ülkenin bölünmeye, getirilmemesi halinde ise iç çatışmaya sürükleneceği değerlendirilmektedir. Bu nedenle çözüm süreci çerçevesinde verilmesi düşünülen tavizlerin durdurulmasının, verilmeyen ancak göz yumulan tavizler için tedbir alınmasının, PKK’nın kesinlikle silah bırakmasının sağlanmasının ve adalet önüne çıkmak üzere güvenlik güçlerine teslim olmaları yönünde girişimde bulunulmasının elzem olduğuna inanılmaktadır. Çatışma çıkar, şehit gelir, zor duruma düşülür kaygılarıyla çekingen davranılmamalıdır. Mevzubahis olan vatan savunmasıdır. Geleceğe; bütünlüğünü kaybetmiş, bölünmüş bir Türkiye değil, aldığımız gibi bir Türkiye bırakmanın, boynumuzun borcu olduğu unutulmamalıdır.

Uygulanan politikanın, sınırların değişmesini öngören ABD politikasının etkisinde kalan, ya bölünmeye, ya da çatışmaya sebep olacak yanlış bir politika olduğu artık anlaşılmalı, terör örgütü ve yöneticileriyle müzakerelere kesinlikle son verilmelidir.

Geçen Pazar günü, sokakta yürürken arkamdan koşarak gelen ve kendini tanıttıktan sonra kulübede bekçilik yaptığını söyleyen bir Türk vatandaşının “Ben Tunceliliyim, Kürt kökenliyim, Aleviyim. ATATÜRK’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin yılmaz bekçisi, Mustafa Kemal’in askeriyim. Bunu size söylemek ve elinizi sıkmak için arkanızdan koşup geldim komutanım” demesi gözlerimi yaşarttı. Türk Milletine var olan güvenimi artırdı. Biz bunun üstesinden geleceğiz. Ne mutlu Türküm diyene!

  • Yorumlar 17
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • baran mehmet10 Mayıs 2014 Cumartesi 06:09NE MUTLU

      birincisi böylesi yazarların yazıları ile bu sitede yer alması bence hiç gerekli değil..bu sadece nefrete nefret doğurur
      ikincisi NE MUTLU bu tür kafatasçıların kaybettiğini,fikirlerinin beş para etmediğini gördüm diyenlere

      Yanıtla (0) (0)
    • cihan sarıca10 Mayıs 2014 Cumartesi 08:37niye

      tanıdık simalar bildiğimiz faşist düşünceler bu yazı bu sitede yayınlanır onu da merak ettim sn editör

      Yanıtla (0) (0)
    • m.ali10 Mayıs 2014 Cumartesi 08:50zavallı

      bu zavallının hiç gelişmemiş hala oturduğu yerden bir şeyler sayıklıyor.ama dünyanın değiştiği,ortadoğunun değiştiğinin farkında değil maalesef.

      Yanıtla (0) (0)
    • selahaddin serhed10 Mayıs 2014 Cumartesi 09:11haklısın

      armağan bey emin olun aynı tavsiyeleri gariban kürt hallkıda siyasetçilerine yapıyor. fakat gel gör ki bizleri dinlemek yerine sizin arkanızdan koşan muhterem kemalist TUNCELİLİ leri dinliyorlar. türk solcu alevici kemalistler bizi canımızdan bezdirmişler.... ax ax

      Yanıtla (0) (0)
    • Eren SAYIN10 Mayıs 2014 Cumartesi 09:55KÜRTÇÜYÜM

      Daha ilk satırı okurken son satırda ne yazdığını tahmin ettim. Bu ülkedeki Kürtler senin gibileri sayesinde muhakkak özgürleşecek.

      Yanıtla (0) (0)
    • salih10 Mayıs 2014 Cumartesi 11:50asker

      orta okuldan sonra askeri lise ve devamı emekli oluncaya kadar yat kalk yat kalk sadece türklük kafa yokaması ile geçen bir ömür yaşlanıncada aynı zihin bunların darbe aşkı bundandır bakın engin alana bdp lilerin olduğu çatının altına girmezmiş ama kızı bügünkü haberlerde onlar gibi düşünmüyor allah ıslah etsin.

      Yanıtla (0) (0)
    • refik okay10 Mayıs 2014 Cumartesi 13:29son bölüme çok güldüm:)))

      De bırakın bu yalanlarınızı "yok bilmem kürtmüş de elimi öpmüşmüş" sevsinler böyle yalanlarınızı, aynı kafatasçılık hala devam ediyor anlaşılan.

      Yanıtla (0) (0)
    • ahmet erdem10 Mayıs 2014 Cumartesi 14:18diyap ağa

      o dersimlinin dedesi diyap Ağa'da aynı duygularla peşinizden koşup elinizi öpmüştü, 37-38 de de karşılığını gördü. sizin kürdünüz artık yok armağan bey Kürtler var artık.

      Yanıtla (0) (0)
    • Zeki Alimoğu10 Mayıs 2014 Cumartesi 14:38Hala oralarda geziniyorsunuz...

      Sayın Armağan,yazınızı okudum. Hala ırkçılığın gürül gürül aktığı derelerde dolaşmanıza üzüldüm. Size göre,dünyada herkes,her ulus bağımsız olabilir ama Kürtler asla. Bizler,nasıl devletimizi ve topraklarımızı kaybettiğimizi biliyoruz. Kaybeetiğimiz gibi nasıl kazanacağımızı da biiliyoruz. Zaten bütün gelişmeler o yöndedir. Dereler o mecraya doğru akıyor. İnan ki sizler böyle düşündükçe, korktuğununz başınıza gelecektir. Biz değil asıl siz husrana uğrayacaksınız. Çırpınmanızın sebebi de budur. Yazmaya devam ediniz. Allah doğruların yanındadır. Selamlar...

      Yanıtla (0) (0)
    • doğulu10 Mayıs 2014 Cumartesi 15:16celadına aşık olmak

      sizler bu adamın babasını dersim dağlarında bombalatınız tabiki duygusal olcaksınız. kkim olduğunu daha bilmeyen bu dersimli hemşerim yüzünden kürtler daha çok çekecek..

      Yanıtla (0) (0)
    • ali10 Mayıs 2014 Cumartesi 19:08armagan

      sen kürtler icin bir armagansin. sen olacaksinki kürtler kimle kardes oldugunu gorebilsin. sen orda yazacaksinki kürtler aslinda icinizdeki nefreti gorebilsin. sen var olacaksinki kürtler kenetlensin. sen var olacaksinki turkler ve kürtler bir daha asla bir araya gelmesin. sen yazki tum dunyaya ornek olmus kurtulus savasini beraber vermis kürt ve turkler bir daha asla bir araya gelmeyecek sekilde kopsun. ha unutmadan 80 yildir sizin zirvalarinizi o bitmek turkenmek bilmeyen korku adi altinda nefretinizi gorduk. karnimiz tok . kürtler sizinle basedecek guctedir ALLAHA sukur.

      Yanıtla (0) (0)
    • serhat10 Mayıs 2014 Cumartesi 23:24kan mı lazım

      yani uzun yıllar devam eden bu sorun olmasaydı acaba sen ve senin gibiler ne yazardı. gerçekten çok merak ediyorum .İnsani anlamda bu güne kadar ne yaptınız. geçiminiz kan ticaretiniz sanatınız edebiyatınız kan kan kan kan kan.... Sizin derdinizin ne olduğunu her kes biliyor. Ülkeye barış gelirse sen ve senin gibiler toplumun dışına itileceksiniz emin olun...

      Yanıtla (0) (0)
    • Medya terazi11 Mayıs 2014 Pazar 00:25Eré bölücü lozan artıkları

      Bak nazi duwarları yıkıldı almanya FEDERAL, Seddamın zulüm kalesi yıkıldı FEDERAL, Kurdistan we ıraq doğdu.hem zaden Kurdistan parçası diri diri lozan canawarı yutmuştu, diri diri bir parça olarak dönüş yaptı dünyaya. Şimdi sıra sürüyede özerk Kurdistan doğdu. Türkiyede iki federal bölge olsa türkçülüğünüzmü bozulacak ?

      Yanıtla (0) (0)
    • adiyok11 Mayıs 2014 Pazar 02:27sözü anlamak

      Yazarin Operasyonlar durdurulmuş, güvenlik güçleri gelişmeler karşısında adeta eli kolu bağlı duruma gelmiştir demesi söylede yorumlanabilir; Operasyonlar durdurulmuş, güvenlik güçleri el silahtan cekilince ölüm korkusu yasamadan rahat uyuyorlarlarmis artik denilebilirdi.. ha sonra yazar devaminda, Bölgede alan hâkimiyetinin kaybedildiği, devlet otoritesinin zafiyete uğradığı, denetimin terör örgütüne (Kürtleri kast ediyor) geçtiği anlaşılmaktadır. tesbiti tam o anlamda olmasada gerceklik payi büyüktür. o yüzden yazar arkadas kendini duvarlara vuruyor. Kandan beslenemeyecekya derdi o

      Yanıtla (0) (0)
    • Bextewar11 Mayıs 2014 Pazar 10:22Bu adamlar fosil olmadı mı

      Cancağızım bu hikayeleri biz 30 yıl dinledik. Biz dinlemekten yorulduk sizin gibi devekuşları anlatmaktan yorulmadı. Fakat Allah için artık yeni argümanlar geliştirin ne olur. Bunlar bende baş ağrısına sebep oluyor.

      Yanıtla (0) (0)
    • Geçti o günler11 Mayıs 2014 Pazar 10:50Sayıklama

      Baştan sona kadar kürtçü bölücü, terörist demekten başka ne yazmış bu adam. Bir egemenlik alanı oluşturuyorlar demiş. Tabi yapacaklar. Senin gibi Rumeli\'ler mi gelip yönetecek bizi. Bu nasıl bir hastalıktır

      Yanıtla (0) (0)
    • Mamoste12 Mayıs 2014 Pazartesi 07:25Seni iyi tanırız...!

      Hadi tekrar başlatmak istediğin savaşa kendi oğlunu da gönder de görelim...

      Yanıtla (0) (0)
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89