Güncel siyasete, kısa bir ara verip mayıs başında gösterime giren bir film hakkında yazmaya ancak fırsat bulabildim. Gündem dışı dedimse, film de fevkalade politik, zaten aksi takdirde benim üzerine söz söylemem manasız olurdu. Aslında, söz konusu film Werner Herzog’un “Çöl Kraliçesi” (Queen of Desert), bu alanda ehliyetli olmaya gerek olmadan, rahatlıkla “berbat” diye tanımlanabilecek bir film. Belgesel yönetmeni olarak bilinen Herzog, ünlü İngiliz seyyah, istihbaratçı, yazar Gertrud Bell’in hayat hikâyesini sinema filmi haline getirmeye çalışmış, olmamış. Temposu düşük, dramatizasyonu zayıf, belli ki bütçesi de mekânı tüm Ortadoğu olan bir konunun altından kalkamayacak kadar fakir. Ayrıca, bu tür filmlerin çoğunun oryantalist klişe olmaktan kaçması çok zor, ama bu fazladan ucuz bir oryantalizm ürünü olmuş.
Bu koşullar altında, filmin konu etmeye değer tek yanı; kahramanının Birinci Dünya Savaşı öncesi ve hemen sonrasında Ortadoğu siyasetinde belirleyici bir isim olan Gertrud Bell olması. Lawrence kadar olmasa da Bell, Ortadoğu serüveni ve özellikle modern Irak’ın mimarlarından biri olarak efsaneleşmiş bir isim. Bu tür kişiliklerin hayatı, olayların perde arkası, efsanelerin gölgesinde kalmaya mahkûmdur, hele de bir sinema filmi çerçevesinde, olaylar alabildiğine sığ perdeden görülür. Nitekim, “ÇölKraliçesi” de, “Kurtlar Vadisi”ne benzer bir “Ortadoğu’nun paylaşımı masası” sahnesi ile açılıyor. Doğrusu, Ortadoğu tarihini “emperyalistlerin oyunundan, ibaret görenler için biçilmiş bir kaftan.
Oryantalist görüş
Oysa, Ortadoğu’nun modern tarihini inşa eden yegâne unsurun “Batılı emperyalistler” olduğu fikir ve iddiası, burada yaşayan toplumları ve toplumsal-siyasal dinamikleri hiçe sayan ve tarihin asıl aktörünün Batılı güçler olduğu varsayımına dayalı oryantalist görüşün yansımalarından biridir. Nedense, sol antiemperyalistler de, İslamcı Batı karşıtları da, yıllardır bu oryantalist yaklaşımı hiç sorun etmeden tekrarlayıp dururlar. Nitekim, film üzerine iktidar yanlısı basında çıkan ve benim gözüme takılan tek tük yazı, bu tekrarın vesilesi oldu. Bu arada bizim gazetede de bir değerlendirme yazısı çıktı. Hiçbirinde, filmin sığ oryantalist klişelerine takılan yok; her şey bir yana, olayın geçtiği kadim medeniyet merkezleri Şam, Bağdat ve Kahire’nin stüdyo çekimi olmak dışında çöl kasabası atmosferi olarak resmedilmesi tam bir rezalet. Dahası, pek çok benzer filme ve romanda olduğu gibi, yerel Araplar ve Türklerin (Osmanlıların), kolaylıkla kandırılıp ikna edilecek aptal veya en iyi ihtimalle “saf” şekilde gösterilmesini sorun eden yok. Hele bir Dürzi şeyh bölümü var ki, anlatılır gibi değil; “şeyh”ten veya herhangi bir “Arap ileri geleni”nden ziyade çadır tiyatrosu falcısına benzer bir tip, komik bir şekilde Batı medeniyetine övgüler düzüyor.
Yeni dinamikler
Mesele, sadece kötü bir film değil, solcusunun, İslamcısının antiemperyalizm sandığı, “Ortadoğu’yu Batılılar kurdu masalı”nın gerisinde tam da böyle bir tasavvurun olması. Kalkış noktası; “saf ve/veya aptal” yerel halkları, kendi çıkarları doğrultusunda kolayca istedikleri gibi harekete geçiren “akıllı Batılılar”. Modern Ortadoğu tarihinde, başta İngilizler olmak üzere Batılı emperyalist güçlerin çok önemli bir rol oynadığı itiraz edilemez bir gerçektir, ama buraların ve haddi zatında hiçbir toplumun tarihini toptan başkaları şekillendirmemiştir. Böyle düşünmek, Batılılar dışındaki tüm toplum ve aktörleri “tarih dışı”, “edilgen” nesneler olarak görmek demektir. Oysa, işin içinde hep yerel dinamikler ve iktidar mücadeleleri vardır.
Bizde son zamanlarda dolaşıma giren “Türk oryantalizmi” de, Ortadoğu tarihine benzer bir yaklaşımla bakıyor. Bu anlatıya göre, emperyalistler yerel işbirlikçiler bulup, hile ve desise ile bu toprakları Osmanlı’dan kopardılar ve zaten Arap toprakları da Osmanlı gittikten sonra felakete sürüklendi, ta ki Türkiye’de Osmanlı mirasına sahip çıkan bir ekip iktidar olana dek. Bu masalın ne kadar temelsiz olduğu, AK Parti’nin dış siyasetinin iflası ile iyice ortaya çıktı, ama nedense masal büyüleyici gücünü sürdürüyor.
Son olarak tekrar filme dönerek değinmeden edemeyeceğim bir husus daha var: Herzog hem Bell’in ailesini tamamen yanlış yansıtmış hem de kadın kahramanına büyük haksızlık etmiş ve Bell’i olduğundan zayıf bir kadın olarak resmetmiş. Bizim gazetemizde çıkan yorum yazısı da sanki bu yetmiyormuş gibi, Bell’i âşığını kaybedince “kendini çöllere atan” bir kadın olarak tasvir etmiş. Çok yadırgadım, bu arada Herzog dahil kimse Gertrud Bell ve dönemini okuma zahmetine katlanmış mı, merak ettim.
- BIST 9477.14
- Altın 3673.643
- Dolar 37.9337
- Euro 41.8474
- İstanbul 3 °C
- Diyarbakır 12 °C
- Ankara 5 °C
- İzmir 7 °C
- Berlin 4 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
‘Çöl Kraliçesi’

Nuray Mert / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Müftü nikâhı ve İslami rejim04 Ağustos 2017 Cuma 10:57
- Katar krizi30 Haziran 2017 Cuma 11:43
- Nerden başlasak nasıl anlatsak19 Haziran 2017 Pazartesi 11:28
- Katar’ın başına gelenler09 Haziran 2017 Cuma 11:13
- Toplum yorgunluğu02 Haziran 2017 Cuma 10:14
- Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti29 Mayıs 2017 Pazartesi 21:33
- ‘Devrime hazır olun’22 Mayıs 2017 Pazartesi 10:40
- ‘Türbe, tarih, siyaset’15 Mayıs 2017 Pazartesi 10:45
- Fransız seçimleri ve demokrasi krizi12 Mayıs 2017 Cuma 10:25
- Yeni siyasi arayışlar05 Mayıs 2017 Cuma 11:20
- Hindistan ziyareti ve İslamcılar01 Mayıs 2017 Pazartesi 10:16
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.