Aslında bugünlerde ya çok şey yazmak lazım ya da hiçbir şey, zira her şey fazlasıyla birbirine karışmış vaziyette, nereden başlamalı, nerede bitirmeli? Maalesef, uzun, derinlikli muhasebelere yer yok, sabır yok, niyet yok ve nihayet biraz da vakit yok. İster istemez, “zor bir dönemden geçiyoruz, önce bu badireyi atlatalım” deyip,“şimdi”ye yoğunlaşmak durumundayız.
Bu nedenle aklı başında herkes, özetle, “bir felaketin ardından önce ortak çıkış yolu bulmaya kafa yoralım” diyor, “bu darboğazdan çıkış siyasi uzlaşma ve daha az değil, fazla demokrasi” diyor. İktidar partisi ve lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yönde umut vaat eden işaretler verdi, ama diğer yandan OHAL kararnameleri ve FETÖ ile mücadele çerçevesi şimdiden toplumsal barışı tehlikeye sürükleyecek bir hatta savruluyor. Halihazırda, Gülen grubuna gönül vermiş sıradan insanlar, onların gazetelerinde yazmış, savunmuş, desteklemiş olanlar ile “darbeci” olan arasındaki ayrım silinmiş vaziyette. Gülen grubuna yakınlık duyan gariban öğretmen ile karanlık işler çevirenler arasında hiç mi ayrım yapılmayacak, kamudan kovulanlar, toplumdan dışlananlar bu ülkede nasıl yaşayacak, düşünen yok gibi. Mesela, kamu görevlisi alım sınavlarında hile yapıldı ise, asıl sorumlusu o dönemde iktidar mevkiinde olanlar değil de, toptan o sınavlardan geçen herkes mi? Bedelini, bu dönemlerde o sınavlardan geçen herkes mi ödeyecek?
Mağdur oldukları kesin ama
Diğer taraftan, bir uçtan diğerine savrulup zamanında Ergenekon kumpasının mağduru olmuş insanların hakkı hukuku görmezden gelinirken, şimdi onları baş tacı yapmanın ne anlamı var? Bir haksızlığa uğradıkları kesin, ama dünya görüşleri demokratik bir Türkiye geleceğinin kurucuları olmaktan uzak insanları parlatıp öne çıkararak mı bu badireleri atlatacağız?
Bir diğer taraftan, bunca felaketin ardından, öfkeleri, intikam duygularını habire canlı tutup toplumsal barış adına köprü kurma imkânlarını mayınlamakla meşgul bazı iktidar yanlılarının yarattığı zehirli atmosferle nasıl baş edilecek? Olanlara “devrim”diyenler ile yol almak imkânsız, sol siyasetin yüklediği tüm olumlu anlamlara karşın, unutmayalım, devrimler yıkıcıdır, intikamcıdır, çoğu zaman onarılması imkânsız veya çok uzun zaman ve bedele mal olan altüst oluşlardır. Bu zor dönemden çıkışın yolu, olsa olsa, “müzakereli değişim” denilen toplumsal barışı ve demokratik uzlaşmayı merkeze alan süreçlerdir. Halihazırda ikisi arasında ilerleyen sürecin bu istikamete evrilmesi hayati önem taşıyor. Önümüzdeki süreçte, iktidar çevresi ya öfke ve intikam duygusunu “devrim” diye parlatanlardan, önünü görmeden acizken tarihin seyrini tayin etmek gibi hezeyanlara kapılanlardan uzak duracak, asıl tehlikenin burada olduğunu fark edecek ya da bu kafada olanların “ev ev, sokak sokak mücadele” diye kışkırttığı iç savaş senaryolarına yenik düşeceğiz.
Uzlaşma nedir, ne değildir
Böylesi zor zamanlardan, ne bu tür kışkırtıcılar ile ne kendi çıkarlarını öncelediği ölçüde iktidar partisine yaranmak dışında bir kaygısı olmayanlar ile ve dahi ne de“Erdoğan nefreti” ile ateşe körükle gidenler ile çıkmak mümkün değildir. Uzlaşma dediğimiz de, elbette, eleştiriyi, itirazı bir yana bırakıp Erdoğan ve iktidarı yanında hizalanmak değildir, olayı bu mecraya akıtmaya çalışanlar, bir başka çıkmaz sokağın taşlarını döşemiş olacaklar ve halihazırda böylesi bir havayı solumaya başladık. Koşulsuz destek, uzlaşma değildir, eleştirisiz, muhalefetsiz, itirazsız bir siyasi alan yaratmak hiç değildir.
Son olarak, “zehirli ortam” deyince, böylesi ortamlarda kimler, kimlerin böyle ortamlara, ne yollardan su taşıdığını görmek beni gerçekten irkiltiyor. Eski bir dostum olan bir kadın yazarın, fikri zikri ne olursa olsun, ileri yaşında cezaevine düşmüş bir diğer kadın yazar (Nazlı Ilıcak) üzerinde tepinme yazısı ruhumu bulandırdı. Kimse, zamanında başörtüsü, din ve vicdan özgürlüğü savunduğu için Ilıcak’a diyet ödesin demiyorum, siyasi tavır diyet ödeme üstüne kurulmamalı. Ama insanlık diye bir şey var ya da olmalı; savunmak, dayanışma göstermek zorunda değilsiniz, yeter ki mağdur insan üzerinde tepinmeyin. Hele hele, psikolojik analizlerle belden aşağı vurmaya hiç tevessül etmeyin, siyaset bir yana benim edepten anladığım budur. Dahası, psikolojik analizlere girersek, bu işten o analizlere girişenler zararlı çıkabilir, Allah’tan benim adabım buna müsaade etmiyor.
- BIST 9275.5
- Altın 3805.056
- Dolar 37.978
- Euro 41.7516
- İstanbul 5 °C
- Diyarbakır 10 °C
- Ankara 0 °C
- İzmir 5 °C
- Berlin 5 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Çıkış yolu ve ‘zehirli atmosfer’

Nuray Mert / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Müftü nikâhı ve İslami rejim04 Ağustos 2017 Cuma 10:57
- Katar krizi30 Haziran 2017 Cuma 11:43
- Nerden başlasak nasıl anlatsak19 Haziran 2017 Pazartesi 11:28
- Katar’ın başına gelenler09 Haziran 2017 Cuma 11:13
- Toplum yorgunluğu02 Haziran 2017 Cuma 10:14
- Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti29 Mayıs 2017 Pazartesi 21:33
- ‘Devrime hazır olun’22 Mayıs 2017 Pazartesi 10:40
- ‘Türbe, tarih, siyaset’15 Mayıs 2017 Pazartesi 10:45
- Fransız seçimleri ve demokrasi krizi12 Mayıs 2017 Cuma 10:25
- Yeni siyasi arayışlar05 Mayıs 2017 Cuma 11:20
- Hindistan ziyareti ve İslamcılar01 Mayıs 2017 Pazartesi 10:16
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.