Bir kıyı kentinde Şapka avı

I-

Yine başörtüsü gündemi.

Yine iki adım ileri, dört adım geri hareketlenme başladı. Söylenecek ne kaldı!

1983 yılından beri başörtüsü yasağının tanığı ve öznesiyim.

Bizim kuşak bu konuda ciltlerce kitap yazdı. Başörtüsü yasağını fikri açıdan da ele aldık, edebi açıdan da. Her yönüyle anlattık. Kah kalbimizdeki kelimeleri çıkardık kor diye, kah avucumuzdaki ateşi yüreğimize indirdik belki söner diye.

Ama çocuklarımız hala üniversitelerde bırakın başörtüsünü, şapkalarını bile takamıyor.

Seçim yaklaşıyor. CHP ve AK Parti başörtüsü üzerinden kendilerini güncelliyor.

Taraflar birbirlerini samimiyet sınavından geçirince...

Toplumsal mutabakat sağlanınca...

Tabi tabi. Biz bir otuz yıl daha bekleriz. Hele beyler bir karar versin bakalım.

Yeni bir "teşekkür" markası.

Ah pardon tashih hatası oldu.Tesettür diyecektim. Evet yeni bir tesettür firması doğar bu esnada. Bay Ayata'nın tasarım aşkına cevap verecek yeni eş-harp lar dizayn eder.

Ne gibi. Şöyle mesela. Her başörtünün üzerinde sentetik peruklardan oluşturulmuş cins cins bir tutam saç. Dalgalı,düz,sarı,siyah.Çeşit çeşit.Böylece tek tip örtü sorununun da önüne geçilmiş olur.

Olur olur.Kırmızı karlar eşliğinde hem de.

II-

Dün NTV'de Erdoğan Teziç'in, hoca kimliği ile başörtüsü ve başörtülü avı konusundaki düşüncelerine tanık oldunuz.

CHP saç kapama modelleri tasarlaya dursun.

Ben size damardan bir mektup sunayım.

Buyurun!

OLAY 1

22 Eylül 2010 saat 09:00 da ...dersine girmek üzere ... Üniversitesi ... Eğitim Fakültesi... nolu derslikte hazır bulundum. Başımda şapka vardı. Dersin hocası Yrd. Doç. Dr. Z Bey, sınıfa girdi. Girer girmez de bana başımdaki şapkayı çıkarmamı söyledi. Ben de kendisine şapkamı çıkarmak için hiçbir gerekçe olmadığını ve şapkamı çıkarmayacağımı söyledim. Bunun üzerine derse başladı ben hiçbir şey olmamış davranmaya çalıştım ama moralim çok bozulmuştu. Birinci ders bu şekilde bitti ve ders sonundaki moladan sonra ikinci derse girdik. Derse girdiğimizde Z. Bey, sınıfta olmama rağmen tüm sınıfın içinde " seni derste yok yazıyorum" dedi ve benim girdiğim her iki derste de beni yok göstermiş oldu. Sözünü ettiğimiz bu dersin hocası geçen yıl da derse şapkalı olmam nedeniyle beni derse almamıştı ve bu dersten devamsızlık nedeniyle kalmıştım. Bu yıl da bu programda bu dersin hocası Z.Bey görünüyor ve devam edemediğim ve kaldığım bu dersten yine kalma tehlikesiyle karşı karşıyayım. Hocanın seni yok yazıyorum demesi üzerine ben de "Nasıl yani hocam ben burada olmama rağmen nasıl yok yazıyorsunuz" dedim. O da bunun üzerine sesini yükselterek sınıfın içinde bana "Bu meseleyi cumhurbaşkanı, Başbakan çözemedi sen mi çözeceksin, bana şapkayla derse girebileceğine dair bir belge getir seni ona göre derse alayım yoksa şapkanı çıkaracaksın" dedi. YÖK kanununda ve Anayasada şapka takmaya dair herhangi bir yasak bulunmadığını kendisine söyleyince ses tonunu daha da yükselterek ve üstüme doğru çok sinirli bir şekilde yürüyerek "Sen derse böyle girerek benim pes etmemi istiyorsun ama pes etmeyeceğim etmem de" diye bağırdı. Ben sesimi hiç çıkarmadım ve bir üniversite hocasının nasıl böyle çıldırmış gibi davrandığını anlamaya çalışan bir şaşkınlık içindeyken o sözlerine "Sizin gibi alçak ve şerefsizlerden mi dini, ahlakı öğreneceğiz" diye devam etti. Ben de "Hocam benim hiç kimseye ahlak dersi vermek gibi bir amacım yok dememe rağmen sinirli halini sürdürdü bana hakaret etmeye devam ederek "İT" dedi. Ben bu şokun etkisiyle "Ne diyorsunuz hocam sizin gibi bir üniversite öğretmeni bu kelimeyi nasıl söyler" dedim ve bana sarf ettiği bu kelimeden sonra hiç konuşmadım. Sonra arkasını dönüp " Tamam özür diliyorum ama sen bal gibi biliyorsun" dedi. Ben şaşkın bir şekilde suskunluğumu korudum Z. hoca da öfkeyle derse başladı ve ders sonunda sınıfı terk ettim.

Şu anda bir sonraki ders için kaygı içindeyim çünkü geçen yıl da aynı hoca beni aynı gerekçe ile derse ve sınavlara almayarak dersine gitmiş olmama rağmen yok göstererek bu dersten kalmama neden oldu.

OLAY- 2

23 Eylül 2010 13.30 da drama dersi için... nolu derslikte şapkalı olarak derse girmeye çalıştım. Dersin hocası olan Yrd. Doç. Dr. H. Hanım. Sınıfa girince "Biliyorsun şapka takmak yasak" diyerek şapkamı çıkarmamı istedi. Bunun üzerine kendisine nedenini sordum. Bana yönetmelikte kılık kıyafetle ilgili yasak olduğuna dair bir kural olduğunu söyledi. Ben de çıkarmayacağımı ifade ettim. O da bunun üzerine seni bu konuda uyaran hiçbir hoca olmadı mı diye şaşkınlık içinde sordu ve böyle bir durumla ilk defa karşılaştığını söyledi. "Diğer örtülü arkadaşların açıyor sen neden şapka takıyorsun?" dedi. "Tabi bu herkesin kendi görüşü saygı duymak lazım ben kimsenin görüşüne bir şey" diyemem ama başın açık olması gerektiğine dair kesin bir ibare var dedi ve şapkamı çıkarmamı yineledi. Eğer çıkarmazsam tutanak tutacağını söyledi ben de tutanak tutun çıkarmayacağım dedim. Bunun üzerine bir tutanak tuttu ve tarafıma okuttu:

... Eğitim Fakültesi Dekanlığına

Sınıf Öğretmenliği Anabilim dalı 3. sınıf drama dersine girmekteyim.... nolu öğrenci saçları görünmeyecek ve başını tamamen örtecek şekilde başı şapkalı olarak derse girdi. Çıkarmasını ısrarla söylememe rağmen çıkarmadı...

İçeriğinde bir tutanak tuttu. Tutanak işleminden sonra derse devam etti. H. Hanım Fen ve Teknoloji Öğretimi Dersine de giriyor. Ben bu derse henüz girmedim girseydim o dersinde beni uyaracağını ve çıkarmadığım takdirde tutanak tutacağını belirtti.

OLAY–3

24 Eylül 2010 saat 09.00 da yine... Sınıfta bu kez Hayat Bilgisi Öğretimi dersi için şapkalı olarak (yine) bulundum. Bu dersin hocası olan Yrd. Doç. Dr. L sınıfa girdi. Herkesle tanıştı. (Hatta bana Afyon soğuk mu diye sordu. Başımdaki şapkadan olsa gerek bu sorusu ) sınıf içinde şapkama yönelik hiçbir imada ve uyarıda bulunmadı. Ders çıkışında sınıftan çıktı ve son anda bir işi yarım bırakmış olacağını düşündü herhalde ki geri döndü ve gelebilir misin dedi. Ben de yanına malum konuşmayı bekleyerek gittim. "... ben seni arkadaşlarının yanında uyarmak istemedim ama şapkayla girmek yasak bu anayasada da böyledir şapka kanunu bile olsa bu böyle artık dedi. Ben YÖK' ün bu yönde bir kararı olduğunu söyleyince bir dahaki derse belgeyi getirirsen ancak o zaman derse alabilirim dedi. Getirmediğin takdirde tutanak tutarım dedi ve gitti.

III-

Ne diyordunuz...Pakistan ya da İran modeli mi?