Korkmadan, usanmadan, hesap yapmadan, kıvırmadan “İnsanlar ölmesin” diyebilmenin dahi bu kadar zor olduğu bir iklimde, popüler figürlerin barış, eşitlik ve demokrasiden yana tavır alması çok önemli.
Barcelona oyuncusu Arda Turan, umarım “Ülkemdeki sorunların da eşitlik ve demokrasiyle çözülmesini çok isterdim” temennisinin arkasında durabilir.
Zira Gezi’ye ‘ilk üç gün destek’ (Hangi üç gün? Neden üç gün? Belli değil!) verdikten sonra dönemin başbakanı Erdoğan’la ‘yakın arkadaşlık’larını ilan eden Turan’ın ayar yemesi, an meselesi.
Bakınız Beyaz, eskaza yayına bağlanıp aynı mesajı veren bir konuğu yüzünden nasıl titremekte…
Ayşe öğretmen hedef haline getirildi, süründürülüyor…
Akademisyenlerin barış çağrısından sonra Erdoğan’ın başlattığı cadı avının üzerine kimler çark edip, kimler köşelerinde daha da büzülüyor…
Hal böyleyken Arda Turan’ın sade suya tirit demeci, olay olur elbette.
Katalonya örneğinden demokrasi mesajı vermek cesaret ister
Arda Avrupa değil, Türkiye takımlarında oynasaydı, aynı sözleri sarf ede(bili)r miydi? Hiç sanmam.
Arda’nın Katalan takımı Barça formasını giydiğini de unutmayalım. Mesela Real Madrid’de olsaydı, bu açıklamayı yapar mıydı? Hiç sanmam.
2011’de de barış çağrısı yapmıştı Arda, gerçi o günlerde “Hepimiz kardeşiz” demek modaydı. Ak zevat, PKK ile gizli görüşmeleri yüzünden topa tutuluyor, barışı, müzakereyi savunuyordu… Devran değişti. Şimdi neredeyse “Savaşalım” demeyeni kesecekler!
Yine de klasik Türkiyeli şüpheciliğine girmeye gerek yok; yeter ki yarın tehditlere boyun eğip çark etmesin.
Arda, aynı zamanda milli futbolcu. Öyle ‘milli basın’ veya ‘milli irade’gibi öyle sonradan kondurulmuş “Ak’tan gayrısı gavur, vatan haini”tadında bir ‘milli’lik sıfatı değil bu.
Holiganlıkla milliyetçiliğin kardeşliğini düşünürsek, Kürt siyasi hareketinin de referans verdiği Katalonya örneğinden yola çıkarak ‘demokrasi’mesajı vermek, şaka değil, cesaret ister.
Adamı çiğ çiğ yer, milli takımdan atar, bir de kanlı duşlar alırlar valla!
Özerklikten bağımsızlığa Katalonya örneği
Tehlikeye rağmen çıkıp özür filan dilemeye kalkışmazsa –ki bu da defa Katalanların hışmına uğrar- bize de “Arda’ya helal olsun” demek düşer.
Sadece “İnsanlar ölmesin” dediği için değil. Demokrasiyle ölümlerin durabileceği mesajını verdiği ve Katalonya örneğini hatırlattığı için.
Hazır Katalonya’dan bahis açılmışken… 1979’den beri İspanya’ya bağlı‘özerk bölgesel hükümet’le yönetilen Katalonya’nın meclisi, başkanı, hükümeti ayrı. Kendi başkanı, bayrağı ve marşı var. Bir değil, üç resmi dili bulunuyor…
Ancak Eylül 2015’teki parlamento seçimelerinde bağımsızlık yanlısı ittifak (Junts pel Si) kazandı. Junts pel Si, 18 ay içinde İspanya’dan bağımsızlık vaadi vermişti…
Ne var ki Katalonya bağımsızlığı elde ederse, Barça da El Clasico’ya veda edebilir.
Liga de Fútbol Profesional başkanı Javier Tebas ve İspanyol Spor Bakanı Miguel Cardenal, Katalonya’nın bağımsızlığı halinde, Barcelona’nın La Liga’da oynamasına izin verilmeyeceğinde ısrarlı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.