Başbakan Erdoğan’ı eleştirdiği için Milliyet’teki yazılarına son verilen gazeteciliğin duayenlerinden Hasan Cemal, T24 adlı internet gazetesinde haberciliğin ne demek olduğuna dair ders veriyor.
Cemal’in PKK’nın silahlı unsurlarının Kandil’e çekilişine tanıklığını içeren “Çekilme Günlüğü”nün dün yayımlanan 8. bölümünde PKK’nın dağdaki liderleri Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Sabri Ok, ilk kez üçü birlikte Cemal’in barış sürecinin geleceğine ilişkin sorularını yanıtlıyordu. Herkesçe okunması gereken mülakatı okurken geleceğimizi düşündüm.
Evet, PKK’nın şartsız ateşkes ve silahlı unsurlarını şartsız sınır dışına çekme kararı almasından sonra sorulan soru şu: Şimdi ne olacak? Geleceğe ilişkin çeşitli senaryolar ileri sürülebilir. Kimsenin istemediğinden başlayalım: Büyük ölçüde 1999–2004’te olanlar tekrarlanır. PKK’nın sınır dışına çekilen silahlı unsurları öldürülmez, ama Kürtlerin ortak, meşru, demokratik taleplerinin karşılanması (yani, anayasada etnik atıfların son bulması, Kürtçe anadil eğitiminin yasal hale gelmesi, yerinden yönetim reformu) ve PKK’ya siyasi mücadele yolunun açılması konusunda ne anayasada, ne de yasalarda bir değişiklik yapılmaz. PKK yeniden silahlı mücadeleye dönme kararı alır ve bu defa hedefi bağımsızlık olur. Türkiye ile sınırlı olmayan, çok kanlı bir Türk-Kürt savaşına sürükleniriz.
Devamı için
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.