ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın yeni yönetiminde henüz resmi bir görevi olmayan ancak Amerikan basınına göre kendisine teklif giden isimlerden Mary Beth Long, ABD’nin YPG’yle ilişkisinin Trump’la birlikte nasıl şekilleneceğine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Hürriyet’ten Cansu Çamlıbel’in sorularını yanıtlayan Long’un “Trump’ın PYD’ye bakışının farklı olması muhtemel mi?” sorusuna cevabı şöyle:
“Kürtler en etkin güç”
Trump’ın liderliği altında yeni ulusal güvenlik danışmanı ve savunma bakanının yapacağı ilk iş IŞİD’le mücadeleye ağırlık vermek olacaktır. Terörle mücadelenin başat alanı IŞİD’dir, elbette yeniden yükselmeye başlayan El Kaide’yi ve Hizbullah gibi grupları da yabana atmamak lazım. Bu alanlarda etkin olan politikalar nedir, olmayanlar nedir masaya yatırılacaktır. Hem Iraklı Kürtler hem de Suriyeli Kürtler bugüne kadar bu istikametteki en etkin güçler oldu.
Dolayısıyla da yapmak isteyeceğiniz son şey onları savaş alanından çekmek, sınırlamak ya da kabiliyetlerini azaltmak olur. Bunu dengeleyecek şey elbette ki Türkiye’nin Kürtlerin bağımsızlığıyla ilgili kaygıları ve kendi sınırları içinde bir yıldan fazladır maruz kaldığı şiddet olacaktır.
Tahmin ediyorum Irak’taki Kürtlerin bağımsızlığıyla Suriye’deki mesele farklı değerlendirilecektir. ABD’nin Iraklı Kürtlerle ilişkisinin boyutu zaten farklıdır. Biliyorsunuz şu an Erbil’de ve Irak Kürdistanı içinde farklı noktalarda askeri varlığımız var.
“ABD Kürtlerden feragat etmeyecektir”
Erdoğan’ı endişelendiren asıl meselesinin Suriyeli Kürtler olduğunu biliyoruz. Belki yaklaşımda nüanslar olabilir ama ABD’nin IŞİD’le mücadelede ne Irak’taki ne de Suriye’deki Kürtlerden feragat edebileceğini sanıyorum. ABD’nin Kürtlerin temsil ettiği tampon bölgeden vazgeçebileceğini sanmıyorum.
Kürtler muhtemel kriz sonrası Suriye’de (ya da adına ne derseniz deyin) Rusya-İran-Esad ortaklığındaki düşman yapıyla arada tampon olacaktır. Ben ABD’nin bu tamponu kaybetmek isteyebileceğini sanmıyorum. Bu bence Erdoğan’ın da değerlendirmesi gereken bir konu. Sonuçta bahsettiğimiz bu yapılar Türkiye ile sınır olacak. Erdoğan, Rusya-İran-Esad ortaklığındaki yapıyla arasında bir tampon olmasını ister mi ya da bu nasıl bir tampon olmalı? Kürtler bu tampon bölgenin içinde olmalı mı? Türkiye’nin Irak sınırı da benzer bir belirsizlikle karşı karşıya. Kürt bölgesi bağımsızlığını ilan etsin ya da şu anki haliyle kalsın, aşağıdaki Şii İran destekli kukla devletle Türkiye arasında bir tampon olacak.
Trump Erdoğan’ı iknaya çalışacaktır
Bence Trump nüanslı bir yaklaşım içinde olacak ve iki tarafla da ilişkilerini tutmaya çalışacaktır. Bu sırada da Erdoğan’ı Iraklı Kürtlerin ve Suriyeli Kürtlerin savaş kabiliyetlerini alandan sökmenin IŞİD ile mücadeleyi zedeleyecek bir hata olduğuna ikna etmeye çalışacaktır. Erdoğan’ı uzun vadeli düşünmeye ve bahsettiğim tampon bölgelere ihtiyaç olabileceğine ve bu bölgelerin nasıl olması gerektiğine kafa yormaya ikna etmeye çalışacaktır.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.