Batı Kürdistan Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM), Sêmalka Sınır Kapısı üzerinden Güney Kürdistan’a yönelik olarak yaşanan yoğun göçe dikkat çekerek, amacın Batı Kürdistan’ı boşaltmak olduğunu kaydetti. Bu “geçici” sürecin birbirine kenetlenerek aşılacağını söyleyen TEV-DEM, ağır hastalıkları olanlar dışında kimsenin Batı Kürdistan’ı terk etmemesi ve bu onursuzluğu kabul etmemesini istedi.
Sêmalka Sınır Kapısı’nın açılması ardından Perşembe gününden bu yana çoğunluğu Halep ve Haseke bölgesinden olmak üzere Güney Kürdistan’a olağanüstü bir göç akışı yaşandı. BM Mülteciler Yüksek Komiseryası’na göre 15 Ağustos’tan bu yana 30 bin kişi Güney Kürdistan’daki kamplara göç etti.
Yaşanan bu ani göç karşısında BM’liler de şaşkınlık geçirirken, Irak’taki Amerikan sivil toplum örgütü “International Rescue Committee” (IRC) temsilcisi Emily Dakin, “Perşembe, Cumartesi ve Pazar günü yaşanan şeyleri daha önce hiç görmedim” dedi.
AMAÇ İRADE KIRMAK VE GÖÇE ZORLAMAK
Batı Kürdistan Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM), bu yoğun göç ardından yaptığı açıklamada Batı Kürdistan karşıtı güçlerin imha saldırılarına dikkat çekerken, YPG ve Asayiş güçleri karşısında yenilen bu güçlerin kirli ve psikolojik savaş yöntemlerine başvurduğunu söyledi.
TEV-DEM Koordinasyonu, Temmuz ortasından bu yana El Kaide ve destekçilerinin eliyle Kürtlere karşı yürütülen saldırıları, “çok taraflı ve imha saldırıları” olarak değerlendirdi. Açıklamada Arap şovenizmi, dış güçlerin desteğindeki çeteler, Türk devleti ve dışardaki “bazı hinler” tarafından bu saldırıların gerçekleştirildiği belirtilirken, yapılan planların YPG ve Asayiş güçlerinin direnişi ile boşa çıkarıldığı vurgulandı.
TEV-DEM, “Batı Kürdistan üzerindeki ambargo ve kirli propaganda ile Batı Kürdistan iradesini kırmak, bölge halkının teslim almak ve göçe zorlamak istiyorlar” dedi.
HEWLER’İN TAVRI KÜRT HALKINA HİZMET ETMİYOR
Açıklamada Kürt ulusal kongresinin toplanmaya çalışıldığı bir dönemde Federal Kürdistan Bölgesi yönetiminin uyguladığı ambargonun Batı Kürdistan halkını cezalandırma boyutuna vardığına işaret edilerek, “bunun Kürt halkına değil düşmanlarına hizmet ettiği” kaydedildi.
AZADİ VE EL PARTİ KATLİAMLARIN ORTAĞI
Batı Kürdistan’a yönelik saldırılar karşısında bazı Kürt çevreleri tavrının da değerlendirildiği açıklamada, şöyle denildi: “Suriye Muhalefeti Koalisyonu Başkanı Ahmed Cerba’nın Batı Kürdistan’ın varlığını inkar ettiği ve koalisyonun Kürtlere katliam fermanı verdiği bir sırada, ‘İttihat Siyasi’ (Azadi Partisi ve El Parti) isimli güçleri koalisyona katılma kararı aldılar. Bu da İttihat Siyasi’nin katliamların ortağı olduğu anlamına geliyor. Bu da kirli planı ve düşmanlığı gözler önüne seriyor.”
BATI KÜRDİSTAN DEMOGRAFİSİNİN DEĞİŞMESİ DÜŞMANLARINA HİZMET EDER!
Tüm Kürt güçleri bu durum karşısında ses vermeye çağıran TEV-DEM, “Batı Kürdistan’ın boşaltılması ve Kürdistan demografisinin değiştirilmesi Kürtlerin düşmanlarına hizmet ediyor. Batı Kürdistan’ın güçlenmesi ise Kuzey, Güney ve Doğu Kürdistan’ın güçlenmesi anlamına geliyor. Kürdistan’ın her dört parçasının kaderi birbirine bağlıdır. Bu temelde tüm Kürt güçleri tavrını yeniden gözden geçirmeli ve düşmana alet olmamalı” dedi.
BU DÖNEMSEL BİR SÜREÇTİR, AĞIR HASTALAR DIŞINDA KİMSE EVİNİ TERK ETMEMELİ
TEV-DEM, Batı Kürdistan’ın boşaltılması planına karşı halka “topraklarınızı terk etmeyin” çağrısını yaptı:
“Halk Savunma Birlikleri (YPG) eşiz bir fedakârlıkla, kanıyla Kürdistan topraklarını koruyor. Yurtsever her insanın şehitlerin direnişine layık olmalı ve büyük bir fedakârlıkla evine, toprağına ve ülkesine sahip çıkm
alı. Bununla birlikte, Batı Kürdistan’ı boşalmayı amaçlayan oyunların aleti olmamalı. Direnişle bu oyunları boşa çıkaracağız. Suriye genel olarak olağanüstü bir durum ve savaş döneminde geçiyor. Yaşamsal birçok ihtiyaçta eksiklik var. İlgili kurumlar bu sorun üzerinde duruyor ve kendi imkânları ölçüsünde yerine getiriyor. Bu dönemsel bir süreçtir ve geçecektir. Halk birbirine sahip çıkarak bu durumu atlatacaktır. Unutmamalıyız ki, özgürlük bedelsiz olmaz. Ağır hastalıklar dışında kimse evini ve ülkesini terk etmemeli, onursuzluğu kabul etmemeli.”
TEV-DEM son olarak Asayiş güçlerine çağrıda bulunarak hukuki prosedürler çerçevesinde sınır hattında insan ticareti yapanlara karşı gerekli önlemleri almaya ve bu oyunları boşa çıkarmaya çağırdı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.