Savaşmak için artık hiçbir makul neden kalmamış bu kavgadan Türkiye, barışa doğru bu psikolojik engellerin aşılmasıyla yürüyecek. Bu psikolojik engellerden biri de CHP’nin tutumu. Kılıçdaroğlu ateşkes meselesini Bahçeli kadar diline dolamadı. Bu iyi bir gelişme.
Geçen hafta dört gün geçirdiğim Ankara’da güvenilir kaynaklardan duyduğum bir kulis ise CHP’nin çok yakında bu tavrının da değişebileceğini gösteriyor. Bu değişim için kritik tarih tabi ki12 Eylül referandumundan bir gün sonrası.
CHP içinde Türkiye’nin Kürt sorunu, asker sorunu gibi ağır yüklerinden kurtulmasına karşı duran bir ekip olduğu açık. Bu ekip Önder Savismiyle temsil ediliyor. Ankara ve İstanbul’da yürütülen temaslarla amaç 12 Eylül’de çıkacak muhtemel bir “evet”in CHP’de Önder Sav ve ekibinin tasfiyesi. Evet, kararıyla uyanılacak 13 Eylül günü çanlar Önder Sav için çalacak. Kılıçdaroğlu liderliğinde ve Gürsel Tekin’in daha güçlü olduğu bir yönetin anlayışıyla özellikle Kürt barışına pozitif yaklaşan yeni bir CHP kurulacak. Deniz Baykal’ın da lider olarak olmasa da bu yeni CHP’ye yeni isimler kazandırarak katkı yapacağı söyleniyor. Baykal’ın artan temaslarının anlamı da bu olarak yorumlanıyor. Yani sandıktan çıkacak bir “Evet” CHP için de hayırlı sonuçlar doğurabilir.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.