CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, ordunun kendi içindeki hukuk dışılıkları 'şeffaf bir süreç' içinde sorgulamasını istedi. Eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in itiraflarını Zaman'a değerlendiren Tanrıkulu, "TSK içinde hatalar, hukuk dışılıklar, eksiklikler veya başka süreçler varsa, ordu bunun gereğini, başka bir kasetin çıkmasını beklemeden kendisi yapmalıdır. Bunun da kamuoyuna açık bir şekilde yapılması gerekir." ifadelerini kullandı. Ortam dinlenmesinin de 'vahim' bir durum olduğunu söyleyen Tanrıkulu, yasadışı dinlemeyi önleyici tedbirler alınmasını istedi. Hükümetin bu kaydı yapanı ortaya çıkarması gerektiğini kaydetti.
Sezgin Tanrıkulu, yeni yasama döneminin en önemli gündem maddesi olan yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili de uzlaşma çağrısı yaptı. Kendi ceplerinde bir anayasa olmadığını kaydeden Tanrıkulu, anayasanın Meclis'teki bütün partilerle birlikte yapılması gerektiğini söyledi. Tanrıkulu, yeni anayasa sürecinin tıkanmaması için de şu uyarılarda bulundu: "Biz, 12 Eylül Anayasası'na karşıyız. Bu Anayasa'nın demokratik bir biçimde değiştirilmesinden ve yeni anayasa yapılmasından yanayız. Bu yüzden yeni anayasa sürecini tıkayıcı bir pozisyon almak ve söz söylemek doğru değil. Bu süreci önceden tıkanmaya mahkûm eden söylemlerden herkes kaçınmalı. Anayasa bir uzlaşma metnidir. Bu şekilde temel konularda hep beraber uzlaşmaya çalışacağız." CHP Genel Başkan Yardımcısı, Meclis'in anayasanın yanı sıra Türkiye'de 'çatışma'yı ortadan kaldıracak bir çalışmayı başlatmasını istedi. Bu süreçte, ekim ayında yemin edecekleri yönünde mesajlar veren BDP'nin kesinlikle Meclis'te olması gerektiğini vurguladı.
Kürt raporuyla ilgili yeni bir konsept sunacağız
Seçim öncesinde raftan indirdikleri, ancak tam olarak revize edemedikleri Kürt raporuyla ilgili de bilgi veren Sezgin Tanrıkulu, MYK'daki bütün parti yöneticilerinin konuyla ilgili çalışmalara katkı sunduğunu dile getirdi. Yeni bir konsept sunmak istediklerini söyleyen Tanrıkulu, şunları kaydetti: "Seçim öncesinde açıkladığımız seçim bildirgesinde Kürt sorununun çözümüne yönelik çok somut çözümler ve hedefler vardı. Bugün geldiğimiz bu nokta bizi haklı çıkardı. 1989'da hazırladığımız bir Kürt raporumuz var. Daha önce yapılan çalışmalar var ve seçim bildirgemiz de mevcut. Bu çerçevede bu olayı ele almak istiyoruz. Seçim öncesinde çizdiğimiz çerçeveyi yeni bir konseptle sunacağız."
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.