Suriyeli Kürtler’in iki ülke arasındaki bir geçiş noktasının kontrolunu eline geçirmesi Türkiye’nin kendi ülkesindeki Kürtler’in bundan cesaret almasından korkmasına neden oldu.
Türk askerleri Suriye’den gelen roketatar mermilerinin sınırın Türkiye tarafında iki Türk vatandaşının ölümüne neden olmasının ardından ateşe karşılık verdi.
Cuma günü Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bir açıklama yaptı: “Türkiye kendi sınırlarını ve vatandaşlarını korumak için her türlü önlemi almaktadır ve almaya devam edecektir.”
Suriyeli Kürt savaşçılar Türkiye’nin “ayrılıkçı terör örgütü” olarak tanımladığı PYD üyesi. London School of Economics’ten Robert Lowe Ankara’nın PYD’nin Suriye’de daha güçlü hale gelmesinin Türkiye Kürtler’i de etkilemesinden korktuğunu söylüyor: “Türkiye, Suriye’deki Kürtler’in ülke içindeki durumlarını iyileştirmesine hep karşı oldu. Bu yüzden düşmanlıkla olmasa da, en büyük, güçlü ve silahlı Kürt örgütü olan PKK ile yakın bağı olan PYD’nin güç kazanmasını kaygıyla izliyor.”
Chatham House siyaset enstitüsü uzmanı Fadi Hakura’ya göre, Resülayn’ın düşmesi, PKK ile barış görüşmelerini sürdüren Türkiye için hassas bir döneme rastladı: “PKK şimdiden Başbakan Erdoğan’a barış süreciyle ilgili somut adımlar atılması konusunda son uyarıyı yaptı. Bu olmazsa görüşmeler duracak.”
Devam eden başka büyük çatışmalar nedeniyle Suriye hükümeti Kürtler’e büyük ölçüde özerklik tanımayı tercih etti. Ancak Robert Lowe onların da bölgedeki çatışmaların içine çekildiğini söylüyor: “Türkiye’ye ve Suriye’ye geçiş sağlayan sınır noktalarının kontrolu için mücadele devam ediyor. Ayrıca Kürtler’in yoğun olarak yaşadığı ve petrol kuyuları olan bölgelerin kontrolu için de mücadele var. İslamcılar da buna son derece karşı.”
Kürt grupları Türkiye’nin El Nusra Cephesi gibi El Kaide uzantılı İslamcılara yardım ettiğini öne sürüyor. Ankara ise iddiaları reddediyor: “İslamcı savaşçıların çoğu ülkenin kuzeyinde. Ve bu İslamcı milislerin Suriye’ye tek giriş yolu Türkiye-Suriye sınırı.”
Robert Lowe Resülayn’daki gibi daha birçok çarpışma olabileceğini söylüyor: “Silahlı gruplar sınır noktalarını veya kaçakçılık ağlarını ele geçirerek güç ve kaynakları kontrol altına almaya çalışabilir. Korkarım ki bu yüzden çatışmalar artacak.”
Türkiye şiddetin kendi sınırlarını geçmesinden sonra Birleşmiş Milletler’e başvurdu ve Güvenlik Konseyi’nin harekete geçme zamanının geldiğini savundu. (Amerikanın Sesi)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.