Bingöl'ün Karlıova İlçesi'nde 1 korucunun öldürülmesinden sonra çıkan olaylarla ilgili Diyarbakır ve Bingöl Baroları ile insan hakları dernekleri tarafından yapılan inceleme tamamlandı.
Araştırma sonucunda hazırlanan raporda, heyetin görüştüğü Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer’in öldürülen Karlıova’nın Taşlıca Köyü Korucubaşı Hacı Alan’ın ailesi ve yakınlarının hukuk dışı taşkınlık yaptığını söylediği öne sürüldü.
Diyarbakır Barosu Genel Sekreteri Avukat Devrim Barış Baran, Bingöl Barosu Genel Sekreteri Avukat Hanifi Budancanamak, İHD Bingöl Şube Başkanı Nihat Aksoy, İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Mehmet Raci Bilici, Mazlumder Diyarbakır Şube Başkan Yardımcısı Avukat Mustafa Sarıhan ve Özgürder Diyarbakır Şube yöneticisi Emin Altun’dan oluşan heyet, 1 Ağustos günü Karlıova İlçesi’ne giderek 28 Temmuz’da meydana gelen ve Hacı Alan adlı bir korucunun öldürülmesinden sonra çıkan olaylarla ilgili araştırma ve inceleme yaptı. Heyet, 4 gün süren incelemesini rapor haline getirerek kamuoyuna açıkladı.
KAYMAKAM, SAVCI VE VE POLİS HEYETLE GÖRÜŞMEDİ
Diyarbakır Barosu’nda yapılan basın toplantısında, Diyarbakır Barosu Genel Sekreteri Avukat Devrim Barış Baran heyetin oluşumu, yetkililer ve tanıklarla yapılan görüşmeleri anlattı. Daha sonra konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Sekreteri Mehmet Raci Bilici, tanıklar dışında olayı takip eden BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken, Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Karlıova Belediye Başkanı Ferit Çelik ile görüştüklerini; Karlıova Kaymakamı Mehmet Ali Öztürk, Karlıova Cumhuriyet Savcısı Hatice Seval Arslan ve Karlıova Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin ise çeşitli gerekçeler öne sürerek görüşme taleplerine olumsuz yanıt verdiklerini söyledi.
"İLÇEDE YAŞAYANLARIN CAN GÜVENLİĞİ YOK"
Tanık ve görüşme yaptıkları yetkililerin verdiği bilgiler doğrultusunda 9 maddelik tespitte bulunduklarını anlatan Mehmet Raci Bilici, resmi yetkili ve olay tanıklarının beyanlarına dayanarak, olayı gerçekleştirenlerin ilçe merkezinde silahlı saldırıda öldürülen Taşlıca Köyü Korucubaşı Hacı Alan’ın yakınları ve korucu arkadaşları olduğu bilindiğine dikkat çekti.
Korucubaşı Hacı Alan’ın kimler tarafından ve nasıl öldürüldüğüne ilişkin tek satır bulunmayan, ancak bu cinayetten sonra ilçe merkezindeki olaylara yer verilen raporu açıklayan Mehmet Recai Bilici, "Korucuların yaptığı saldırı 4 saat sürmüş. Vali Güvençer, saat 17.00’da olay yerine gitmesine rağmen olaylar 2 saat daha devam etmiştir. Korucular özellikle BDP yöneticileri ve BDP’ye oy veren esnaf ve vatandaşı hedef almış. Saldırılarda 1 işyeri tamamen, 17 işyeri de ciddi şekilde hasar görmüş. BDP ilçe binası ve BDP ilçe başkanının evi yakıldı, Karlıova Belediyesi taşlanarak zarar görmüş" dedi.
Bilici, saldırılar sırasında güvenlik güçlerinin koruculara herhangi bir müdahalede bulunmadığını kaydederek şöyle dedi:
"Korucular 4 saat boyunca ilçenin kontrolünü ele geçirmiş. Yetkililer, saldırıyı yapan korucuların kim olduklarını bilmesine rağmen bugüne kadar hiçbiri hakkında adli soruşturma yapmamış, tehlikeli olmalarına rağmen silahlarına da el konulmamış. Saldırı sırasında koruculara müdahale edilmemesi halk üzerinde ciddi bir tedirginlik ve moral bozukluğu yaratmış, ayrıca ilçede yaşayan sivil vatandaşların can güvenliklerinin olmadığı tespit edilmiştir" dedi.
SALDIRIYA SEYİRCİ KALINDI
Mazlumder Şube Başkan Yardımcısı Avukat Mustafa Sarıhan, olayın geçmişte yaşanan örneklerle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, "Bingöl Valisi ile yapılan görüşmede, valinin her ne kadar kendisinin tüm sorumluluğu aldığını beyan etse de, saldırı olayının gerçekleştiği sırada koruculara müdahale etmeyen başta Karlıova Kaymakamı ve dellileri toplamaya dahi gitmediği ve çoğu delili güvenlik güçlerinden temin ettiği iddia edilen Cumhuriyet Savcısıyla beraber saldırılara karşı seyirci kalan ve adeta ilçe halkını korucuların insafına terk eden güvenlik güçlerinin en hafif tabirle ağır kusurlarının mevcut olduğu kanaatine varmıştır" diye konuştu.
Yapılan görüşmeler ve inceleme sonucunda 4 maddelik bir sonuca vardıklarını ifade eden Sarıhan, "Korucular hakkında adli ve idari soruşturmanın biran önce başlatılması, korucuların açığa alınarak silahlarına el konulması, Saldırılara müdahale etmeyerek olayların büyümesine neden olduğu iddia edilen yetkililer ve güvenlik güçleri hakkında gerekli adli ve idari soruşturmanın başlatılarak bu durumun açıklığa kavuşturulması, olaylarda zarar görenlerin zararlarının zaman geçirilmeksizin hemen tazmin edilmesi gerekir" dedi.
‘BDP İLÇE BAŞKANI ÇATIDA GİZLENDİ’
Heyetin hazırladığı 8 sayfalık raporda can güvenliği olmadığı için 24 saat çatıda gizlendiğini söyleyen BDP Karlıova İlçe Başkanı Şemsettin Özen’in şu anlatımına da yer verildi:
"Olay günü kahvede çay içiyorduk. 3 el silah sesi duyduk. Herkesle birlikte sesin geldiği yöne koştum. Bir korucunun vurulduğu söyleniyordu. Bir kısım korucular küfretmeye başladılar. Ondan sonra ben hemen parti binasının karşısında bulunan kasap dükkanına girdim. Dükkan sahibi, korucuların beni aradığını söyledi. Ben partiye gidip kapıyı kapattım. Korucular 10 dakika sonra partiye saldırdı. Çok sayıda silah atıldı. O anda ben çatıya çıktım. Daha sonra Fikrat Alan bir panzer ve çok sayıda polis ile beraber parti binasını bastı. Korucu Fikret Alan bir yetkiliye, ’Sen mutlaka bize ilçe başkanını tesilm edeceksin’ dediğini buna karşılık o kişinin de, ’Sen korucuları al ve buradan çık ben sana bunun sözünü veriyorum’ dediğini işittim. Onlar çıkarken parti binasından alevler yükselmeye başladı. Ben o sırada gizliden çatıdan onları izliyordum. Onlar gittikten sonra ertesi gün cuma namazına kadar yaklaşık 24 saat boyunca çatıda sesizce bekledim. Çünkü kapıda bekleyen polislere güvenim kalmamıştı."
BELEDİYE BAŞKANI ANLATIYOR
BDP’li Karlıova Belediye Başkanı Ferit Çelik’in de yapılan görüşmede, "Zararların tespiti ve tutanakları için Karlıova Emniyet Müdürlüğü’nü aradım. Kendisinden bu tutanakları istedim. O da bana, ’korucuyu öldürmeseydiniz’ dedi. Ben de kim öldürmüş diye kızdım. İlçe kaymakamı ile de görüştüm. Kaymakam bana, ’neden beni basına bu şekilde haber ettirdiniz’ diye tepki gösterdi" sözleri raporda yer aldı.
SALDIRILAR VALİ GÜVENÇER’İN GÖZLERİ ÖNÜNDE YAPILDI
Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer’in de görüşme sırasında 1 işyerinin tamamen, 17 işyerinin tamamen tahrip edildiğini doğruladığı ifade edildi. Raporda, Vali Güvençer, görüşmede şunları söylediği iddia edildi:
"1 işyerinin tamamen yakıldığı, 17 işyerinin tamamen tahrip edildiği 1 binanın kurşunlandığı, BDP ilçe binasının ve BDP İlçe Başkanının evinin yakıldığı, belediye binasının tarandığı tespit edildi. Ben olayı öğrendiğim anda harekete geçmeme rağmen helikopter, geç kalktığından dolayı tahminen 2 saat sonra ilçedeydim. Kanaatim korucular, özellikle öldürülen korucunun ailesi ve yakınları hukuk dışı olarak bu taşkınlığı yaptılar. Bizim çabamız korucuların ilçeye daha fazla zarar vermemeleri yönündeydi. Takviye birlikleri ve benim tek çabam sadece faili yakalamak değil, insanların ölmelerini engellemekti. Korucular hakkında idari soruşturma başlatmayı düşünüyoruz. Ancak henüz başlamadık. İdari soruşturma bize kalmaz muhtemelen İçişleri Bakanlığı tarafından yapılır. Bir valinin orada olmasına rağmen olaylar halen devam etmiştir. İdari olarak korucuların silahına el koymadık. Olayın suç olduğu açık, ancak soruşturma sonucunda failler bulunduğunda alınacak. Kesintilerle beraber 3 saat süreyle korucuların bu taşkınlığı devam etti. Olay, ilk andan itibaren iyi niyetle müdahale edilmesine rağmen bazı hatalar sebebiyle eksiklikler ve kusur olabilir. Ancak kötü niyetli değildi. Olay sırasında korucu vuruluyor ve yere düşüyor. Henüz yaralı yerdeyken korucular sağa sola bir tepki koyuyor. Korucular failin kaçma istikametine doğru hareket ediyorlar. Ben başsağlığına gittiğimde korucu aileleri bana sürekli, ’yazıklar olsun size. Sahip çıkmadınız. Bizim gösterdiğimiz yere doğru hareket etmediniz, biz kimler olduğunu biliyorduk neden onlara saldırmadınız’ gibi çok sayıda sitemde bulundu."
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.