Elimde sazım,dilimde "Kine Em?" arkamda onbinlerce insanla Hewler'den Diyarbakır'a yürüyeceğim!...
38 yıldır ülke ülke dolaşıp halkımın yaşadığı acıları dile getirmeye, özgürlüğe ve barışa susamış rüyalarının gerçekleşmesi için mücadele etmeye çalışıyorum.
Yüreğim, zorla ve hile ile parçalanmış halkımın cığlıkları ve acılarıyla dolup taştı. Ülkemin güneyinin özgürleşmesi ne kadar çok coşturduysa, batısının ayağa kalkıp özgürlüğe koşması umuduma umut kattıysa, ülkemin kuzeyindeki insan trajedisi de bir o kadar çok kanatıyor yüreğimi.
Gün gün, saat saat, an be an. Ben halkımın yaşayan geçmişiyim. Yüreğimde dört parçanın güllerini yeşertiyorum. Görüyorum ki kuzey güllerimi koparmak, bağını harap etmek istiyorsunuz.
Umut verdiniz bir zamanlar özgürlüğe susamış yüreklerimize. İnanmak istedim, yardımcı olmak, kalbimde binbir çileyle yetiştirdiğim gülleri hediye etmek istedim size. Ama olmadı, olmayacak sanki.
Oturup, kalkıp, koşup düşünüyorum; "ne yapmalıyım?" diye. Açlık grevini bu akşam sonlandırıyorum. Dayanamıyorum ziyaretime gelen binlerce gözün içine bakıp tekrar yerime oturmaya. Başka bir şeyler yapmalı, daha çok şeyler yapmalı. Ülkem beni çağırıyor! Avuçlarımı özgür güney topraklarıyla doldurup Diyarbakır'a yürümek istiyorum. Ve yüreğimde binbir cefaya değer güllerimi Halepçe'den Enfal'den Hewler'den Qamislo ve Efrin'den getirdiğim toprakla birlikte Diyarbakır'a ekmek istiyorum. O zaman mutlu olacağım halkımla birlikte.
Ne olur zulm etmeyin artık. Yeter bu insan çığlıkları.
Şivan Perwer
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.