• BIST 9393.79
  • Altın 4032.621
  • Dolar 38.1119
  • Euro 43.5224
  • İstanbul 11 °C
  • Diyarbakır 10 °C
  • Ankara 4 °C
  • İzmir 13 °C
  • Berlin 12 °C

Şivan Perwer: Bülent Arınç da Kürt'tür!

Şivan Perwer: Bülent Arınç da Kürt'tür!
Yeni çıkan albümü "Şivanname"nin tanıtım turlarını yapan Kürt müziğinin önde gelen isimlerinden Şivan Perwer, Radikal gazetesinden Sedat Yurtdaş'ın sorularını yanıtladı.

Sürgün hayatıyla ilgili açıklamalarda bulunan Perwer, geçtiğimiz yılın başında Bülent Arınç'la yaptığı görüşmeyle ilgili de önemli açıklamalarda bulundu. Arınç'ın da aslının Kürt olduğunu belirten Perwer, Arınç'ın kendisine "Gel, Mevlanamız ol!" dediğini söyledi.

İşte o röportajdan kısa bir alıntı..

ESAD BENİ ŞAM'A DAVET ETTİ 

Sürgünün kaçıncı yılındasınız? Sürgünlüğünüze ilişkin neler söylemek istersiniz?

Doğrusu bir açıdan önemsemiyorum çünkü dünya herkesindir. Şüphesiz insanın kendi toprağı, ülkesi her yerden daha sıcak gelir. Tabii özgür olursan... Baskıya uğramazsan güzel gelir. Bu kadar yıl dışarıda kaldım, pek çok güzellik yaşadım ancak sonuçta mülteciyim. İyi ve güzel şeyler yaptım, yaşadım, gördüm. Sevdiğim çok şey oldu. Onları yüreğimde övdüm. Yalnız da değilim. Benim gibi çok kimse var. Esasında yoksulluktan dolayı çıkanlar da aynı sebeple bağlıdır. Eğer ülkesinde karnını doyurabilse, özgür olsa niye ülkesini terk etsin. Bugün de hükümetler beni davet ediyor. Yalnız Türkiye değil, Suriye de davet ediyor. 2004'te Beşşar Esad beni davet etti. "Gel, Kürt meselesinin nasıl halledileceğini konuşalım" diye. Beni Şam'a davet etti. Gitmek istemedim. Hem diktatör olduğu için hem de ben ne konuşursam konuşayım bir başka yöne çekerler diye. Herhalde derlerdi Şivan kendini sattı ya da para aldı!..

Neden öyle düşünüyorsunuz?

Görmedin mi? Bir buçuk yıl kadar önce Bülent Arınç'la görüştüğümde beni nasıl da ağır suçladılar. Oysa sadece sohbet etmiştik. 

"NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE" BİR AN ÖNCE KALDIRILMALI 

Neler konuşmuştunuz?

Adamcağız beni 15 dakikalığına görmek istemişti. Ben de kabul ettim. Görmeye gittim. Ne de olsa devletin hizmetinde biri. Devlet adamı. Hükümette. Görüşüp kendisine görüş ve önerilerimi söyledim. Şimdiye kadar niyetlerine destek verdiğimi, referandumda evet dediğimi, doğru bulduğum politikalarını övdüğümü ancak artık savaşın bitirilmesi gerektiğini söyledim. Kürtlere karşı savaşın bitirilmesi gerektiğini söyledim. Diğer taraftan Kürdistan dağlarına yazılan 'Ne Mutlu Türküm Diyene'nin bir an önce kaldırılmasını söyledim. Kürtlerin onurlu bir halk olduklarını, 20-25 milyonluk bir halkın bu çağda kabulünün imkânsız olduğunu söyledim. 

ÇOCUKLAR TAŞ DA ATABİLİR KAFA DA KIRABİLİR 

Peki, o ne dedi?

Dedi ki: "Doğrudur. O sözler eski döneme ait sözler. Aşılacak". Kürt halkı üzerinde baskının olduğunu söyledim. Bu zulmün sonu gelmeli dedim. Alenen Kürt çocuklarının kolları kırılıyor. Artık bu zalimliğe son vermek, polislerin terbiye edilmesi gerekir dedim. Ancak o zaman çözüm gelir. Kaldı ki çocuklar taş da atabilir, kafa da kırabilirler. Hoşgörüyle bakmak gerekir. Sonra nerede hangi Türk, nerede hangi Kürt var konuştuk. Sohbet iki saat sürdü. Daha da bırakmadı. Dedim ki sen de Siirt'ten gelmişsin, aslın Kürt'tür ve adının anlamı da 'Bilind-Yüksek'tir dedim. 

"GEL MEVLANAMIZ OL" 

Tepkisi ne oldu?

Hiç, hoşnutsuz bir şey söylemedi. "Olabilir, olabilir... Ben oradan geliyorum" dedi. "Ayrıca bugün artık sistem olarak herkesi kucaklamak istiyoruz" diye ekledi. Kürtlerin çok hizmet ettiğini söyledim. Büyük bir cemaat olduğumuzu, demokratlar gibi komünistlerimizin de olduğunu belirtip "Bugün meselenin çözümüne eğilip çözüm üretmeliyiz" dedim. Karşılıklı tahammül etmemiz gerektiğini, birbirimizi sevmemiz gerektiğini söyledim. Öyle bir sistem olmalı ki hepimizi kucaklamalı. Basın da ona sorunca, o da ülkemi özlediğimi, dönmek istediğimi söylemişti. Ancak benim ona dediğime ve gerçekte neler konuşulduğuna bakılmadan beni adeta taşladılar. Oysa bana esas olarak söylediği, "Keşke memlekete gelip Mevlanamız olsan! Gel, Mevlanamız ol!" idi. Ama mevcut durumda Mevlana da gelse afaroz ederler. Türkiye'de sadece Kürtler değil herkes asimilasyona tabii tutuldu. Yıllarca kültürel asimilasyon'un yanında topluma tek tipçi ideolojik asimilasyon dayatıldı ve bu 80 sene boyunca devlet politikası olarak uygulandı. Sonuçlarını devletin tüm kademelerinde ve hayatın her alanında halen hissetmek mümkün. Bunun sonucu olarak toplumda öyle bir nefret kültürü oluşturulmuş ki meselelere aklı selim yaklaşmak ve farklılıklara tolerans göstermek giderek zorlaşmakta. 

Peki, hükümetten yeni mesajlar alıyor musunuz?

Hayat sürüyor. Biz de meselenin içindeyiz. Hâlâ da benden isteniyor. Benim dönüşüm çok isteniyor. Fakat binlerce insanın tutuklandığı bir dönemde, baskının ayyuka çıktığı bir dönemde dönüşüm gerçekleşmez.

  • Yorumlar 14
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • kenan güclü30 Aralık 2012 Pazar 13:23ne oldu

      söyledinizde ne oldu? o hep" dogrudur, dogrudur" dedi ve zulmüne 10 bin siysi soykirimla, roboski,kürtce ilkel bir dildir diye yoluna devam etti. kürt olsa ne yazar,bir sey ifade etmiyor. selamlar

      Yanıtla (0) (1)
    • seni seviyoruz30 Aralık 2012 Pazar 14:14seni seviyoruz

      seni çok seviyoruz ancak barış olacaksa...kürt siyasetçileriyle olur....içinde sende olabilirsin...ama işe seninle başlamak çözüm istememektir.

      Yanıtla (0) (0)
    • misafir30 Aralık 2012 Pazar 14:21ön sıra hayranlığı

      bülent arınç isvec ve köln temaslarıyla sizide avlamak üzereydi. kürt halkının tepkisine duacı olun, bu tepki olmasaydı harcanmıştınız, örneğe gerek yok. bugün trt de bir program sunucusu olabilirdiniz ama kürdler nezlinde bir değeriniz kalmazdı.

      Yanıtla (1) (1)
    • farqini30 Aralık 2012 Pazar 17:10ne olmuş

      Bir insan taşıdığın kalıbın hakını vermeli.

      Yanıtla (0) (0)
    • idris30 Aralık 2012 Pazar 17:25editörün dikkatine...

      haberin başlığındaki "Arınç'ta" ifadesi yanlış yazılmıştır, doğrusu "Arınç da" olacaktır.

      Editörün Notu: Yanlışlık düzeltildi. Uyarınız için Teşekkürler...

      Yanıtla (0) (0)
    • Ethem30 Aralık 2012 Pazar 20:41Güner

      ya şivan yapma bunu, yeni albüm promosyonuna kürd halkı'nın acılarını,onurlu direnişini alet etme! seni çok iyi tanıyorum. sus ve öyle kal,buna razıyız...

      Yanıtla (1) (0)
    • Diyad30 Aralık 2012 Pazar 23:45Haksever

      Şivan Kürt milletinin hafızasıdır, dünyaya ilanıdır, onurudur, gururudur. Şivan'a staşanlar bu millete Şivan'ın hizmetininin yüzde birini bile verememiştir, veremezler. Biraz insaflı, biraz da akıllı olun. Şivan başka bir ülkein sanatçısı olsaydı el üstünde tutulurdu. Kürtlere, böyle değerlere saldırmakla hizmt edilmez.

      Yanıtla (1) (0)
    • alan KIKAN31 Aralık 2012 Pazartesi 04:09guner

      sayin guner bence sen sus daha iyi olur, senin gibi tipler neden ve niye konusur zaten anlamam otur oturdugun yerde, birak tarihçiler, sosyologlar, siyasetçiler, sanatçilar bir sanatçinin hakkinda konussun ama sen sus lutfen tammi guzel kardesim, bide seni taniyorum diye yazmis.

      Yanıtla (0) (0)
    • kamer31 Aralık 2012 Pazartesi 12:26Diyad"a

      Şivana en büyük kötülüğü sen yapıyorsun galiba, çünkü kimse Şivanın sanatını tartışmıyor, onun siyasi görüşünü eleştiriyor. Arınç 1995 deen beri meclisde. Uğur Kaymaz, Ceylan Onkol onun hükümetinin döneminde katledildi, Roboski Katliamı onun hükümetinin döneminde oldu. Dilimiz medeniyet dili diyendir de Arınç dır.

      Yanıtla (0) (0)
    • Memet Karakocan31 Aralık 2012 Pazartesi 12:37AKP'yi Övmek PKK parmak Sallamak

      Sivanin büyük bir sanatci oldugunu bence her kes Kabul Ediyor, sorun Sivanin Siyasetci gibi ve bir tarfmis gibi hareket etmesidir, Eger
      AKP samimise baris yapmak istiyorsa Sivanla degil Kürt siyasetcilerle yapacak en dogrusuda budur,
      Sanatci sanatini, siyasetci siyasetini yapar, Sivan diyar hem AKPyi övecem sarmas dolas pozlarda verecem ve PKKye parmak saliyacam Hemde milyonlar beni Diyarbakirda karsilassin,
      Kusura bakmasin halk böyle Sanatciyi bagrina basmaz.

      Yanıtla (0) (0)
    • azad amed31 Aralık 2012 Pazartesi 16:48degisim

      degismeyen tek sey degisimdir. hersey degisir. degisim olmasa yasamin bir anlamida kalmaz. degisim insan yasamini degistirir. Sivan'da ise degisim cok hizli ve ileri, geri ikide bir degisen bir sekilde oluyor. herkes bunu basaramaz. ayri bir yetenek ister. Sivan'dan tek birsey beklerim. durustluk ve halka karsi saygili olan aciklik ilkesi, selam

      Yanıtla (0) (0)
    • OliDaro01 Ocak 2013 Salı 03:15Sivani tanimiyorsunuz..

      Kürtlerin bir cogu Sivani seviyor,bazilari nefret ediyor ama tanimiyorlar..cünkü ic ice yasamadiniz,görüsmediniz,diyalog kurmadiniz..onun icinde tanimiyorsunuz,iddia ediyorum..Dogru, hemsehrim Etem Sivani iyi tanir ama bir yil önce bu yazdiklarini yazamazdi,onunda bir sebebi var.yani kusura bakmasin Güner Etem ama onunda biraz kuyruk acisi var.bagislasin beni.Sivan Kürdlerin acisiyla büyüdü ve sanat yapti Sivan bana göre Arinca Kürdistan dersi verdi.bunu bazilari anlamak istemez ama

      Yanıtla (1) (0)
    • OliDaro01 Ocak 2013 Salı 03:24Sivani tanimiyorsunuz..

      Sevgili memleketlim Kek Etem,yahu insaf sen deme bari,Kürtlerle ilgili Sivan konusmayacakta ben, sen'mi konusacagiz..cok ayip ediyorsun..!!!

      Yanıtla (0) (0)
    • Talçın Tan18 Haziran 2013 Salı 09:42Kürtler

      Kürtler Selçuklu ve Osmanlı egemenliğinde bin yıl derebeylerinin yönetiminde tutsak-köle-ırgat olarak yaşadılar. Hiçbir Kürt isyanı Kürtlere bireysel hak ve özgürlükler verilsin diye yapılmamıştır. Hiçbir Kürt vatandaşı ağa-beu-şeyh denilen despot ve zorbalara karşı baş kaldırmamaıştur. Derebeyler üzerlerinde bir devlet varlığı istemediklerinden dolayı devlete karşı isyan etmişlerdir. Barılı Haçlılar Anadolu'yu Hıristiyanlaştırmak için önce Ermenileri kullandılar. Sonuç alamayınca kullanma sırası Kürt kökenlilere geldii İşte tüm mesele bu.

      Yanıtla (2) (1)
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89