SGK Başkanı Fatih Acar, Sosyal Güvenlik Reformu öncesinde yapılan yanlışlar olduğunu ve bunların düzeltilmesine çalıştıklarını belirterek, ''İşte Sosyal Güvenlik Reformu bir taraftan, bir taraftan İntibak Yasası... Yapabildiğimiz ölçüde bu haksızlıkları, bu adaletsizlikleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz'' dedi.
Acar, İnsani Değerler Derneği ve Demokraside Birlik Vakfı'nın ortaklaşa düzenlediği konferansa konuşmacı olarak katıldı.
Sosyal Güvenlik Reformuyla ilgili bilgi veren Acar, 2008'de Türkiye tarihinin belki de en önemli reformlarından birinin gerçekleştiğini söyledi.
Eğer bu reform gerçekleşmeseydi Türkiye'nin kısa ya da orta vadede sıkıntılarla karşı karşıya kalabileceğini vurgulayan Acar, ''Bu reformu Türkiye'nin mutlaka gerçekleştirmesi gerekiyordu'' dedi.
Acar, istatistiki bilgilere de yer verdiği sunumunda, Türkiye'de 17.4 milyon kişinin sigortalı, 9 milyon 923 bin kişinin emekli olduğunu, bunların bakmakla yükümlü oldukları 35 milyon kişi bulunduğunu dile getirdi.
Sosyal güvenlik kapsamında ise toplam 63 milyon kişi olduğunu dile getiren Acar, 1 Ocak 2012'den itibaren 9 milyon 41 bin yeşil kartlının da sosyal güvenlik kapsamında olduğunu vurguladı.
Bunun yanı sıra 1 milyon 700 bin kişinin, herhangi bir şekilde kaydı bulunmadığını ifade eden Acar, bunların da 1 Ocak 2012'den itibaren mutlaka sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına giderek gelir testi yaptırmak zorunda olduklarını dile getirdi. Acar, bunların gelir düzeylerinin yüksek ya da düşük olabileceğini ifade etti.
ORTALAMA HAYAT 83 OLACAK
Türkiye'nin Sosyal Güvenlik Reformu'na zorunlu olduğunu belirten Acar, batılı ülkelerle karşılaştırıldığında genç bir nüfusun bulunduğunu ve ortalama hayatın 71-76 olduğunu söyledi.
Acar, 40-50 yıl sonra ortalama yaşamın 83-84 yıl olacağının ifade edildiğine değinerek, daha yaşlı bir nüfusa sahip olunacağını bildirdi.
''Daha yaşlı bir nüfusun getireceği sağlık harcamalarıdır, başka birtakım finansal yüklerdir, bunları Türkiye'nin bugünden düşünmesi gerekiyor. 30 yıl 40 yıl sonrasında daha yaşlı bir nüfus, bu nüfusun getireceği finansal yükün şimdiden düşünülmesi gerekiyor'' diyen Acar, reformla ayrıca, sosyal güvenlik hak ve yükümlülükleri arasında norm ve standart birliği oluştuğunu vurguladı.
Acar, reformla nüfusun tamamının koruma kapsamına alındığını, dünyanın gelişmiş ülkelerinde dahi hayata geçmeyen bir sistemin 2008'de uygulamaya koyulduğunu belirtti.
Türkiye'nin temel sorunlarından birinin, pirime esas kazançların düşük gösterilmesi olduğunu dile getiren Acar, ücretlerin yüzde 43'ünün asgari ücret üzerinden beyan edildiğini söyledi.
Türkiye'nin GSMH'nin 2007'de 646 milyar, 13 yıldaki sosyal güvenlik açıklarının ise 853 milyar lira olduğuna işaret eden Acar, ''Türkiye'yi iki Türkiye yapacak bir açık olduğunu'' bildirdi.
Acar, reform yapılmamış olsaydı bu açığın artan bir seyir izleyeceğini ifade ederek, bunun ekonomideki temel parametlerin uzun vadede tamamen bozulacağı anlamını taşıdığını söyledi. Acar, ''Bu reform sayesinde inşallah ümit ediyoruz 2050'li yıllarda sosyal güvenlik açıklarının GSMH'ye oranının daha da azaldığını görmüş olacağız'' diye konuştu.
Sosyal Güvenlik Reformu'nun tek bir emeklilik sigorta sisteminin kurulması anlamına geldiğini, artık SGK'nın bulunduğunu anlatan Acar, genel sağlık sisteminin de oluşturulduğunu belirtti. Acar, banka sandıklarının da 2013 Mayıs ayında SGK'ye devredileceğini aktardı.
2046'da 65 yaşında emekli olma dönemi başlıyor
Acar, 2046'ya gelindiğinde 65 yaşında emekli olma döneminin başlayacağını anımsatarak, ''Bizim ortalama yaşam ömrümüz 40 yıl sonra 83'ler düzeyine geleceği için mutlaka bizim de 30-40 yıl sonra 65 yaş yaşındaki emeklilik sistemini devreye koymamız gerekiyordu. Dolayısıyla yaş konusunda yaptığımız düzenleme 2046 yılından itibaren artık 65 yaşında emekli olabileceğimiz bir sisteme giriyoruz'' dedi.
Acar, aylık bağlama sistemi oranının 2.6 olduğunu ve çok yüksek bulunduğunu dile getirerek, bunun uzun vadade sürdürülmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Acar, bu oranı 2.0'ye düşürdüklerini belirtti.
''Ne kadar prim ödüyorsa insanlar o kadar emekli aylığı alabilecekleri sistemin altyapısı kurulmuş oldu'' diyen Acar, önceden, ödediği primin çok üstünde emekli aylığı alınmasına neden olan bir sistem bulunduğunu vurguladı.
Bu yanlış uygulama nedeniyle İntibak Yasası'nın yapıldığını ifade eden Acar, ''3 bin 600 gün prim ödeyen bir kişi ile 9 bin gün prim ödeyen kişi aynı emekli aylığını alıyor'' dedi.
Acar, bunun doğru olmadığına dikkat içekerek, 9 bin gün prim ödeyenin daha fazla alması gerektiğini söyledi.
Fatih Acar, şöyle konuştu:
''O dönemlerde yapılan yanlışların maalesef düzeltilmesini biz gerçekleştirmeye çalışıyoruz. İşte Sosyal Güvenlik Reformu bir taraftan, bir taraftan İntibak Yasası... Yapabildiğimiz ölçüde bu haksızlıkları, bu adaletsizlikleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla özet olarak, bu oranlar Türkiye'nin uzun vadede Sosyal Güvenlik Reformu'nun ayakları yere basan bir şekilde işlemesini sağlayacak.''
YABANCILAR DA SOSYAL GÜVENLİK KAPSAMINDA
Genel sağlık sigortasıyla da tüm vatandaşların sağlık güvencesine kavuşturulduğunu anımsatan Acar, Türkiye'de ikamet eden ve kendi sağlık sigortası olmayan yabancı ülke vatandaşlarının dahi sosyal güvenlik kapsamında olduğunu belirtti.
Acar, aile içinde kişi başı geliri asgari ücretin üçte birinden az olması nedeniyle, genel sağlık sigortası primini ödeme gücü bulunmayan vatandaşların primlerinin devlet tarafından ödendiğini vurguladı.
SGK'nın hizmetleri hakkında da bilgiler veren Acar, 2012'de kayıt dışı ile daha sistemli mücadele edileceğini, iş ve işlemleri basitleştireceklerini, tenkik altyapının güçlendirileceğini söyledi.
Acar, bu yıl e-reçete uygulamasına da belirlene yerlerde başlanacağını kaydetti.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.