Bir süredir yavaşladığı düşünülen 'demokratik açılım' çalışmaları, önümüzdeki süreçte sanatçı ve yazarlarla devam edecek. Bazıları Kürt kökenli olmak üzere halk tarafından sevilen çok sayıda ünlü ismin, sürece katkısı aranacak. 20 Şubat'ta Başbakan'la görüşecek olan Yılmaz Erdoğan, Ayşe Kulin, Haldun Dormen gibi isimler, sürece dahil edilmelerinden oldukça memnun.
Hükümet, önümüzdeki süreçte 'demokratik açılım'ı sanatçılar ve yazarlarla birlikte götürmeyi planlıyor. Bu çerçevede Başbakan Tayyip Erdoğan, 20 Şubat'ta Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde bazı sanatçılarla görüş alışverişinde bulunacak. Toplantıya 50 civarında bestekar ve ses sanatçısı davet edilecek. Yemekli buluşmaya davet edilen isimler arasında Sezen Aksu, Ajda Pekkan, İbrahim Tatlıses, Emel Sayın, Mahsun Kırmızıgül ve Ferhat Göçer gibi isimler var. Bir sonraki toplantı, sinema yapımcıları ve sahne sanatçıları ile olacak.
Başbakan, üçüncü bölümde de yazarlarla bir araya gelecek. Dolmabahçe'ye davet edilen isimlerden yazar Ayşe Kulin, "Toplantıya elbette katılacağım. Demokratik açılım projesini sonuna kadar destekliyorum." dedi. Projenin çok iyi niyetlerle başlatıldığını ifade eden Kulin, sekteye uğramadan devam etmesini diledi.
Ünlü romancı, sanatçıların ve bütün Türk halkının sürece destek vermesi gerektiğini vurguladı. "Bu sorunu çözmek kesinlikle şart." diyen Kulin, şöyle devam etti: Başbakan'ımız da öncü oluyor bu sürece. Bu, cesaret isteyen bir durum ve kendisini cesaretinden dolayı kutluyorum. Herkesin elinden geleni de yapacağını tahmin ediyorum. Sanatçıların bu sürece dâhil edilmesi de gayet isabetli bir karar. İç barış yaşanıp anlaşmazlıklar sona erdirilmeli. İki tarafın da iyi niyet ve çaba göstermesi gerekiyor."
İclal Aydın: Ben anneyim ve bu çatışmanın hesabını sorarım
Vatan Gazetesi yazarı İclal Aydın da sürece güçlü destek verenlerden. Annesi Çerkes, babası Kürt olan sanatçı, açılıma desteğini annelik duygusu üzerinden veriyor: "Bir anneyim ve yıllar süren bu çatışmanın hesabını sorarım. Babamın bütün yaşamı böyle geçmiş. Benim çocukluğum böyle geçmiş. Kızım 8 yaşına geldi, aynı savaş devam ediyor. Bu süreci yokuşa süren herkese aynı öfkeyi besliyorum." Açılım sürecinde tüm partilerin inisiyatif alması gerektiğini savunan sanatçıya göre, artık daha çok konuşulması gereken bir zamanın içindeyiz. İclal Aydın, "Eskiden 'Kürt kökenliyim' demekten bile kaçınırdık." diyerek gelinen noktadan duyduğu memnuniyeti ifade ediyor.
Yılmaz Erdoğan: 'Yandaş sanatçı' damgası yemeyi önemsemiyorum
20 Şubat'ta Başbakan'la görüşecek sanatçılardan biri olan Yılmaz Erdoğan, sürecin en büyük destekçilerinden. Bu konuda kendisine vurulabilecek "yandaş sanatçı" damgasını yemeyi bile göze almış. Önceki akşam NTV'de Can Dündar'ın sunduğu 'Canlı Gaste' programına katılan Erdoğan, "Ben ilk defa Ankara'dan, merkezî idareden önemli ciddi, ısrarlı bir çaba olduğunu görüyor ve bunu önemsiyorum. Herkes bilir ki bizim nesil böyle şeyler görmedi. Kimse bizim fikrimizi sormadı. Biz işi çözecek değiliz ama öfkesinin tutsağı olmayan büyük kalabalığa meseleyi anlatmak için sanatçıların etkili olabileceğini düşünüyorum. Üzerime düşeni de yaparım." dedi. Yılmaz Erdoğan, 25 sene süren bir sorunun pürüzsüz çözümünü beklememek gerektiğine dikkat çekerken, "Tüm hücrelere yayılan kanserojen etkisi olan bir konuda yalpalamalar olur. Aslında, 'bu niye oluyor?' düşüncesi olaya zarar verebilir. İşi zora sokar. Daha sabırlı olmalıyız" vurgusunu yaptı. Toplantıya katılacağını ve görüşlerini paylaşacağını söyleyen ünlü tiyatrocu, "Benim konuyla ilgili bir reçetem yok. Fakat niyet önemli, üzerimize düşeni yapma iradesi önemli." şeklinde konuştu.
Haldun Dormen (Tiyatro sanatçısı): Bu girişim, sorunun çözümü konusundaki samimiyeti gösteriyor
Böyle bir sürece sanatçıların da dâhil edilmesini çok iyi buluyorum. Bu girişim, sorunun çözümü noktasında ne kadar samimi olduklarını gösteriyor. Barışı ve dostluğu yarınlara taşıma noktasında kilit rol oynayacak sanatçılardır. Toplumsal sorunların çözümü konusunda elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Diyarbakır'da Kürtçe oyun sergileyeceğiz. Umarım bu işin başında bulunanlar da sanatçıların söylediklerini değerlendirir, bu doğrultuda çözüm geliştirir.
Seher Dilovan (Şarkıcı): Demokratikleşme, sanatçılarla birlikte hız kazanır
Toplumda sanatçıların siyasetçilerden daha çok dikkat çektiği bir gerçek. Gerek yaşam tarzı gerekse de söylemleriyle çok çabuk benimseniyorlar. Demokratik açılım sürecinde sanatçıların davet edilip görüşlerine başvurulması, süreci taçlandıracaktır. Hükümetin de bu konuda eli güçlenmiş olacak. Bu ülkede yaşanacak bir sıkıntı, toplumu ilgilendirdiği gibi sanatçıyı da ilgilendiriyor. Demokratikleşme sürecinde bizler daha duyarlı olmak zorundayız, çünkü sözüne değer verilen bir konumdayız.
Vedat Yıldırım (Kardeş Türküler grubunun solisti): Bu sürece muhalefet de müdahil olmalı
Bu tarz toplantıların yapılması gayet olumlu ancak süreç biraz yavaş ilerliyor. Beklentiler ve talepler de artıyor bununla beraber. Ortaya daha somut verilerin konulması gerekiyor. Demokratik açılım ve kardeşlik projesini, Türkiye adına gerekli ancak geç kalınmış bir adım olarak görüyorum. Türkiye'nin bazı kanayan yaraları var ve bunlara bir an önce çözüm bulunmalı. Demokratik açılım projesi de bu kanayan yaralardan biri. Ayrıca bu, sadece hükümetin çözmesi gereken bir sorun değil. Muhalefet de, sanatçılar da, yani herkes bir şekilde müdahil olmalı bu sürece.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.