Roboski'de savaş uçaklarının bombardımanında 34 köylü yaşamını yitirmişti.
"Adaletten hiçbir beklentimiz kalmadı. 10 yıl geçti, katiller hala elini kolunu sallayarak dolaşıyor.”
Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu ve Gülyazı köylerinin savaş uçaklarıyla bombalanmasının üzerinden on yıl geçti. Bombardımanda yaşamını yitiren 34 kişiden biri olan 13 yaşındaki Erkan Encü’nün annesi Felek Encü yaşadığı çaresizliği bu sözlerle anlatıyor. Çünkü olayın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen failler ortaya çıkarılmadı ve yargılanan tek bir kişi bile olmadı. Aslında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendilerine verdiği, "Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmayacak” sözünden umutluydular. Ancak aradan geçen sürede hukuki olarak herhangi bir ilerleme olmaması umutlarını söndürdü.
“Hiçbir umudumuz kalmadı”
Kürtçe adı Robozik olan ancak kamuoyunda Roboski olarak bilinen Ortasu ve Gülyazı’da yakınlarını kaybeden neredeyse herkes Felek Encü gibi düşünüyor. Çünkü 10 yıldır yaşananlar, adalete inançlarını yok etmiş. Felek Encü, bunun sebebinin katillerin yargı önüne çıkarılmaması olduğunu söylüyor. Adaletten bir beklentisi kalmadığını ve artık bundan sonra da adalet geleceğini zannetmediğini söyleyen Encü’nün acısı hala ilk günkü gibi taze. En çok da çocuklarını öldürenlerin serbestçe dışarıda dolaşmasına isyan ediyor.
"Yılımızın nasıl geçtiğini biz bile bilmiyoruz. Çocuklarımız, hayalimiz, geleceğimiz, hiçbir umudumuz kalmadı. Katillerin yargılanmasını elbet isterdik. Ama maaelesef bu süre içerisinde hiçbir şey elde edemedik. Katiller hala elini, kolunu sallayarak dolaşıyorlar. Hiçbir şey olmamış gibi, 34 can yitilmemiş gibi, sanki katil değil de bir serbest insan gibi dolaşıyorlar”
10 yıldır yas devam ediyor
Umutlarını yitirmiş olsalar da halen adalet bekleyen Roboskili ailelerin acısı ilk günkü gibi taze. 10 yıldır ölüm sessizliğinin hüküm sürdüğü Roboski’nin sokakları terk edilmiş bir kasaba gibi sessiz. Köyde matem halen devam ediyor. Ne acıları dinmiş, ne yaraları kabuk bağlamış. Köyde o günden beri hiç düğün yapılmamış. Rengârenk yöresel kıyafetler giyen kadınlar siyah giysilerini hiç çıkarmamışlar. Irak sınırında alınan güvenlik önlemleri nedeniyle artık kaçağa gidilemiyor. Tarım ve hayvancılığın olmadığı bölgede, köylüler kaderleriyle baş başa kalmış. İşsiz gençlerin bir kısmı korucu olmayı kabul etmiş, kalanı da batıya göçmüş.
Sağ kurtulan Encü o anları anlattı
Servet Encü, Roboski'den sağ kurtulan üç kişiden biri. Katırına bakmak için ayrıldığı gruptan 15 metre uzakta olduğu için şu an yaşıyor. Encü, bölgedeki resmi görevlilerin, köylülerin kaçağa gittiklerini bildikleri iddiasında. DW Türkçe'ye konuşan Encü, olay anını "Cehennem gibiydi" sözleriyle anlatıyor. O anları her gün yaşadğını belirten Encü, halen uykusundan bağırarak uyandığını söylüyor.
Bombardımanda hayatta kalan Servet Encü
"Uçak bombaları bıraktığı zaman arkadaşların üstüne düştü. Basınç beni 20 metre fırlattı. Üstüm hep yanmıştı. Bombaların, insanların, hayvanların parçaları gökten yağıyordu. Gözümü açtığımda karın içine düştüm. Heron keşif yapıyordu. Nerede sağ insan varsa öldürüyordu. Ben ölü numarası yaptım. Karın içinde 2 saat kaldım. Sürünüp, bir kayalık ararken çukura düştüm. Ailemi arayıp yardım istedim. Köylüler gelince beni çıkardılar. Ambulansı, askeriyeyi, korucubaşını, aradık. Kimse yardıma gelmedi. Beş yaralı vardı. Hepsi yolda öldü. Ambulans gelse ölmezlerdi."
"Ölene kadar bu yası tutacağız"
Soyadları farklı olsa da Ortasu ve Gülyazı sakinlerinin tamamı akraba. Dolayısıyla yaşananlar her haneyi etkiledi. Sağ kurtulan Servet Encü’nün eşi Fatma Encü de iki kardeşini kaybetti. 12 yaşındaki Orhan ve 23 yaşındaki Zeydan’dan sonra babaları da kanser olup öldü. Her an katliamı yaşadıklarını söyleyen Fatma Encü’nün tek isteği faillerin bulunması. Encü, "Kimin parmağı varsa onların da ciğeri yansın. Büyük acı çekiyoruz. 9 yıldır yaşamıyor gibiyiz. Ölene kadar bu yası tutacağız. Giysilerimiz hep siyah" diye konuşuyor.
Ailelere soruşturma, yargılama, ceza
Sınır ticareti yapan çocuklarının öldürülmesinden sonra adalet arayışına giren aileler soruşturma, ceza ve yargılamalarla bezdirilmek istenmiş. Bombardımanda yaşamını yitiren Serhat Encü’nün kardeşi Veli Encü ve Nevzat Encü’nün kardeşi Barış Encü, katıldıkları etkinlik, açıklama ve paylaşımlardan dolayı tutuklandı. Birçok aile hakkında da davalar açıldı. 16 aile Roboski anmasına katıldıkları gerekçesiyle yargılanırken, bazı ailelere para cezaları kesildi. Abdülvahit Encü de onlardan biri. 17 yaşındaki kardeşi Cemal, YGS sınavına başvuru ücreti ve okul kantinine olan 20 liralık borcunu ödemek için sınıra gitmiş. Şimdi kardeşi için adalet aradığını söyleyen Abdülvahit Encü, katilleri yargılaması gerekenlerin kendilerini yargıladığını düşünüyor.
“10 yıl süre içerisinde maalesef katiller yargılanmadı. Bilakis biz Roboski aileleri yargılandık. Roboski aileleri gözaltına alındı, yargılandı, tutuklandılar. Bu 10 yıl içerisinde nereye başvurmuşsak herhangi bir sonuç elde edemedik. Biz, on yıl değil 100 yıl geçse bile adalet mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Her kulvarda adalet mücadelemizi dile getireceğiz. Katillerden hesap sorulmadığı müddetçe de bunu bütün mercilerde dile getireceğiz. “
Dosya Anayasa Mahkemesi'nde
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Ankara’nın dehlizlerinde kaybolmayacak" dediği Roboski dosyası Ankara’ya ulaşmadan tozlu raflara kaldırıldı. Yıllar süren soruşturma takipsizlikle sonuçlandı. Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuru avukatların bazı belgeleri iki gün geç teslim etmesi nedeniyle usulden, AİHM başvurusu da iç hukuk yolları tükenmediği gerekçesiyle reddedildi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın, olayla ilgili Fethullah Gülen cemaatini işaret etmesi ve takipsizlik kararı veren yargı mensuplarının ihraç edilmesi aileleri yeniden harekete geçirdi. Ancak, 17 ailenin yaptığı suç duyurusu takipsizlikle sonuçlandı, takipsizlik kararına yapılan itiraz da reddedildi. Aileler bunun üzerine yeniden Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi’nde bulunan dosya ile ilgili ayrıca Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'na da başvuru yapıldı.
Kılıçdaroğlu ailelerle görüştü
Adalete olan inançlarını yitirseler de Roboskili aileler her yılın 28 Aralık günü çocuklarının defnedildiği mezarlıkta toplanıp adalet çağrısı yapıyor. Bugün düzenlenen anma törenine CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Levent Gök ile Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan da katıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da ailelerle telefonda görüştü. Kılıçdaroğlu görüştüğü ailelere, “Evlat acısını biliyorum, evlatların geri gelmesi de mümkün değil ama onlarla helalleşmemiz lazım" dedi. (DW Türkçe)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.