Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü İnanç, başörtülü okuyabilmek için Muş’u tercih eden Rukiye Işık’ın bütün inanç sürgünlerinin sesi olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Nihat İnanç, yasaklar nedeniyle binlerce gencin yurtdışına bir anlamda sürgüne gönderildiğini belirterek, 'Şimdi bu gençlerimizden, çocuklarımızdan bir özür dilememiz gerektiğine inanıyorum' dedi.
Başörtülü okuyabilmek için Muş Alparslan Üniversitesi'ni tercih eden Rukiye Işık'ı açılış töreninde konuşması için cesaretlendiren üniversitenin rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, yasaklar nedeniyle binlerce gencin yurtdışına bir anlamda sürgüne gönderildiğini belirterek, "Şimdi bu gençlerimizden, çocuklarımızdan bir özür dilememiz gerektiğine inanıyorum" dedi.
Liseyi dışarıdan bitiren Rukiye Işık, sınavda aldığı puanla Türkiye'nin en ünlü üniversitelerine dahi girebilecekken, 'Daha özgür olurum' düşüncesiyle henüz 2008'de kurulan Muş Alparslan Üniversitesi Eğitim Fakültesi'ni tercih etti.
Hikayesini öğrenen rektör Prof. Dr. Nihat İnanç, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın da katıldığı akademik açılış töreninde Işık'tan öğrenciler adına konuşmasını istedi. İnanç, Işık'ı 'Kürsüye çık, özgürlüğün için istediğin gibi konuş' sözleriyle de cesaretlendirdi. Işık'ın etkileyici konuşması dün Yeni Şafak'ın manşetindeydi.
BAM TELİMİZE DOKUNDU
Rukiye'nin karşılaştığı zorlukları anlattığı konuşmasının kendisi için de sürpriz olduğunu ifade eden İnanç, Yeni Şafak'a yaptığı açıklamada, "Ona istediği gibi konuşmasını söyledim ve güvendim. O da özgürce konuştu ve tam bam telimize dokundu. Bir dönem çeşitli sıkıntılar içinde eğitiminden mahrum kalan Rukiye gibi öğrenciler artık özgürce eğitim alabiliyor. Bu nedenle geldiğimiz süreç geleceğimiz için de umut verici" diye konuştu.
İnanç sözlerini şöyle sürdürdü: "İlk defa 28 Şubat etkisinin kırıldığını görüyorum. Kültürel yapısı, dini inancı, etnik yapısı ve sosyal duruşuyla devlet insanını keşfetmeye başladı. Ayrım yapmadan her bireyin toplumun vazgeçilmez parçası olduğu gerçeğini anlıyor. Bu anlayış sürerse, Türkiye'yi hiçbir güç engelleyemez."
GENÇLER BİR NEVİ SÜRGÜN
"Giyim kuşamdan tutun, siyasal, etnik, kültürel yapıya kadar, haksız biçimde eğitim ve öğretim hakkı elinden alınan binlerce genç bir nevi sürgüne gönderildi. Türkiye'de yasakçı zihniyet nedeniyle eğitim alamadığı için binlerce gencimiz yurt dışına gitmek zorunda kaldı. Şimdi durup gençlerimizden, çocuklarımızdan bir özür dilememiz gerektiğine inanıyorum. Bizim çocuklarımız Avrupa'da gurbet türküleri dinleyerek eğitim almaya çalışıyor. Bir Başbakan'ın çocuğunun bile yurtdışında okumak zorunda kaldığı bir ülke daha fazla neyi tartışabilir ki."
GENELGEYE LÜZUM YOK
YÖK'ün 'başörtülü öğrenci dersten atılmayacak' diye bir yazı yazmak zorunda kalmasını eleştiren "Bazı rektörlerin yasaktan yana tavır almasını anlayamıyorum. Biz böyle bir yazıya, genelgeye ihtiyaç duymuyoruz. Kanun gayet net ve açık... Bugüne kadar uygulanan yasak keyfi, kanunsuz ve ideolojiktir. Başörtüsü yasağını gerektirecek hukuki bir düzenleme yok. Yasağı sürdüren rektörlere sormak hazım hangi kanunda bunu gerektirecek bir madde var" diye konuştu.
Duygu dünyam allak bullak oldu
İnanç, üniversite sınavında Türkiye 497. olmasına rağmen daha özgür olacağına inandığı için Muş Üniversitesi'ni seçen Rukiye Işık'ın akademik açılış töreninde yaptığı konuşmayla herkese, "Yasaklara karşı vicdanınızda muhasebenizi yapın" diye seslendiğini söyledi. Konuşmanın kendisini çok duygulandırdığını anlatan İnanç, "Boğazım düğümlendi yutkundum. Duygu dünyam allak bullak oldu. İki nedenden dolayı Rukiye'nin seslenişi beni etkiledi. Birincisi, öğrencilerin umutlarını bizlere bağlaması hakikaten onur verici. İkincisi misyonumuz ve görevimizin ağırlığı noktasında kendimizi ciddi biçimde gözden geçirmemiz gerektiğini hatırlattı. Mazlumların, mağdurların haklarını tüketme şansımızın, lüksümüzün olmadığını bir kez daha tartışmak durumunda kaldık. Sorumlulukları noktasında, özellikle kendimizi yeniden gözden geçirmemizi gerektirecek bir tablo oluştu" diye konuştu.
Rektörün açıklaması bir itiraf
İnanç, eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz'ün 'başörtülüleri almayın' talimatını uygulayan bazı rektörlerin bugün özgürlükçü tavır takınmasını da eleştirdi. İnanç şöyle konuştu:
"'Bunun bir anlamı yok. Üniversitelerarası Kurul'un 28 Şubat dönemindeki başkanı Uludağ Üniversitesi Rektörü diyor ki, 'Biz bu öğrenciler hakkında soruşturma açmasaydık, bizimle ilgili soruşturma açılacaktı'. Ben, bırakın rektör olarak bir akademisyen olarak çok çirkin buluyorum bu değerlendirmeyi. Biz güya toplumu aydınlatan, onların ümidi olan insanlarız. Çünkü biz akademisyeniz. Ama bugün kalkmışsınız diyorsunuz ki, 'geçmişte bunu yapmasaydık, başımıza şunlar gelirdi.' Bu şunun itirafıdır: Biz binlerce öğrencimizi, eğitim haklarını, kanunsuz, hukuksuz, keyfi, ideolojik bir şekilde ellerinden aldık. En azından bu alanda kullanıldık."
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.