Fransa’dan iadesi istenen Pınar Selek, “Ülkeme dönmek istiyorum ama bu şekilde değil. Dönmem için hukuksal güvence gerekiyor. Yaşadıklarım Çin işkencesi gibi” dedi.
1998’ten beri 15 yıldır süren Mısır Çarşısı davasında 3 kez beraat etmesine rağmen karar bozularak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sosyolog Pınar Selek’in iadesi için kırmızı bülten çıkartılarak Fransa’ya başvuruldu.
Vatan gazetesinden İlker Akgüngör’ün haberine göre Fransa’da yaşayan Pınar Selek, iadesinin yaklaşık bir yıl önce talep edildiğini belirterek “Dava sonuçlandığında, karardan hemen sonra geçtiğimiz Şubat’ta yaklaşık 1 yıl önce Adalet Bakanlığı hem İnterpol’e hem de iade için Fransa’ya başvurdu. Bu yeni bir durum değil. Neden şimdi çıktı merak ediyorum” dedi.
‘Çin işkencesi’
Türkiye’ye dönmek istediğini söyleyen Pınar Selek hukuksal güvence gerektiğini ifade ediyor: “Ülkeme dönmek istiyorum. Fakat bu şekilde değil. Bunu bir Çin işkencesi gibi görüyorum. Dava Yargıtay aşamasındayken tekrar gündeme getirilmesini gerçekten anlamış değilim. Şimdiye kadar savcılar Yargıtay’a başvuruyordu. İlk defa biz yasadışı olduğunu düşündüğümüz için Yargıtay’a gittik. Bu davanın dışında kendim olarak hareket ediyorum. Burada gerçekleştirdiklerimi Türkiye’de yapmak istiyordum. En büyük isteğim Türkiye’ye, ülkeme dönmek. Ama bunun için hukuksal bir güvencenin olması gerekiyor.”
Doktora verildi
Selek, Fransa tarafından iade edilmeyeceğini düşündüğünü söylüyor: “Fransa’nın beni geri göndereceğini sanmıyorum. Böyle bir imkan olduğunu düşünmüyorum. Burada Ecole Normale Superieure (Paris’te bulunan Fransa’nın en prestijli yüksek öğrenim kurumu) hayatım ve çalışmalarımdan dolayı doktora verdi. Çok aktifim, her an bir etkinliğe katılıyorum. Strasbourg’ta başka bir tez hazırlıyorum. Kitaplarım Fransızca yayınladı ve çok ses getirdi. Beni kriminalize etmek istiyorlar. Bunun için arada bir bu oluyor. Başıma yıllardır gelen şeyler bunlar.”
‘Tek bir ifade var başka bir kanıt yok’
Davanın sona ermediğini belirten Pınar Selek, tek bir ifadeyle mahkum edildiğini söylüyor: “Bu dava daha bitmedi. 3 kez beraat ettim, ardından yargıç değişti. Bütün yargıçların oyuna karşılık son anda iki tane yargıcın oyuyla karar değişti. Tek bir kişinin ifadesi var (Suçu birlikte işlediği iddia edilen Abdülmecit Öztürk). Başka hiç bir kanıt yok. Birlikte yaptık diyen bu kişinin ifadesi de polis zoruyla alındı. Mahkemede ifadesini reddetti. İkimizde beraat ettik. Savcı sadece benimle ilgili karara itiraz etti. Ben bu ifade üzerinden yargılanıyorum. Ortada suçsuz olduğuma dair bir sürü rapor varken son dakikada usulsüz bir biçimde beraat geri alındı.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.