Azadî İnisiyatifi İstanbul Temsilciliği, İran'da idam edilecek olan iki Kürt'ün idamının durdurulması için basın açıklaması yaptı…
Paris'te Kürt siyasetçilerinin uğradığı suikastin de kınandığı basın açıklamasının ardından, kitle ellerindeki dövizleri konsolosluğun kapısına bırakarak sessizce dağıldı.
İran İslam Cumhuriyeti İstanbul Konsolosluğu önünde yapılan basın açıklaması şöyle:
Saygıdeğer arkadaşlar, değerli basın mensupları;
Bugün burada İran rejiminin yakında idam edeceğini açıkladığı, devletlerarası sömürge olan Kürdistan'ın iki aziz evladı Loqman ve Zanyar Muradî kardeşler için toplandık. İran'ın Kerec kentindeki Gevher Deşt Cezaevinde tutulan Muradî kardeşlerin birkaç gün içerisinde idam edileceği belirtildi. İran üst mahkemesi geçtiğimiz ay Muradî kardeşlerin idam cezasını onayladı. Mahkeme idam kararını Doğu Kürdistan'ın Merîwan şehrinde yaşayan mahkumların ailesine bildirmişti. Bilgiyi doğrulayan kardeşlerin ailesi Kürdistan ve dünya kamuoyuna idamları durdurma çağrısı yaptı.
Ortadoğu'nun iki büyük devleti Türkiye ve İran'da cezaevleri Kürt mahkûmlarla dolu. İran rejimi, ulusal ve uluslar arası kamuoyunun bütün baskılarına rağmen muhalif siyasetçileri idam ediyor. Şimdi iki Kürt siyasiyi daha idam etmeye hazırlanıyor. İşkenceli bir sorgunun ardından "Allah'ın düşmanı" oldukları gerekçesiyle her iki kardeş idam cezasına çarptırılmış durumda.
İran İslam Cumhuriyeti Kürt ve Kürdistan hususlarında ne îslamî ne de insanî olduğunu bir kez daha ispatladı. Mezkûr konularda İran İslam Cumhuriyeti sadece sömürgecidir. Elbette ki, sömürgeciler aslında sömürgeleştirdikleri ülkelerde ne müslimdirler ve ne de insanîdirler. İran her yıl onlarca Kürdü idam ediyor.
Evet, İran rejimi Kürt tutukluları peş peşe idam ediyor. 27 Ocak 2011de Doğu Kürdistan’ın Şino kenti nüfusuna kayıtlı Ferhad Tarîm isimli Kürt mahkûm, 5 Ocak’ta ise Huseyn Xizrî isimli mahkûm, Urmiye'de idam edildi. Hesen Himet Demîr'in idamının ardından 11 Kasım 2009da Îhsan Fetahiyan, 6 Ocak 2010da Fesîh Yasemînî, 9 Mayıs 2010 günü ise Kürt öğretmenler Ferzad Kemanger, Ferhad Wekîlî, Elî Heyderiyan ve Şîrîn Elemhulu idam edildiler.
2012 yılında İran'da resmi rakamlara göre 360 kişi idam edildi. Gizlice idam edilenlerle birlikte bu sayı iki katını aşıyor. Mahkemelerde yeterli savunma hakkı tanınmıyor. Gözaltında, sorguda ve cezaevinde türlü işkenceler uygulanıyor. Bugün İran cezaevlerinde her an idam edilme tehdidi altında tutulan 26 Kürt mahkum bulunuyor. Şêrko Mearifî, Hebîbulla Letîfî, Samî Husênî, Cemal Mihemedî, Rustem Erkiya, Mistefa Selîmî, Enwer Rostemî, Îrec Mihemedî, Mihemed Emîn Agûşî, Ehmed Pûladxanî, Hesen Tale'î, Ezîz Mihemedzade, Hebîbulla Gulperîpûr, Ebdûlah Sirurî, Reşîd Axkendî, Loqman Muradî, Zanyar Muradî, Bextiyar Mimarî, Hoşeng Rezayî, Sirwan Nijawî, Îbrahîm Îsapur, Simko Xurşîdî, Saman Neyîmî, Mensûr Arwend, Sîrwan Nejad ve Îbrahîm Îsa.
Burada bugün toplanmış olan bizler, İran'da haklarında idam cezası kararı verilen Kürt siyasileri Loqman ve Zanyar Muradî kardeşler ile birlikte hak, adalet ve özgürlük için mücadele veren 21 Kürt siyasinin ve ölüm cezası verilen bütün siyasi tutukluların idam kararlarının geri alınmasını istiyoruz.
Kürtler bu gün İmam Ali’nin kaderini yaşıyor. İmam Ali 23 yılını cihad, 25 yılını vahdet ve 5 yılını da adaleti ikame için geçirdi. İmam bu merhalelerde haktan hiçbir zaman ayrılmadı. Hakikatin hatırını siyasi hesaplara feda etmedi ve insanlara zulm etmemek için kızılcık zehrini içmeye razı oldu. İran’ı, Aziz İmam’ın yoluna ve Kürdistan’daki adaletsizliğe son vermeye davet ediyoruz.
Hak Adalet ve Hürriyet için Kürdistan İslami İnisiyatifi / AZADÎ İnisiyatifi
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.