TBMM Genel Kurulu'nda BDP'lilere ayrılan koltuk sayısı yetersiz kalınca MHP'ye ayrılan bölümün en arkasındaki 10 koltuk BDP'lilere tahsis edildi. Böylece, birbirine zıt iki partinin milletvekilleri aynı sıralara düştü. BDP’li Hasip Kaplan, ortaya çıkan durum için "Böyle rezalet olmaz" dedi.
Rıfat Başaran'ın Radikal'de yayımlanan (2 Temmuz 2011) haberi şöyle:
TBMM Genel Kurulu’nda 12 Eylül döneminin cezaevlerinde uygulamaya koyduğu karıştır, barıştır’ yöntemini hatırlatan bir tablo ortaya çıktı. Birbirine zıt iki parti, MHP ve BDP’nin milletvekillerine aynı sıralara düştü. Bu durum hem MHP hem de BDP’lilerin tepkisine neden oldu. BDP’li Hasip Kaplan, sorunun çözülmesi için başvurduklarını belirtirken, “Kabul görmezse gidip fiili olarak komisyon sıralarına oturacağız” dedi. BDP’lilerin boykotu sona erdirip Meclis’e gelmeleri halinde neler olacağı merak konusu.
Meclis aritmetiği gereği
12 Haziran 2011 seçimlerinin ardından BDP 35 sandalye alırken, MHP 52 sandalyenin sahibi oldu. Ortaya çıkan bu Meclis aritmetiği taban tabana zıt iki partiyi de aynı sıraları paylaşmak zorunda bıraktı. Meclis boykotu bittiği takdirde bir grup BDP milletvekili, MHP’li milletvekilleriyle aynı sırayı paylaşacak.
Bu durum her iki partide de tepkiye neden oldu. BDP’li Hasip Kaplan, “Böyle rezalet olmaz, birbirine zıt iki parti aynı sırada oturacak, önümüze dosyalarımızı açacağız, belki yanımızdakiyle çalışmaya ilişkin birşey konuşacağız, ama aynı sırada başka bir partiden vekil olacak, o nedenle CHP ve AKP’nin arasındaki sırayı istiyoruz, o sıra bize yetiyor, MHP’liler ile beraber oturmak istemiyoruz” diye konşutu.
Sıralar değiştirilemiyor
Bu duruma MHP’nin de itiraz edeceğini söyleyen BDP’li Hasip Kaplan, şöyle konuştu:
“10’dan fazla milletvekilimiz aynı sırayı paylaşacak. Daha öncede yan yanaydık ama aramızda koridor vardı. Bunun çözülmesi lazım. Ya AKP ve CHP’lilerin sırlarının arasındaki dilimde ya da MHP ve CHP sıralarının arasındaki dilimde oturmak istediğimizi söyledik. Ancak, Meclis eski Başkanı Mustafa Kalemli’nin Genel Kurul salonundaki yolsuzluk iddialarıyla yargılanması nedeniyle sıralar değiştirilemiyormuş. Meclis Başkanı seçimleri sonrası konuyu yeniden gündeme getireceğiz. Yine kabul görmezse gidip fiili olarak komisyon sıralarına oturacağız.”
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise yeni bir oturum düzeni hazırlanacağını umutettiğini belirterek, “Geçen sene aramızda koridor vardı. Ama şimdi arkamızda oturuyorlar. Keşke sayımız daha fazla olsaydı da o dilimi biz doldursaydık. Sanırım Meclis çalışmaya başladıktan sonra sorun çözülür” dedi.
‘Karıştır barıştır’ın sonucu
12 Eylül askeri darbesinin hemen ardından önce Mamak sonra da diğer cezaevlerinde, devrimciler ve ülkücüler aynı hücrelere konulmaya başlandı. Cunta zihniyetine göre böylece iki farklı kutuptakilere ‘kaynaştırma’ terapisi uygulanmıştı. Sıkıyönetim komutanlıkları bildirilerinde bu yöntem şöyle anlatıldı: “Mamak askeri ceza ve tutukevinde bulunan yasadışı örgüt mensupları aralarındaki husumeti unutarak kardeşlik duyguları içinde birbirlerine sarılmışlar ve kendi arzularıyla koğuşlarını birleştirmişlerdir.”
Oysa tutuklular bu uygulamaya karşı çıkmış ve yoğun baskılar sonucu bu yöntem uygulanmaya başlanmıştı. Koğuşlarda çıkan büyük kavgalar üzerine uygulamaya son verilmişti. Bu kavgalarda ölen ve yaralananlar olmuştu.
İngiltere’de iki tribün
Oval bir yerleşme planı bulunan TBMM’de parti grupları arasında çoğu zaman bir koridor boşluğu oluyor. İngiliz Avam Kamarası’nda iktidar ve muhalefet karşılıklı oturuyor.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.