Vietnam ve Çin ziyaretleri sırasında Vietnam, Çin ve Phoenix televizyonları ile söyleşiler yapan Lavrov, ve Soçi’de önceki hafta yapılan Rusya-Türkiye-İran zirvesinde bu endişelerin ele alındığını belirtti.
Lavrov, “Türkiye ile hangi Kürtlerin terörist sayılması konusunda ortak bir anlayışa varılamadı. Türkiye’nin farklı bir tavrı var. Endişelerini anlıyoruz ancak yine de sapla samanın birbirinden ayrılıp, gerçekte hangi Kürt grupların aşırıcı olduğu ve hangilerinin Türkiye’nin güvenliği için tehdit oluşturduğunun görülmesi gerek” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin farklı bir tavrı var” diyen ve Kürtler konusunda “sapla samanın ayrılması gerektiğini” söyleyen Lavrov’un, Suriye-Türkiye sınırında El Kaide’nin eski Suriye kolu El Nusra kontrolünde bulunan İdlib’e Rus askeri polisinin konuşlandırılabileceğini söylemesi de dikkat çekti.
GÜVENLİ BÖLGE
Lavrov, ABD’nin Suriye’den çekilmesi sonrası kurulacağı belirtilen güvenli bölge konusunda ise görüşmelerin sürdüğünü belirtti.
“Türkiye ile Rusya arasında 1998 yılında imzalanan bir anlaşma (Adana Mutabakatı) çerçevesinde bir tampon bölge kurulması konusu konuşulmuştu” diyen Lavrov şöyle devam etti:
“Anlaşmada sınır bölgesinde terör tehdidini ortadan kaldırmaya yönelik işbirliği yapılması ve Türkiye tarafının Suriye topraklarında sınırın belli bölümlerinde faaliyet gösterebilmesi öngörülüyor. Şimdi askerler tarafından, Şam’ın tavrı göz önünde bulundurularak bu tampon bölgenin nihai formatı üzerinde anlaşılıyor.”
“RUS ASKERİ POLİSİ KONUŞLANABİLİR”
Tampon bölge konusunda Türkiye’nin çıkarlarının da azami düzeyde dikkate alınmaya çalışıldığını vurgulayan Lavrov, ortak bir askeri adım atılmasının ise söz konusu olmadığını kaydetti.
Lavrov, “Prensipte karada ateşkes, güvenlik tedbirlerine riayet ve gerilimi azaltma bölgelerine yönelik anlaşmalarda Rus askeri polisinin konuşlandırılması deneyimine sahibiz. Söz konusu tampon bölge için de bu hâlâ mümkün. Ancak bir kez daha vurgulamak isterim: Askerler Şam ve Türkiye’nin pozisyonlarını göz önünde bulundurarak konuyla ilgili detaylar üzerinde anlaşmaya çalışıyor” dedi.
Lavrov sözlerine şöyle devam etti:
“Suriye’nin büyük bölümünde ateşkes rejimi var. Yapıcı muhalifler ve teröristlerin birbirinden ayrılması gereken İdlib’de ve elbette ABD’nin Arapların topraklarına yerleşmeye başlayan Kürtler üzerine oynayarak yarattığı sorunlar var. Belki de Washington daha sonra süreci istediği gibi yönetebilmek için olabildiğince sorun yaratma planı vardı.”
“Rusya, Türkiye ve İran arasında Suriye toprakları üzerinde ortak askeri operasyonlar planlanmıyor” diyen Lavrov, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rusya ile İran, Suriye’de Şam’ın daveti üzerine faaliyet gösteriyor. Türkiye de kendi güvenliğine yönelik endişelerini belirtti. Şam ise Türkiye askerlerinin Suriye toprakları üzerinde olmasına karşı çıkıyor. Şam yine de kimsenin başaramadığını, yani Suriye’nin büyük bölümünde ateşkes ve hükümetle silahlı muhalefet arasında diyaloğu sağlayan Astana formatının kurulmasını destekledi.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.