Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yaparak, yeniden çözüm masasına dönüleceği iddiaları için “Bu iddia hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor” ifadelerini kullandı.
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Dokunulmazlıkların kaldırılması
“Hadi buyurun hodri meydan. Parlamento’da şu anda bulunan dosyaların hepsi ile ilgili dokunulmazlıkları kaldıralım. Mahkemeler ne karar veriyorsa, o kararlara uyalım. Bu sorumluluğun siyaseten altına girerek dokunulmazlıkları kaldırmak ama kararı da siyaseten bizim vermemiz değil, mahkemeler versin.
“Parti fark etmeden hangi milletvekili hakkında bir dosya varsa bu dosya kaldırılsın talebinde bulunduk. Bu samimi bir taleptir. Reste karşı bir rest çekmek değildi. Siyaseti rahatlatan bir adımdı. Ümit ediyorum ki, 367’nin üstünde oy ile bütün değerli milletvekillerimiz destekleyecek. İnşallah 330’a gerek kalmadan referanduma gerek kalmadan bu konu halledilecektir. Samimiyetimiz ve ciddiyetimiz göstermek adına hepimiz imza attık.
“Ak Parti olarak 316 kişi ile Anayasa değişikliğinde bulunacağız. İnşallah bütün arkadaşlarımız ile 316 kişi olarak orada bulunarak anayasa değişikliğinin geçmesi için gayret sarf edeceğiz. Aynı şeyi CHP, MHP’nin de yapmasını bekliyoruz. Bu sadece bizim değil milletin beklentisidir.
AB İlerleme Raporu
“Bu rapor, özellikle 1915 Olayları’na atıfta bulunan yönüyle asla Türkiye tarafından kabul edilebilir bir rapor değildir iade edilecek”
“Bu Türkiye ile ilgili 9’ncu rapordur. Dönem başkanının yönlendirmiş olduğu bu rapor bizim açımızdan kabul edilebilir bir rapor değildir. Bizim 3 kırmızı çizgimiz var. Eğer herhangi bir Avrupa Birliği raporunda bu 3 kırmızı çizgimizle ilgili kabul etmeyeceğimiz bir durum ortaya çıkarsa biz bu raporu kabul etmeyiz. Bunlardan biri, 1915 Olayları’na herhangi bir şekilde atıfta bulunarak Ermeni soykırımından bahseden herhangi bir AB raporunu kabul etmemiz mümkün değil.
“İkincisi, PKK’yı terör örgütleri listesinden çıkaran ya da buna atıfta bulunan herhangi bir AB raporunu kabul etmemiz mümkün değil. Üçüncüsü ise müzakerelerin durdurulması ya da Türkiye’nin kullanabileceği fonların askıya alınması yönünde herhangi bir emare taşıyan bir raporu da kabul etmemiz mümkün değildir.
“Bu rapor, özellikle 1915 Olayları’na atıfta bulunan yönüyle asla Türkiye tarafından kabul edilebilir bir rapor değildir. Bu rapor, Avrupa Birliği’ne, Avrupa Parlamentosu’na bu anlamda iade edilecektir. Türkiye tarafından kabul edilmeyecek bir rapordur.
“Avrupa Parlamentosu’na bu raporun iade edilmesi, Türkiye ile Avrupa Parlamentosu arasındaki ilişkilerin kesildiği anlamına gelmez. Hukuki bağlayıcılığı olamayan raporlardır. Siyasi bir nitelik taşır. Ancak tanımayarak iade edeceğimizi ifade ediyoruz.
Çözüm süreci
“Burada verilen mücadele, 3,5 tane militan ile terör örgütü mensubu, suç çetesine karşın verilen bir mücadele değildir. Lojistik, siyasi, askeri… destek verenlerle mücadeledir. Bu mücadele sonuna kadar devam edecektir. Bu mücadele sonuna kadar devam edecektir. Bu mücadele inşallah milletimizin gayretiyle, güvenlik kuvvetlerimizin gayretiyle hep beraber durarak inşallah başarıyla sonuçlanacaktır.
“Sorunlarımızı çözmek istiyorsak, sorunlarımızı çözecek yer de TBMM’dir, siyaset alanıdır, siyaset mecrasıdır. Türkiye, bütün 78 milyon vatandaşımızın fikirlerine değer vererek, fikirlerini dinleyerek siyasette bir çözüm bulur ama terörle bu kadar canhıraş şekilde bir beka savaşı mücadelesi verilirken hiç kimse tekrar bir şekilde terör örgütüyle müzakere edilmesini beklemesin.
Taksim’de 1 Mayıs
“1 Mayıs ile ilgili kararı verecek olan İstanbul Valiliğidir. Ama öyle görülüyor ki, Taksim’de 1 Mayıs gösterilerinin olması bundan sonra en azından bu 1 Mayıs’ta mümkün olmayacak ve İstanbul Valiliği büyük ihtimalle İstanbul’un miting alanları olan Yenikapı ya da Maltepe meydanlarını, oradaki miting alanlarını, bu törenleri yapacak insanlara, örgütlere yer olarak gösterecek kanaatindeyim.
“Karar, İstanbul Valiliği’nin vereceği bir karar.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.