Tartışma programında sarf edilen 'Kürdistan' sözünü şikayet üzerine inceleyen RTÜK cezaya gerek görmedi. Vize alan diğer kelimeler 'özerklik' ve 'ayrı devlet'. Kurul karara ifade özgürlüğünü dayanak etti
Verdiği kararlar ve cezalarla eleştiri oklarına hedef olan Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), bu kez ifade özgürlüğü hassasiyetiyle şaşırttı. Televizyonlarda yayınlanan tartışma programlarında katılımcılar tarafından dile getirilen 'Kürdistan', 'özerklik', 'ayrı devlet' gibi ifadelere yönelik şikayetleri mercek altına alan RTÜK 'cezaya yer yok' dedi.
RTÜK'ün, benzer şikayetlere örnek olacak kararı, NTV'de Çiğdem Anad'ın sunduğu 6 Ocak 20011 tarihli 'Doğrudan siyaset' tartışma programına yönelik başvuru üzerine incelemede alındı.
'HİZBULLAH' VESİLE OLDU
Türkiye Stratejik Araştırmalar Merkezi (TÜRKSAM) Başkanı Sinan Oğan, Hizbullah sanıklarının avukatı Sıtkı Zilan, DEP eski milletvekili Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi Başkan Yardımcısı Sedat Yurttaş, gazeteci yazarlar Nevzat Çiçek ve Emre Uslu'nun konuk olarak katıldığı programda, 'Hizbullah militanlarının CMK'nın 102. maddesi uyarınca cezaevlerinden tahliye edilmeleri' tartışıldı. Programda Hizbullah'ın ortaya çıkış sebepleri, PKK, Kürt sorunu ve Jitem konuları da tartışıldı.
BÖLÜNMEZLİĞE AYKIRILIK
RTÜK'e yapılan şikayetlerde, katılımcılar tarafından dile getirilen 'Kürdistan, özerklik, ayrı devlet ifadelerinin 'devletin ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırılık oluşturduğu' iddiası yer aldı.
Başvuruları geçen hafta inceleyen RTÜK, 'Kürdistan', 'özerklik', 'ayrı devlet' gibi ifadelerin, tartışma konusuyla ilişkili kavramlar olduğuna vurgu yaptı ve şikayete konu sözcüklerin kullanılmasını 'düşünceyi ifade özgürlüğü' kapsamında değerlendirdi .
MHP'Lİ ÜYE İTİRAZ ETTİ
RTÜK tarafından yapılan oylamada, 'yayın ihlali bulunmadığı' sonucuna ulaşıldı ve oy çokluğuyla ceza verilmedi. Aralarında MHP'li üye Esat Çıplak'ın da bulunduğu bazı RTÜK üyeleriyse karara muhalefet şerhi koydu.
TOPLUM BENİMSEMESE DE
RTÜK üyelerinin oy çokluğu ile onayladığı değerlendirme özetle şöyle:
-İfade özgürlüğünü kullanabilmenin önemli bir aracı olan görsel-işitsel medyanın siyasal yaşamın çeşitliliğin sağlanmasındaki rolü önemlidir.
-Yine belirtmek gerekir ki, ifade özgürlü demokratik bir toplumun temellerinden birisidir. Söz konusu programda geçen ifadelerde yayın ihlalinin bulunduğu görüşü dolaylı olarak tartışma konusunun konuşulmaması ve yasaklanması sonucunu doğuracaktır.
-Şiddet çağrısın içermeyen ifadeler, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Ayrıca ifade özgürlüğü toplumun genelinin sahip olduğu görüşe aykırı olan ve onlarla uyumsuz olan görüşlerin de garantisidir. Bu nedenlerle söz konusu programda herhangi bir yayın hizmet ilkesinin ihlal edilmediği değerlendirilmektedir.
BURASI ANADOLU DEĞİL
Doğrudan Siyaset'te Hizbullah Davası avukatı Sıtkı Zilan'ın Kürdistan demesi e-postalarla eleştirilince 'Kürdistan' kelimesinin Osmanlı'dan bugüne kullanılan bir coğrafi tabir olduğunu söyledi. 'Kürdistan'ın gerçekliği Türkiye'nin gerçekliğinin önündedir' diyen Zilan, 'Siyasi yapı içinde yaşıyoruz. Özerklik peşindeyiz federasyon peşindeyiz. Ayrı devleti şimdi halkımız istemediği için biz de şu an halkımızın çoğunluğuna uyuyoruz. Biz Kürdistanlıyız. Burası Türkiye Kürdistanı. Burası Anadolu değildir. Bu sözlere alışacaksınız. Kemalist zihniyet inkarcıdır' diye konuştu.
Akşam
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.