Şırnak'ta 1993-95 yılları arasında işlenen cinayetlerden dolayı yargılanan ve aralarında Kayseri eski İl Jandarma Alay Komutanı Albay Cemal Temizöz ile Korucubaşı Kamil Atak'ın da bulunduğu 7 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada konuşan Korucubaşı Atak, "İstihbarat benim aleyhime konuşuyor. Ama benim de bildiklerim var: Eğer ben de konuşursam yer yerinden oynar" dedi.
Şırnak'ta işlenen faili meçhul cinayetlerden dolayı haklarında dava açılan Kayseri eski İl Jandarma Alay Komutanı Cemal Temizöz, Korucubaşı ve Cizre eski Belediye Başkanı Kamil Atak, korucular Kökel Atak, Tamer Atak ile itirafçılar Abdülhakim Güven, Hıdır Altuğ ve Adem Yakın'ın yargılanmasına Diyarbakır 6.Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Duruşmada tanık olmadığı için dosyaya eklenen evrakları okuyan Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, sanık Cemal Temizöz'ün 1994 yılında 1-14 Şubat tarihleri arasında yurtdışına çıkıp çıkmadığının Türk Hava Yollarına sorulduğu ve gelen cevapta, "Kayıtların 10 yıl tutulduğundan, söz konusu kişi ile ilgili 1994 yılında ilgili kayıt bulunmamaktır" denildiğini söyledi.
Talimatla Cizre Asliye Ceza Mahkemesi'ne ifade veren Rezzan Avşar, babasının 1994 yılında evden, tutuklu sanık Temizöz tarafından alındığını, taksiyle Silopi'ye götüreceği 3 müşterisiyle birlikte bir daha geri dönmediğini, bu nedenle sanık hakkında şikayetçi olduğunu söyledi. Aynı mahkemeden yine talimatla ifadesi alınan Kamuran Candoruk ile Reşit Gasyak da Temizöz'den şikayetçi olduklarını dile getirdi.
Duruşmada söz alan Korucubaşı Kamil Atak, istihbarat birimlerinin kendisi aleyhinde sürekli ifade verdiğini belirterek, "İstihbarat birimleri benim aleyhimde sürekli konuşuyor. Diyorlar ki '1995 yılında niye Kuzey Irak'a gittin Mesut Barzani ile niye görüştün?' Eski Türkiye'nin yetkilileri biliyor benim neden gittiğimi. Ben gizli gitmedim ki. Yeni Türkiye'nin istihbaratı benim aleyhimde konuşuyor, ama benim de bildiklerim var. Eğer ben de konuşursam yer yerinden oynar. Ben bugüne kadar devlet aleyhinde tek bir kelime söylemedim. Ben kendim için değil ama oğlumun tahliyesini istiyorum. Ailemiz perişan olmuş. Onun suçu yok, benim de yok" dedi.
İddia makamı da tanıkların dinlenmesi için Cizre Asliye Mahkemesi'ne müzakere yazılması ve sanıkların delilleri karartabileceği ihtimali gözönünde bulundurarak, tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi talebinde bulundu.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.