Kamuoyunda 'Kırmızı Kitap' diye bilinen belge, son olarak 2005 yılında değiştirilmişti. 28 Şubat'ın etkisi altındaki eski MGSB'de bulunan 'irtica' kavramı yeni belgede yer almadı. Vatandaşın büyük bölümünün suçlu olarak fişlenmesine yol açan muğlak ifadeler de belgeden ayıklandı. Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, yeni metnin Türkiye'nin geriye dönük tecrübesini yansıttığını ifade etti. Cemil Çiçek, "Hukuken tanımlanması mümkün olmayan kavramlar bu metnin içinde yoktur. İrtica kavramı hep konuşulmuştur ama bir siyasi suçlama aracı olarak konuşulmuştur. Toplumda yeni kamplaşmalara, kutuplaşmalara meydan verecek, içini herkesin kendine göre doldurduğu kavramlar bu metinde yok." dedi. Çiçek, belgenin 'devletin sahibi millettir' anlayışıyla hazırlandığını söyledi.
"Devletin sahibi millettir, kendi milletini tehdit olarak gören bir devlet olamaz." diyen Hükümet Sözcüsü, milleti tehdit olarak gören bir şeyin bu belgede olamayacağının altını çizdi.
Bakanlar Kurulu'nun ardından açıklamalarda bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, yeni belgenin içeriğine ilişkin şunları kaydetti: "Soğuk Savaş sonrası dönemde uluslararası alanda meydana gelen gelişmeler dikkate alınmak suretiyle ülkemizin bugün ve gelecekte karşılaşabileceği geleneksel güvenlik sorunlarının yanı sıra kamu düzeni, enerji arzı güvenliği, doğal afet güvenliği, ülke yararına kullanılabilecek imkân ve fırsatlar da bulunmaktadır."
Yeni MGSB kamuoyuna açıklanmamakla birlikte, ayrıntıları kısmen kamuoyuna yansıdı. Eski belgenin aksine yeni konseptte 'irtica' kavramına dayalı olarak fişlemelere gidilmeyecek. Tehdit algılamalarının içinde siber terör saldırıları, yasa dışı göç, enerji ve çevre sorunları, kitlesel göç hareketleri, küresel ısınma, domuz gribi gibi küresel hastalıklar, enerji ve ulaşım güvenliği, gıda güvenliği gibi unsurlar yer alacak. MGSB'de PKK, "öncelikli tehdit" sıralamasındaki baş yerini korumaya devam ediyor.
Bakanlar Kurulu'nda, 12 Eylül halkoylaması sonrası çıkartılacak uyum yasaları da ele alındı. Çiçek, 30'dan fazla mevzuatta değişiklik yapılması gerektiğini dile getirdi. Ayrıca Çiçek'e basın yasasıyla ilgili düzenlemenin Bakanlar Kurulu'na gelip gelmediği de soruldu. Çalışmanın devam ettiğini aktaran Çiçek, "Biz de bir an evvel bitsin istiyoruz. Ama bugün maalesef bu konuda karara bağladık diyemeyeceğim. Biz de acele ediyoruz." dedi. Hükümetin düzenlemeyi Meclis'ten geçirmesi halinde, özellikle Ergenekon sürecinde üst üste hapis cezalarıyla caydırılmaya çalışılan basın mensuplarına yönelik keyfi davalarının önüne geçilmiş olacak.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.