Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi'ye konuşan ve Türkçe ezanı gündeme getiren Öztürk Yılmaz'ın disipline oy birliğiyle sevk edildiğinin altını çizen Kemal Kılıçdaroğlu, bu tartışmanın başlatılmasına sert tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu, "CHP'li olan, CHP'nin kararlarına ve politikalarına uymak zorundadır. Herkes istediği gibi hareket edemez. İstediğim gibi hareket ederim derseniz o zaman partiden ayrılırsınız. CHP'de olduğunuz sürece CHP'nin politikalarına göre hareket etmek durumundasınız" diye konuştu.
Ezan tartışmasını doğru bulmadığını ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
- Bu tür tartışmaları asla doğru bulmam. CHP olarak bu tür konuların tartışılmasında hassasız. Ne ben ne de arkadaşlarım bunu doğru bulmaz. Halkın bu kadar sorunu varken ezan tartışmasının açılmasını ise hiç doğru bulmam. Ki şunu da unutmamak gerekir, 16 Nisan 1950 tarihli Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda görüşülen ezanın Arapça okunabilmesine ilişkin yasa teklifine CHP grubu olumlu oy vermiştir. Sizin gazetenizin o dönemdeki başlığı da şöyleydi: CHP de müzakerenin başlangıcında bu karara muhalif olmadığını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, "Ezan nasıl okunmalı, Türkçe mi Arapça mı?" şeklindeki sorusuna ise şu karşılığı verdi:
- Efendim, Arapça ezan-Türkçe ezan tartışmasının bırakılması lazım. Arapça ezan, İslam dinimizin evrensel bir değeridir. Dünyanın neresinde okunursa okunsun ezanın İslam'ın bir çağrısı olduğunu ifade eder. Ki dünyanın her yerinde de ezan Arapça okunur. Ve dünyanın her noktasında ezana saygı gösterilir. Bütün dünyada Arapça olarak okunur. Ve ezan okunduğunda dünyanın her tarafında saygı gösterilir. Biz politikacılar bir yerde konuşma yapıyorsak ezan okunduğunda saygımızdan dolayı konuşmamızı keser, ezanın bitmesini bekleriz. Çünkü bir toplum gelenekleri, görenekleri ve inançlarıyla yaşar. Biz CHP olarak toplumun değerlerine saygı gösteririz.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.