KCK Yürütme Konseyi imzalı yazılı açıklamada, “Bir daha vurguluyoruz, hatırlatıyoruz ve sözümüzü yineliyoruz: AKP hükümetinin demokrasi ve Kürt düşmanı bu saldırıları yenilgiye uğratılacak, Kürt halkı özgür ve demokratik yaşama, Türkiye de demokrasiye kavuşturulacaktır. Saldırılar ne kadar ağır olursa olsun bu direniş sonuna kadar sürdürülecek, bu katliam politikalarının sorumluları er geç cezalandırılacaktır” denildi.
Saldırı varsa, hendek de var
Yazılı açıklamanın satırbaşları şöyle:
Türk devleti Kürt sorununu çözümsüz bıraktığı gibi, Kürt halkının özyönetim ilanlarıyla kendi özgür ve demokratik yaşamını ilan etmesine karşı azgınca saldırmaktadır. Her gün kadın, çocuk, genç ve yaşlı demeden insanları katletmektedir. Öyle ki, evleri yıka yıka mahallelere girmeye çalışmaktadır. İnsanlık tarihindeki en büyük savaşlarda bile görülmeyen sivil insanları susuz bırakarak teslim almaya çalışan ahlaksız, vicdansız bir kirli politika yürütülmektedir. Bu kirli savaş esas olarak da sivil halkın iradesini kırmak için yapılmaktadır.
Tabii ki tüm saldırılar karşısında hendek de kazılacaktır, barikat da kurulacaktır. Hendekler ve barikatlar her zaman savunma için kurulmuşlardır. Bir yerde hendek ve barikat varsa, orada silah gücü daha üstün olan bir saldırgan vardır demektir.
Kürt halkı kendi hakkını savunuyor
Kürt halkı Kürt sorununun çözümsüzlüğü karşısında tabii ki kendi çözümünü gündeme getirecek ve saldırılar karşısında direnecektir. Hiç kimsenin kimliği, dili, kültürü ve varlığı tehlikede olan, özgür ve demokratik yaşamı tanınmayan Kürt halkının direnişine karşı çıkmaya hakkı yoktur. Kürt halkı hiç kimsenin hakkını gasp etmemiştir, kendi hakkını ve hukukunu savunmaktadır. Hiç kimse Türk devletinin Kürt halkını ezme ve Kürtleri egemenlik altında tutma müktesebatının olduğunu söyleyemez.
Kürt Hareketi çözüm için hazırdı
Kürt Özgürlük Hareketi, Kürt halkı ve Kürt Halk Önderi Kürt sorununun çözümü için en makul yaklaşımı göstermiştir. Bu makul yaklaşımları istismar eden, Kürt sorununu çözümsüz bırakarak Kürt halkının iradesini ezeceğini sanan AKP hükümeti bugünkü durumun ortaya çıkmasından sorumludur. On binlerce askerle, tankla, topla halka saldıran ve her gün kadınları, çocukları katleden Türk devleti, zihniyetini ve politikasını açıkça ortaya koymaktadır. Zaten bir yıldan fazladır her gün asayişi sağlayacağız diyen, tek tek hepsini ezeceğiz diyen bu hükümetin kendisidir.
Ortak demokrasi mücadelesi yükselmelidir
Tüm Türkiye halkları ve demokrasi güçleri bilmelidir ki, Kürdistan'a yapılan saldırılar sadece Kürt halkının özgür ve demokratik yaşamına değil, tüm Türkiye halklarının özgür ve demokratik yaşamına saldırıdır. Kürt halkının özyönetim direnişleri aynı zamanda Türkiye'yi demokratikleştirme hamlesidir. Bu özyönetim hamlesine yapılan saldırılar Türkiye halklarının özgür ve demokratik yaşamına yapılan saldırılardır. Türkiye'nin tüm halkları ve demokrasi güçleri bu gerçekliği görerek kardeş Kürt halkıyla özgür ve demokratik yaşamı gerçekleştirmek için ayağa kalkarak ortak demokrasi mücadelesini yükseltmelidirler.
Saldırılar ne kadar ağır olursa olsun
Bir daha vurguluyoruz, hatırlatıyoruz ve sözümüzü yineliyoruz: AKP hükümetinin demokrasi ve Kürt düşmanı bu saldırıları yenilgiye uğratılacak, Kürt halkı özgür ve demokratik yaşama, Türkiye de demokrasiye kavuşturulacaktır. Saldırılar ne kadar ağır olursa olsun bu direniş sonuna kadar sürdürülecek, bu katliam politikalarının sorumluları er geç cezalandırılacaktır.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.