‘Afet Risklerinin Azaltılmasında Yeni Yaklaşımlar’ konulu konferans için Malatya’ya gelen Prof. Dr. Işıkara, konferans öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Prof. Dr. Işıkara, Türkiye’nin her yerinde deprem beklentisinin olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
“Türkiye topraklarının yüzde 98’ine baktığımız zaman, olası depreme maruz bir ülkede yaşıyoruz. Onun için ben hep şunu söylüyorum, Türkiye bir deprem ülkesidir. Türkiye’de deprem olacak mı? Sualini sormak yerine, deprem olacak gerçeğini kabul etmemiz gerekiyor. Günde ortalama ülkemizde 25 deprem oluyor. Bunlar, deprem ülkesi olduğumuzun gerçeğini ortaya koyuyor. Dolayısıyla ‘olacak mı?’ Yerine, ‘olacak’ gerçeğini kabul edip, depremle birlikte yaşamak zorundayız.”
“DEPREM ÖLDÜRMEZ, BİNALAR ÖLDÜRÜR’
Depremle yaşamanın en önemli ve vazgeçilmez yolunun dayanıklı binalar olduğunu belirten Prof. Dr. Işıkara, “Türkiye’de deprem olmayacak demek, uyuşturucu vermekle aynı anlama gelir. Bu ülkenin gerçeğidir. Biz hiç binaların esası üzerinde durmadık, makyajı üzerinde durduk. Şimdi bunun sıkıntısını çekiyoruz. Çünkü deprem öldürmez, binalar öldürür” dedi.
İstatiklere bakıldığında 1 Mayıs 2003 tarihinden itibaren Türkiye’de 6’nın üzerinde deprem kaydedilmediğini, bunun da kendisine çok doğal gelmediğini anlatan Prof. Dr. Işıkara, ‘Marmara tüm Türkiye’nin ilgisinde olan bir yer. Marmara’da da potansiyel bir deprem tehlikesi var. Er ya da geç bu deprem olacak ama, ne zaman olacağını bilemiyoruz. Her geçen gün daha bu depreme yaklaşıyoruz” konuştu.
Türkiye’deki bütün fay hatlarında bir hareketlik olduğunu söyleyen Işıkara, Malatya’nın da Doğu Anadolu fay hattına çok yakın bir yerde olduğunu belirtti.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.