Haber, Zia Weise'ın imzasını taşıyor.
"2013 yılında PKK'nın ateşkes ilan ettiğini, daha önceki on yıllardaki çatışmalar nedeniyle Tunceli'den ayrılanların 2013 ardından kente geri dönmeye başladığını" belirten gazete çatışmaların yeniden başladığını hatırlatıyor ve bunun bölge halkında yarattığı tedirginliği özetle şu ifadelerle aktarıyor:
"Şimdi, Türkiye'nin PKK'ya karşı hava saldırılarıyla iki yıllık barış sürecinin sona erme tehlikesi, Tunceli'deki birçok kişide 1990'ların karanlık günlerine dönüldüğü korkusuna neden oldu. 1990'larda askerler, gerillaları saklandıkları yerlerden çıkartmak için ormanları ateşe veriyor ve bütün olarak köyleri yakıp kül ediyordu.
"Tunceli'nin doğusundaki dağlarda bulunan meyve bahçesiyle uğraşana ve ineğine bakan 63 yaşındaki mevsimlik işçi Hatun, '1994'te bizden burayı terk etmemizi istediler. 'Eğer bunu yapmazsanız evlerinizle birlikte yanacaksınız' dediler. Bu tekrar olabilir. Olmasından korkuyorum' diyor.
"Hatun, son haftalarda kendisine bölgeyi terk etmesi gerektiği, aksi takdirde hayatını tehlikeye atacağı uyarısında bulunulduğunu söylüyor. Ağustos ayının başından bu yana gerillalar yollardaki kamyonlara ve askeri araçlara saldırdı, helikopterlere ve kışlalara ateş açtı. Ordu buna, PKK'nın bir üssü olarak hizmet veren, onların saklanma yerleri olan Tunceli dağlarını bombalayarak yanıt verdi.
'Bugün insanlar barıştan başka hiçbir şey istemiyor'
Haberde Tunceli'de 1938'de yaşanan olaylar hatırlatılıyor, kent sakinlerinin devlete güveninin zayıf olduğu belirtiliyor, HDP'nin genel seçimlerde yüzde 60'dan fazla oy aldığı aktarılıyor.
Gazete, uzmanların, yeniden ortaya çıkan gerilimin nedeninin Kürtlerin HDP'ye desteğini kontrol altına alma çabası olduğundan şüphelendiğini yazıyor.
Haberde bazı köylülerin PKK'yı kendileri açısından koruyucu olarak gördüğü belirtiyor:
"Tunceli'nin doğusundaki kırsal bölgeden bir muhtar, 'Gerilla hareketini bitirirlerse burayı terk etmek zorunda kalacağız. Eğer gerilla silahlarını indirirse devlet bizi bitirecek' diyor.
"Adının yazılmasını istemeyen muhtar, 'Her tarafta korku var' diyor. Ondan da, valiliğin geçici güvenlik bölgesi belgesini imzalaması istenmiş. '1990'larda tehdit edildik. Şimdiki durumsa farklı. Bizi haberdar ediyorlar. Böylece bir şey yaptıklarında, bir yeri yaktıklarında veya insanları öldürdüklerinde, sorumlu olmayacaklar. 'Sizi uyardık' diyecekler' diyor muhtar."
Hüseyin Tunç adlı bir Tunceli belediyesi çalışanı ise gazeteye şunları söylemiş: "On yıl önce barış mı yoksa savaş mı istediğimizi bilmiyorduk. Bugün insanlar barıştan başka hiçbir şey istemiyor."
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.