Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın BDP’yi kastederek “terörle mücadele, siyasi uzantılarıyla müzakere” demesinden sonra gündeme gelen muhataplık tartışmalarına Van Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Aysel Tuğluk’tan olumlu yanıt geldi. Taraf ’a konuşan Aysel Tuğluk, yeni bir sürecin başlaması için pek çok şeyin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Tuğluk, “Hükümet Kürtlere, PKK de Türklere güven vermeli. Karşılıklı birbirine güven verici jestler, pratik adımlar atılmalı. Her iki taraf illa benim dediğim olsun diyemez. Karşılıklı güven oluşursa uzlaşı noktası yaratılır” dedi.
Yeni plan ve BDP’nin muhataplığına ilişkin tartışmalara değinen Tuğluk, “Kendi içimizde henüz bu çerçevede bir değerlendirme yapmadık. Böyle bir müzakere başlar mı başlamaz mı kimlerle başlar bilemiyorum. Başbakan’ın açıklaması var ama neyin müzakeresi yapılacak? Yansıyan şekliyle midir başka bir şey midir bilmiyoruz. Hükümetin gerçekten çözüm programı var mı? Varsa açıklasınlar” ifadelerini kullandı.
Sorunun çözümü için BDP’nin kendi zemininde rolünü oynayacağını hatırlatan Tuğluk, şöyle devam etti: “Ama bu, çözüm için yetmez. Kandil ve İmralı’nın kendi zemininde oynayacağı roller var. Sadece bir zemin üzerinden sorun çözülemez. BDP, Kandil ve Öcalan denklemi kuramadığınızda sonuç alınacağını düşünmüyorum. Ayrıca BDP ve DTK olarak Öcalan’la görüşme başvurumuz var. Görüşme olursa yararlı olur. Bu tür açılımlara ihtiyaç var. Bize İmralı ve Kandil’i reddedin gelin oturup konuşalım denilirse bu olmaz. Kürt meselesi inkâr ve isyan döngüsüne mahkûm ediliyor. İsyanın bitmesi için inkârın ortadan kalkması gerekiyor. Kürtler Cumhuriyet içindeki hukuklarının ne olacağını öğrenmek istiyor. Kabul, ancak bu hukukun verilmesi olur.”
Karşılıklı jestler önemli
Kürt sorunun çözümünde güven meselesinin çok sarsıldığını vurgulayan Tuğluk, şunları kaydetti: “Yeni bir başlangıç yaptığımızda, somut bir çözüm programı üzerinden yapmamız lazım. Kürtler somut program nedir diye soruyorlar. Soyut müzakere süreci istemiyorlar. Aslında devlet de PKK de artık bu sorunun çözümünü istiyor. Elbette herkes yeni bir süreç başladığında kendini gözden geçirmek durumundadır. Daha güven verici önlemlere ihtiyaç var. Kürt hareketinin bu konuda özverili yaklaştığını düşünenlerdenim. Hiç hata yoktur demiyorum ama çok azami derece bir çaba göstereceğini düşünüyorum. Sadece devlet yapmalı demiyorum. Hükümet Kürtlere, PKK de Türklere güven vermeli. Karşılıklı güven verilmesi, birbirine güven verici jestler yapılması ve pratik adımların atılması gerekir. İnanıyorum ki, hükümetten böyle jestler geldiğinde örgüt de karşılık verecektir.”
Son dönemde Kürt siyasetçiler olarak kendilerinin de sertleştiğini dile getiren Tuğluk, “Bir restleşme var ve biz de sertleşiyoruz. Barışı ve çözümü savunan arkadaşlarımız cezaevinde olduğu müddetçe nasıl barış, kardeşlik ve adaletten bahsedebiliriz“ diye konuştu. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.