LE VİF/L'EXPRESS (BRÜKSEL) - Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye ve Ermenistan Arasında Diplomatik İlişkilerin Kurulması Konusunda Le Vif/L'Express'e Konuştu.
DEMETZ-MAKARİAN: Türkiye ve Ermenistan, yabancı, Amerikalı, Rus ve Avrupalı temsilcilerin gözetiminde 10 Ekim tarihinde Zürih'te iki protokol imzaladı. Anlaşmazlıklar konusundaki bu açılım uluslararası baskılar nedeniyle mi mümkün oldu?
GÜL: Yabancı hiçbir baskı olmadı. Bizim politikamız bu bölgeye güvenlik ve istikrar getirmeyi, komşularımızla iyi ilişkiler kurmayı ve şimdiye kadar dokunulmamış sorunları çözümlemeyi amaçlıyor. Herkes kendi halkını tatmin etmeye çalışıyor ve iş birliği yolunu seçiyor. Diğer taraftan sürüncemedeki sorunlar her an alevlenebilir. Bunu Gürcistan ve Rusya arasında gördük. Kafkasya sorunu çözümlenmelidir.
DEMETZ-MAKARİAN: Türk-Ermeni sınırı ne zaman açılacak?
GÜL: Şimdi Dışişleri Bakanlarının imzaladığı protokollerin parlamentolar tarafından onaylanması gerekiyor. Bir Türk atasözünün söylediği gibi, "İyi niyet iyi sonuç getirir." Umarım ki herkes iyi niyetli olacaktır.
DEMETZ-MAKARİAN: Sınırların açılması ne demek?
GÜL: Hedef, her konuda normalleşmeye gitmektir.
DEMETZ-MAKARİAN: Türkiye ve Yunanistan arasında olduğu gibi mi ?
GÜL: Daha da fazlası. Kafkasya'da barış, iş birliği ve istikrar forumu projemiz Ermenistan için de geçerli.
DEMETZ-MAKARİAN: Bu protokolleri imzalamak için Türkiye ne gibi ödünler verdi?
GÜL: Bu terimlerle düşünmek istemiyorum, yoksa hiçbir zaman barışa ulaşamayabiliriz. Geniş çaplı ve uzun vadeli düşünmek gerek.
DEMETZ-MAKARİAN: Ama bu protokoller, Ermeni birliklerinin bulunduğu Dağlık Karabağ'daki statükoyu donduruyor. Bu Ankara'nın ödünü değil mi?
GÜL: Bir ülkenin başka bir ülkenin topraklarını askerî işgalini hiçbir ülke kabul etmemeli. Bu sorun diyalogla çözümlenmeli. Tekrar ediyorum, görüş açımızı genişletelim. Neden Ermenistan ve Azerbaycan ilişkilerini geliştiremesin?
DEMETZ-MAKARİAN: 1915 soykırımından söz edilmediği için bu protokoller Ermeni diasporasında infial uyandırıyor. Ermenistan Cumhuriyeti'nin nüfusu üç milyon. Bu nedenle protokoller zayıflamıyor mu?
GÜL: Ermeniler arasındaki sorunları değerlendirmem söz konusu olamaz. Ancak bir iş birliği çağrısında bulunuyorum. Fransa'da yaşayan Ermeniler Ermenistan'dan uzakta. Ermenistan Ermenilerine destek vermek istiyorlarsa bu süreci desteklemelidirler. Bunu söylemek istemem ama, Washington ya da Paris'te yaşayıp da Ermenistan'daki kardeşlerinin geleceğini umursamamak çok kolay olur. Sürekli eski düşmanlıkların hatıraları ile yaşayacak olsaydık, Fransa ve Almanya hiçbir zaman barışamazdı ve Avrupa, bugün yaptığı gibi birlik yolunda ilerleyemezdi.
DEMETZ-MAKARİAN: Tarihî soykırım konusunda Türkiye yeni bir açılım yapacak mı?
GÜL: Bu olaylar konusunda değişik bir görüşümüz var. Ancak, askerî de olmak üzere arşivlerimizi açarak güvenimizi ortaya koyuyoruz. Bırakalım, üçüncü ülke uzmanlarının bile katılabileceği tarihçiler komisyonu bu konuda çalışsın. Sonucunu kabul ederiz.
DEMETZ-MAKARİAN: Avrupa'da bazı sesler şimdi, Türkiye'nin AB üyeliğini Ermeni soykırımının tanınması şartına bağlamak istiyor. Ne düşünüyorsunuz?
GÜL: Gündemde olan bir konu değil. Zaten Ermenistan politikamızı yürütürken kesinlikle AB'yi düşünmüyoruz.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.