ÖDEME EMRİ !..
Bedaştan ödeme emri gelmişti. Hemen Avcılar Bedaşı aradım. Oradan bana bir telefon numarası verdiler, onu aradım sonra… Telefondaki bayan ‘’Avcılar Bedaşa gelin yardımcı olalım’’ dedi, bu borca taksit veya kısmı ödeme olmuyormuş sordum… İcraya intikal etmiş asıl borç 683 TL iken ceza ile 749 TL olmuş, ayrıca reeskont faizi vs.. hesaplanacakmış. Biz bu ödeme emrini rafa kaldırdık, bilahare gidip konuşuruz dedik.
Ertesi gün Bedaş taksidim vardı, onu ödemek için Esenyurt Bedaş veznesine gittim. Çok sıra yoktu, birkaç kişi vardı. Bana sıra gelince veznedeki memur tesisat numaramdan taksidi göremedi. Ben de tekrar büroya gittim. Tesisat numaramda bir yanlışlık var mı diye diğer faturalara ve taksit planına baktım.
Tesisat no doğruydu. Avcılar Bedaşa gitmem gerektiğini anladım. Kardeşim (bu arada aynı zamanda patronum da) Ödeme emrini de al, Turkcell taksidini sonra yatırırsın onu da görüş’’ dedi. Ben de öyle yaptım.
Avcılar Bedaşa geldiğimde, giriş katında Halkla İlişkiler birimi var, maruzatımı anlattım, 19 numaraya çıkmam gerektiğini söyledi, çay ocağının yanındaki…. Dördüncü kattaki 19 numarayı birkaç denemeden sonra buldum. İçeride on-on beş kişi vardı, sistem de gitmişti. Bir şeyler soranlar oldu, memur( hukuk bürosuy muş 19 numara bu arada) cevapladı. Bir yandan da gelen telefonlara cevap veriyordu. ‘’ Ödeme emri mi geldi, Avcılar Bedaşa gelin yardımcı olalım ‘’ diyordu… Rahat biriydi, bizde yanında bekleşiyorduk ayakta…
Sonra sistem geldi, sıradan işlemleri almaya başladı. Bir kişi borcun mahiyetini sordu, hangi borçlar bunlar dedi sesi kalın biriydi. Memur bir döküm çıkarıp verdi, ödeyeceği borcu söylemedi, senin ödemeye niyetin yok dedi. Sonra adam olayı anlamaya çalıştı ve borcunu öğrenip gitti. Herkese ödeme emrinde yazan borçtan daha fazla borç çıkarıyorlardı. Reeskont faizi, avukat masrafı vs daha ekleniyormuş borca…
Benim borç da 748 TL İdi ceza ile birlikte, oldu mu şimdi 983 TL masraflarla…Avcılar Halk Bankasına yatır gel dedi, kısmi ödeme yokmuş tekrar sordum… Üzerimde de 400 TL var. Kardeşimi aradım, bugün veya yarın borcun yatması gerekiyormuş dedim. O da gelsinler haciz ile alsınlar demesin mi… O da haklıydı, krizdeydik iş yoktu.
Ben biraz araştırma yapmak için kattaki danışmaya gittim. 16 numara ile görüşmemi söyledi. 16 numaradaki memura borcumu taksitle ödemek istediğimi söyledim, daha önce taksitlendirme yaptığım memurdu. Ödeme emrini aldı, bilgisayara baktı , ‘’bunlar vadesi gelmemiş borçları da icralık yapmışlar, bunlara kimse dur demeyecek mi’’ dedi. Taksit olamayacağını söyledi.
Ben de kös kös aşağıya indim, çıkarken halkla ilişkilere gözüm ilişti, belki bir şey olur diye içeri girdim.
Oradaki memura şikayetim olduğunu söyledim, ne yapmalıyım, dedim. Orada şikayet dilekçeleri vardı, onları doldur hakkını ara dedi. Ben de öyle yaptım. Borcumu taksitle ödemek istediğimi, vadesi gelmemiş borçların da icralık olduğunu yazdım. Dilekçeyi evrak kayıttan geçirmem gerekiyormuş, bilgisayarın başında oturan diğer memur dilekçemi aldı, bilgisayara işledi. Sonra bana geri verdi 16 numaraya çık dedi. Ben de öyle yaptım, tekrar 4 mü, 3 mü, o kata çıktım.16 numara dilekçeye bir işlem yapamayacaklarını söyledi, müdüre götür dedi. Ben de müdüre götürdüm. Dilekçemi verdim, vadesi gelmemiş borçların da icraya verildiğini, 16 numaranın bunlara kimse dur demiyor mu dediğini, borcu taksitle ödemek istediğimi söyledim. Dilekçeyi aldı bilgisayara baktı, ödenmemiş faturalar olduğunu, 16 numaranın boş konuştuğunu söyledi. Dilekçeyi 16 numaraya götür, kayıttan düşür dedi, üzerine bir şey yazdı. Ben de öyle yaptım, 16 numaradaki 4. memura sıraya girdim. Bu arada öndeki biri Bedaş taksidini yatırıyordu, sordum, taksidimi yatırabileceğimi öğrendim. Sıra bana gelince taksit yatıracağımı söyledim, dilekçe bendeydi… Faturamı verdim, bilgisayara girdi ama son iki taksidimin de icraya verilmiş olduğunu, ödeme yapamayacağımı söyledi, bunların daha vadesi gelmemiş dedi. Dilekçemi aldım tekrar müdüre gittim, içeride iki kişi daha vardı, gelebilir miyim dedim, olayı anlattım. O da önünde oturan bir beye dilekçeyi verdi ve hallet dedi.
Bu bey de 16 numaranın şefiymiş. Dilekçeyi aldı bilgisayara baktı, olayı tekrar anlattım. Sonunda beni haklı buldu, 19 numaraya girip çıkan bayan memura dilekçeyi verdi, bayan memur beni 15 numaraya götürdü, burada 5-6 genç kız vardı çalışan… Onlardan birine taksitlerini de icraya vermişsin dedi. Bilgisayara girip düzelttiler, ben tekrar 16 numaraya gittim taksidimi ödedim. Beni 15 numaraya götüren bayan memur borcumu yazan bir kağıt verdi, borcum 983 TL den 760 TL ye düşmüştü. Kardeşimi aradım, gerekli bilgileri verdim. Oradan da eve döndüm. Saat 17:30 olmuştu…
5.000 TL BEDAŞ BORCU…
Bedaş’ta 16 numarada beklerken, bir bayan geldi, benden iki kişi sonrası sıraya girdi. 50-55 yaşlarında bir bayandı. Elinde bir sürü kağıt vardı. Benden sonra olduğu için maruzatı nedir, öğrenemedim. Kendi işime koştururken, bir ara yine 16 numaraya işim düşmüştü, o bayan yine ordaydı. 3.000 TL borç ödemiş, abone olmadan elektrik kullandığı için… Borcum bitsin abone olurum demiş, bu sefer de hiçbir ihtar yapmadan 2.000 TL borç çıkarmışlar, icralık olmuş… Kadın öyle kalmış bekliyordu, gitsin mi, kalsın mı, ne yapsın, bilemiyordu. Biraz da bağırmış, çağırmış galiba memura, hem haklı, hem haksız… Memur, yine bağıracaksan , hiç konuşmayayım dedi. Kadın alttan aldı bu sefer siz de haklısınız, sizin de elinizde bir şey yok gibilerinden bir şey söyledi, kızmadı, biraz bekledi. Sonra ‘’elektriğe 5 milyar ödemiş olacağım’’ dedi, yüksek sesle, etrafına bakındı. Kimsenin elinden bir şey gelmiyordu. Ben de çaresiz gözlerle kadına baktım birkaç kez, o da fazla beklemedi, çıkıp gitti…
Meral Durgun
Gözlemlerim (1)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.