Piotr Zalewski’nin Cizre’den yazdığı haber, “Türkiye’deki öfkeli genç Kürtler silaha sarılıyor” başlığını taşıyor. Haberde, “çatışmaların yeniden başlamasıyla Türkiye’nin güneydoğusunda doğrudan PKK üyesi olmayan bazı gençlerin silahlandığı ve eylemler gerçekleştirdiği” belirtiliyor.
Muhabir, silahlanan gençlerle de görüşmüş. Haberde özetle şu ifadelere yer veriliyor:
“Yüzünün üzerine yünden kar maskesi çekmiş bölge yerlisi bir genç, Rıdvan, otomatik tüfeğini alıp devriyeye çıkmaya hazırlanırken ‘PKK’ye katılmaya ihtiyacımız yok, çünkü PKK halktır’ diyor.
Makineli tüfeklerle silahlanmış, ilk gençliklerinin sonlarında ya da 20’lerinin başlarındaki altı arkadaşı onu takip ediyor. İçlerinden biri roketatar taşıyor (Onların ve Rıdvan’ın adı haberde değiştirildi). Ekibin bazı üyeleri kendileriyle ilgili YDG-H’yi (Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi) işaret ediyor. Diğerleri buna bağlı gözükmüyor. Bir tanesi, ‘Bizi nasıl istiyorsan öyle adlandır’ diyor ve ekliyor: ‘Bizimle PKK arasında fark yok’.”
“Bize silahlarımızı bıraktırabilecek tek kişi Apo’dur”
Haberde Suruç saldırısı ardından Ceylanpınar’da iki polise yönelik saldırıyı takiben, hükümetin PKK’ye yönelik hava operasyonlarına başladığı hatırlatılıyor. Haber daha sonra özetle şöyle devam ediyor:
“Kargaşa Cizre’ye, Temmuz ayının sonunda, 23 yaşındaki Abdullah Özdal’ın sokak eylemlerinde silahla vurulmasıyla ulaştı. Birkaç gün sonra başka bir genç, 17 yaşındaki Hasan Nerse, polis tarafından öldürüldü. Bölge sakinleri ve de Halkların Demokratik Partisi (HDP) onun, elleri kelepçelendikten sonra yakın mesafeden vurulduğunu iddia ediyor.
Tutuklamalar olacağı tahminiyle militanlar, polis araçlarının mahallelerine girmesini engellemek için Cizre çapında barikatlar kurdu, hendekler kazdı, birçok yola mayın döşedi. Bir polis iki hafta önce burada, PKK’nin bir roket saldırısında öldürüldü. Bir sivil, militanların yol kenarına döşediği bombanın, arabasının altında patlaması sonucu öldü.
Silahlı gruplar Cizre’nin büyük bölümünü ve güneydoğudaki birçok başka ilçeyi kontrol ediyor gibi görünüyor. Bu gruplar sokaklarda devriye geziyor, barikat kuruyor ve düzenli saldırılar gerçekleştiriyor.
Yerel gazeteci Cihan Ölmez, ‘Birkaç yıl önce bu çocuklar polise taş ve molotof kokteyli atıyordu ve bazıları hapse girdi. Şimdi silahları var’ diyor.
Cizre’deki militanlar PKK’nin Kuzey Irak’taki liderliğinden emir aldıklarını reddediyor. Silaha sarılma kararının kendilerine ait olduğunda ısrar ediyorlar. Temmuz ayındaki genel seçimlerde Cizre’de yüzde 92 oranında oy alan, ulusal çaptaysa yüzde 13 oranında oy kazanan HDP’nin de aralarında bulunduğu kendi politikacılarının ateşkes çağrılarına da çok az tahammülleri var.
Başka bir genç militan, Hewal, PKK’nin tutuklu lideri Abdullah Öcalan’ı işaret ederek, ‘Bırakalım barış için çağrı yapsınlar, ama bize silahlarımızı bıraktırabilecek tek kişi Apo’dur’ diyor.”
Haberin sonunda “Suriye’nin kuzeyinde IŞİD’le savaşan YPG’nin PKK’nin bir kolu olduğu” belirtildikten sonra tekrar bir militanın sözlerine yer verilmiş:
“Dağlara da gitmedik, Suriye’ye de gitmedik çünkü bunun gelmekte olduğunu tahmin ettik’ diyor Rıdvan ve ekliyor: ‘Şimdi savaş tam burada.” (BBCTürkçe)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.