Yerel seçimin ilginç sonuçlarından biri Şanlıurfa’da yaşanmıştı. AKP’nin yeniden aday göstermediği Fakıbaba bağımsız aday olmuş ve AKP’ye fark atmıştı. SP’ye katılan Fakıbaba bugün kente gelecek olan Erdoğan’ı karşılayacak. Geçmişi unutmaya hazır olan Belediye Başkanı, Başbakan’a zeytin dalı uzatıyor. Erdoğan’ın kendisine nasıl yaklaşacağı merak konusu...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün partisinin il kongresine katılmak için Şanlıurfa’ya geliyor. Kendisini GAP Havaalanı’nda karşılayacaklardan biri de Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba olacak. Malum Fakıbaba, AKP liderine 29 Mart yerel seçimlerinde en acı ve anlamlı yenilgiyi tattırmıştı.
Bilmeyenler için hatırlatalım SSK Başhekimiyken 2004’te AKP’den belediye başkan adayı olup seçilen Fakıbaba’nın arası ildeki 9 AKP’li milletvekilinden yedisiyle iyi değildi. Bu milletvekilleri Erdoğan ve AKP Genel Merkezi’nde Fakıbaba’nın başarısız olduğu, halk tarafından sevilmediği; buna karşılık Başbakan’ın Şanlıurfa’da çok sevildiği, Fakıbaba dışında kimi aday gösterse garanti seçileceği yolunda kulis yaptılar ve tavırlarını “Başbakan ceketini yollasa seçilir” diye özetlediler.
Ama çok kötü yanıldılar. Partisinden dışlanan Fakıbaba önce Saadet Partisi’nden aday oldu. AKP’lilerin itirazı üzerine de seçimlere bağımsız girmek zorunda kaldı ve “ceket” üzerine inşa ettiği bir kampanyanın ardından 78 500 oyla (yani yüzde 44) yeniden seçildi. Mazbatasını alır almaz da SP’ye katıldı.
Erdoğan’ın en vahim hatası
Yerel seçimler öncesi ve sonrası hakkında çok yazı yazıp yorum yaptığım Fakıbaba ile kısa bir telefon konuşması dışında tanışıklığım yoktu. Kendisini tanıdıktan, özellikle de kent merkezinde birlikte tur attıktan ve onun sahiden halkla ne kadar iç içe olduğunu yoğun bir şekilde gözledikten sonra, ülkemizde pek sık karşılaşmadığımız türden bir belediye başkanı ve siyasetçi olduğuna kanaat getirdim. Öncelikle şunu vurgulamalıyım: Fakıbaba kendisini “siyasetçi” olarak tanımlamaktan hoşlanmıyor ve şöyle konuşuyor: “Siyaseti hiç düşünmediğim için ikinci kez seçilebildim. Siyasetten hiçbir beklentim yok. Zaten şu an Türkiye’deki en iyi pozisyonlardan birine sahibim. İnanın bana, bir bakan koltuğunda ne kadar mutluysa ben de en az o kadar mutluyum.”
Fakıbaba, 29 Mart öncesi yaşananları fazla konuşmak istemiyor. Fakat kendisi de aynı kökenden gelmesine rağmen Erdoğan’ın belediye başkanlarına yeterince önem vermemesini, büyükşehir olmayan illerin belediye başkanlarıyla teke tek görüşmemesini eleştiriyor. “Başbakan’ı yanlış yönlendirdiler. Eğer güvendiği bir-iki ismi buraya yollamış olsaydı bu hatayı asla yapmazdı. Eğer AK Parti’den tekrar aday olsaydım yüzde 75-80 oy alırdık” diyor ki seçim sonuçları da kendisini haklı çıkarıyor.
Bu noktada biraz daha ileri gitmek istiyorum: Erdoğan’ın siyasi kariyerini yakından izlemeye çalışan bir gazeteci olarak, onun bir belediye başkanında, hatta bir siyasetçide görmek istediği özelliklerin birçoğunun Fakıbaba’da bulunduğunu kavrayabilmek hiç de zor değil. Dolayısıyla AKP liderinin 29 Mart’ta en vahim hatalardan birini Şanlıurfa’da yaptığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Aslında Erdoğan seçimin hemen öncesinde yaptığı hatanın farkına varmış, fakat hatadan dönmek yerine “o adam” ve “beyefendi” diye tanımladığı Fakıbaba’ya yüklenmişti. Örneğin onun seçim kampanyasını nasıl finanse ettiğini sorgulamıştı. Kendisine sordum, “Tüm kampanya 400 bin liraya çıktı, bunun 25 binini kendim verdim, diğerlerini de küçük bağışlarla karşıladık. 50 bin ve üzeri para vermek isteyenleri de reddettik” cevabını aldım. Fakıbaba sözlerini şöyle sürdürdü: “Sosyologlar, siyaset bilimciler burada inceleme yapmalı, çünkü biz Şanlıurfa’da gerçek bir halk hareketi gerçekleştirdik.”
Projelerine destek arıyor
57 yaşındaki Fakıbaba aslen cerrah. “Cerrahlık belli bir sistemi ve bir takım oyununu gerektirir. Belediye başkanlığı da öyle” diyen Fakıbaba üç ilkeyi temel almış: Kurumsallaşma, şeffaflık ve samimiyet. Takımına yeni takviyeler yapmış olan Fakıbaba ikinci beş yılda Hz. İbrahim’in doğum yeri olan ve dolayısıyla üç büyük tektanrılı dinin beşiği Şanlıurfa’yı bir “inanç turizmi merkezi” haline getirmeyi hedefliyor. Bu noktada hükümetin desteğine çok ihtiyacı var. “Hükümetin herhangi bir ayrımcılık yapmasını asla beklemiyorum. Ben de yapmam. Onların getirdiği hizmetler için hiç çekinmeden ’Bunu AK Parti yaptı’ derim” diye konuşuyor. Gördüğüm kadarıyla Fakıbaba geçmişi unutmaya hazır ve Başbakan’a zeytin dalı uzatıyor. Bakalım AKP liderinin kendisine cevabı ne olacak.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.