Başbakan Brüksel'deki son toplantısında "Biz mafyayla mücadele ettik, çetelerle mücadele ettik, şimdi hepsi safdışı. Şimdi de bu paralel devleti kurmaya çalışanları safdışı etmek durumundayız" dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Şu anda 17 Aralık'ta başlayan yeni bir darbe girişimini de bertaraf ediyor, yeni bir saldırıyı, yeni bir sabotajı daha devre dışı bırakıyoruz" dedi.
Brüksel temasları sırasında 17 Aralık saldırısının iç yüzünü muhataplarına etraflıca anlattıklarını belirten Erdoğan, "Şu anda 17 Aralık'ta başlayan yeni bir darbe girişimini de bertaraf ediyor, yeni bir saldırıyı, yeni bir sabotajı daha devre dışı bırakıyoruz. Bunun bir yolsuzluk meselesi olmadığını, demokrasiye, güçlenen ekonomiye, aktif dış politikaya özellikle de çözüm sürecine yönelik bir sabotaj girişimi olduğunu bütün delilleriyle ortaya koyduk" diye konuştu.
Türkiye'de "ihanet çukuruna düşmüş" bazı çevre ve örgütlerin meseleyi çok farklı yansıtmak için yurt dışında kara propaganda yaptığını ifade eden Erdoğan, "Şunu unutmayın değerli kardeşlerim, biz Türkiye Cumhuriyeti devletinin dışında bir paralel devlete, bir ananas devletine müsaade etmeyeceğiz. Yolsuzluk iftirası Türkiye'de tutmadı. Millet bu iftiraya itibar etmedi. Bu operasyonun iç yüzünü anladı. Avrupa ve dünya genelinde de yapılmak isteneni çok yoğun bir şekilde muhataplarımıza anlatıyor, ihanet girişimin sonuçsuz kalması için her tedbiri uygulamaya koyuyoruz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan: Türkiye, PKK ile, PYD ile mücadelesini verirken...
Erdoğan, "Avrupa'da ve dünyada oluşturulmaya çalışılan algı da hiç şüpheniz olmasın, tutmayacak, o tuzak da kısa sürede bozulacaktır. Bakın bir şeye dikkatinizi çekiyorum, şu anda bu paralel yapı eliyle Türkiye'yi teröre destek veren ülke olarak gösterme girişimleri de var. Türkiye'nin insani yardımları engelleniyor. Türkiye, PKK ile, PYD ile mücadelesini verirken, DHKP-C ile mücadelesini verirken, El Kaide, El Nusra bunlarla mücadelesini verirken, Türkiye'yi kalkıp da terörle el ele kol kola gösterme gayretleri var. Bakınız, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın çalışma yasası vardır ve bu çalışma esasları çerçevesinde insani yardımlar götürüyor ve bunların gönderdiği yardımlar tırlar durdurularak içleri aranıyor veya aranmak isteniyor. Bu, Türkiye'nin milli kurumlarının tek tek yıpratılması meselesidir. Kim yapıyor bunu? Yine aynı zihniyetin temsilcisi konumunda olan bakıyorsunuz, yargıdaki temsilciler yapıyor. Bunlara ek olarak, yalanla, iftirayla, algı operasyonlarıyla Türkiye'nin yurtıdşındaki imajı hedef alınıyor. Bir ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatını olsa olsa başka bir ülke, bir düşman ülke hedef alabilir ve düşünebiliyor musunuz, çok enteresan Türkiye'nin ana muhalefet partisinin başı şu ifadeyi kullanıyor, diyor ki, 'MİT silah kaçakçılığı yapıyor'. Eğer bir ülkede ana muhalefetin başında bulunan kişi, ülkesinin istihbarat teşkilatı için böyle bir ifadeyi kullanıyorsa buna ihanetten başka birşey denilemez." dedi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.