Birleşmiş Milletler (BM) 72. Genel Kuruluna katılmak üzere giden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD ziyaretindeki liderlerle yapmış olduğu temasları gazetecilere anlattı.
Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
'TRUMP İLE GÖRÜŞMEMİZİN MERKEZİNDE SURİYE VE IRAK VARDI'
Donald Trump ile yapmış olduğumuz görüşmenin merkezinde yine Suriye ve Irak vardı. Yine malum FETÖ meselesi vardı. Onların gündeminde de papaz meselesi vardı. O tabii ki şu anda yargının hakkında tutuklama kararı verdiği bir kişi. Yargının verdiği karar nedeniyle içeride. FETÖ’nün başıyla ilgili olarak malum bizler, ABD makamlarına 85 koli belge-bilgi verdik. Kendisi ABD’de yargı ve benzeri bir sürecin içinde de değil. Ama buna rağmen bize vermiyorlar. Halbuki isteseler, bunu kişisel tasarruflarıyla rahatlıkla Türkiye’ye gönderebilirler. Ama nedense buna yanaşmıyorlar. Bunlar düşündürücüdür. Vakti zamanı geldiğinde ne düşündüğümüzü çok daha açık ortaya koyarız. Burada özellikle de Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nin himayesinde Türk Amerikan ile Amerika Müslüman temsilcileriyle bir araya geldiğimiz toplantı önemliydi. 2 binin üzerinde katılımın olduğu ve sadece Türk-Müslümanlarının değil, dünyanın değişik yerlerinde birçok ülke Müslüman halkının katılımıyla bir toplantı oldu. Doğrusu bundan önce ABD’de böyle bir toplantıyı yapmamıştık. Ondan dolayı da bunu düzenleyen arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
'IKBY KONUSUNDA ABD BİZİMLE AYNI DÜŞÜNÜYOR'
(Kuzey Irak’ta yapılması planlanan referandum): Bu, Irak merkezli bir adım. Bu adımı atmak suretiyle de herhangi bir durumda artık bütün adımlar atılmış olmalı ve buna göre de bu işin üzerine gitmeliyiz. Kuzey Irak yönetiminin de ne yapacağını düşünmesi lazım. Irak Anayasası zaten kararını verdi. 'Attığınız adım yanlıştır. Geçerliliği yoktur' kararını vermiştir. Ama hâlâ direniyorlar. Yalnız gördüğümüz kadarıyla ABD bizimle aynı düşünüyor.
İkili görüşmemizin ardından, ortak kısa bir basın açıklaması yapıldı. Bahsettiğim konudaki mutabakat o açıklamada da belirtildi. Yapılan işin yanlış olduğu, bunun olamayacağı vurgulandı. Tabii İran ile görüşmemiz çok önemli. İran’ın kararı bizimle örtüşüyor. Geleceğe yönelik bazı yaptırımlar konusunda İran ile adımları atmamız lazım ki geri adım atılmasın.
'BARZANİ İLİŞKİLERİ KOPMA NOKTASINA GETİRDİ'
(Türkiye’nin Barzani ile ilişkileri nasıl kopma noktasına geldi): Kopma noktasına geldi diyorsanız, bunu Barzani bu hale getirdi. Memurlarına maaş ödeyemez hale geldiklerinde onlara biz yardımcı olduk. Başbakanlığım dönemiydi, 2 milyar dolar kredi verdik ki maaş ödesinler. Fakat bunlar kadir kıymet bilmiyorlar. Yoksa bizim onlarla alıp veremediğimiz bir şey yok. Ne ABD ne Rusya bizim gibi yardım etmedi.
(Türkiye referandum konusunda ne yapacak? sorusuna) Cuma ve cumartesiyi izleyelim. O günler çok önemli.
'ATILACAK ADIMLAR VAR'
(Sınırlar kapanabilir mi? sorusuna): Atılacak adımlar, yapacağımız değerlendirme neticesinde belirlenecek. Kararlarımızı açıkladıktan sonra ne olacağını görmüş oluruz. Ama o topraklar sadece Kürtlere ait değil. Orada Türkmen’i var, Arap’ı var. Dolayısıyla birilerinin orada sadece kendileri varmış gibi hareket etmeleri son derece yanlış. İşin tarihi boyutuna girersek işler değişir. Orada Türkmenlerin parti merkezini ateşe tuttular. Birilerinin giderek istikametlerini iyice kaybettiklerini görüyoruz.”
'İSRAİL'İN UZAK DURMASI LAZIM'
(Referanduma İsrail’in desteği): İsrail’in bu tavrını doğru bulmuyoruz. Bunu New York’ta görüştüğüm Yahudi kuruluşlarının temsilcilerine de anlattım. İsrail’in ilişkileri menfi yönde etkileyecek tavırlardan uzak durması lazım.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.