Cumhurbaşkanı Erdoğan'a France 24'e verdiği mülâkatta, darbecilerin 15 Temmuz'da rehin alınan Orgeneral Hulusi Akar'a Fethullah Gülen ile görüşmeyi teklif ettiklerini söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
"Bu terörist yapıyı kurumlarımızdan temizleyeceğiz.... Bize eleştirenlerin ne söylediğine bakmıyorum. Örneğin Fransa’da 3 ay artı 3 ay artı 6 ay olağanüstü hal ilan edildi. Belçika, Amerika ve Almanya’da da… 6 kişi öldürüldü orada. Bizde 246 kişi öldü. Bunların hiçbiri bizim yaşadıklarımızı yaşamadı. Burada devleti yok etmek istediler. Bunlar yasalarla yargılanacak. Şu anda itirafçılar var. Talimatı nerden aldıklarını söylemektedirler. Genelkurmay Başkanını gözaltına alınanlardan biri “Sizi kanaat önderimiz Gülen ile görüştürelim” dedi Akar’a. Fransa’daki bir terör eylemi. Biz de terör eylemleriyle karşılaşıyoruz ama bu farklı. AB liderleri cevap vermeli; siz darbenin arkasında mısınız meşru hükümetin mi ? Eleştirirken tespiti iyi yapmak lazım. Hangi kaynaklarla bu eleştirileri yapıyorlar. Ya ön yargılısınız ya da bu işleri yönetemiyorsunuz. Burada muhatapları var, bilgi istesinler."
"Dereyi geçerken at değiştirilmez"
Erdoğan'a Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın istifalarını sunup sunmadığı soruldu. Yanıtı şu oldu:
"İstihbaratta bir eksiklik vardı, bir başarısızlık söz konusuydu... Bizde bir söz vardır 'Dereyi geçerken at değiştirilmez', şu anda görevlerine devam edecekler. İstifa kararının bana ait olduğunu bildirdiler, biz de herhangi bir müdahalede bulunmadığımız için görevlerine devam edecekler"
"AB bizden bir şey istediğinde seviyeli olsun"
Cumhurbaşkanı, idam cezasının kaldırılması yönündeki taleplere Avrupa'dan gelen eleştirilere ise şu cevabı verdi:
"Benim milletim idam diyorsa, parlamentodaki temsilcileri bu kararı alırsa, kusura bakmasınlar buna uymak zorundayım. AB üyesi olmak istiyorsanız bunu yapmamanız gerekir. Biz 53 yıldır AB kapısındayız. Bu esnada aldıkları bazı ülkelerden daha ileriyiz. Temel hak ve özgürlüklerden tutun ekonomiye kadar… Biz AB’nin maddi imkânlarından yararlanabilecek ülkeyiz. En fazla mağdur olan ülkeyiz. Biz her olaya olumlu yaklaştık. Bize söz verdikleri halde vize serbestisi sözünü tutmadılar ve sonunda bunu mültecilerle ilişkilendirdiler. Bir yerde Avrupa’ya kalkan olduk ama bize verdikleri sözlerini tutmadılar. Bizden bir şey isterken seviyeli olmaları gerekiyor. Bizimle ilgili açıklama yaparken önce bizimle görüşmezlerse açığa düşerler. Bu bir şeyi gösteriyor; demek ki bunların bize ön yargıları var."
"Halkı değil bu terörist organizasyonu dinliyorlar"
Erdoğan, gözaltına alınan askerlerin darp edilmesi ve halkın askerleri linç etmesiyle ilgili eleştirilere ise şu cevabı verdi:
Genelkurmay Başkanı’na kelepçe takarken yaralanma söz konusu. 246 şehidi neden söylemiyorsunuz. Asıl vahşet burada. Asker kılığına girmiş Fetullahçı terör örgütünün yaptıklarını kınarım. Sivil halka tankla saldırılmaz. Ellerinde silah yoktu. İkisini nasıl kıyaslıyorsunuz. Demokrasiyi, halkı değil bu terörist organizasyonu dinliyorlar. Böylesine bir terör eylemi yakın zamanda görülmedi. Bunlar tam olarak haşhaşi.
Gülen’in iadesi talebi
Cumhurbaşkanı Fethullah Gülen'in ABD'den talep edilmesi ve ABD'nin de bunun karşılığında belge istemesine de şu tepkiyi verdi:
"Ortada bir darbe girişimi var ve lideri ortada. Bütün değişik mahkemelerde Gülen’in bir terör örgütü lideri olduğu görülüyor. ABD’nin talep ettiği teröristleri ya da suçluları belge talep etmeden teslim ettik. Şimdi onlar hala belge vesaire istiyorlar. O zaman dedik ki tamam, elektronik belgeleri gönderiyoruz. 10 gün içinde de itirafları göndereceğiz. Yetkililer de belgelerle muhataplarıyla görüşecek."
Cumhurbaşkanı "Hala tehlikede olduğunuzu düşünüyor musunuz ?" sorusuna ise "Ben Paris’e gittiğimde gördüğüm tedbirlerin yanında çok zayıf kalıyor. Şu anda biz darbe girişiminin ardındayız ve her taraf güllük gülistanlık değil. Tüm gelişmiş ülkeler ne yapıyorsa biz de onu alıyoruz." yanıtını verdi. (France 24)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.