Yunanistan’da başlayan ekonomik krize müdahale gecikince, ateş tüm Avrupa’yı sardı. Borsalar çöktü, avrodan kaçanlar İsviçre frankına sığındı.
Uluslararası piyasalara son günlerde Avro Bölgesi’ndeki kamu borç sorunun İtalya ve İspanya’ya yayılacağı endişeleri ve dünyanın en büyük ekonomisi ABD’deki zayıf ekonomik verilere ilişkin kaygılar damgasını vurdu. ABD’nin federal borçlanma tavanının yükseltilmesi sorununun son anda aşılması bu hafta başında bir nebze küresel piyasaları rahatlatsa bile takip eden günlerde küresel ekonominin yeniden resesyona girebileceği korkusu piyasalarda sert satışlara neden oldu. Avrupa Merkez Bankası (ECB), Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve İsviçre Merkez Bankası’nın piyasalara müdahaleleri, Avro Bölgesi’ndeki borç krizi ve küresel ekonomideki yavaşlamaya ilişkin endişeleri yatıştırmak için yeterli olmadı. ECB Başkanı Jean Claude Trichet, marttan bu yana ilk kez tahvil alımı yapacaklarını belirtti.
İtalya korkusu...
Uluslararası piyasalarda yaşanan sert satışlar, Avro Bölgesi’ndeki borç krizi halkasına Yunanistan, İrlanda ve Portekiz’in ardından İtalya ve İspanya’nın da eklenebileceği endişelerine işaret ediyor. Avro Bölgesi’nin üçüncü büyük ekonomisi İtalya, Yunanistan’dan sonra borç oranı en yüksek ülke. Uzmanlar, Yunanistan ya da Portekiz gibi küçük ekonomilerin borç sorununun üstesinden gelinebileceğini, ancak krizin İtalya ya da İspanya gibi büyük ekonomilere sıçramasının kaygı verici olacağını belirtiyor. Zira İtalya’nın temerrüte düşmesi söz konusu olursa bunun maliyetinin 700 milyar avroyu bulabileceği ifade ediliyor. Ekonomisinin olduğu gibi borcunun büyüklüğüyle de konuşulan İtalya’nın 2008’de GSYH’nin yüzde 89.2’si seviyesinde olan kamu borcunun bu yıl yüzde 120’ye çıkacağı tahmin ediliyor. İtalya’nın 2008 yılında yüzde 5.3 olan bütçe açığı geçen yıl yüzde 5’e, politika faizi de yüzde 4.10’dan yüzde 3.80’e geriledi. 4.4 milyon kişinin işsiz olduğu İspanya’nın ise Portekiz’den sonraki halkalardan biri olacağı konuşuluyor. Portekiz’le olan yakın ekonomik ilişkilerden önemli oranda etkileneceği belirtilen İspanya’nın 2008’de kamu borcu GSYH’nin yüzde 30.4’ü, bütçe açığı ise yüzde 9.3 düzeyinde bulunuyordu. Geçen yıl kamu borcunun GSYH’ye oranı yüzde 48.8 olan İspanya’da hükümet, uyguladığı tasarruf tedbirleri ile bütçe açığını bu yıl GSYH’nin yüzde 6’sı seviyesine çekmeyi hedefliyor. Şu anda dünyanın en büyük ekonomisi ABD aynı zamanda dünyanın en borçlu ülkesi konumunda bulunuyor. IMF verilerine göre, ABD 15 trilyon 154 milyar dolarla dünyanın en borcuna sahipken, bu ülkeyi 13 trilyon 930 milyar dolarla Japonya, 2 trilyon 904 milyar dolarla Almanya, 2 trilyon 702 milyar dolarla İtalya ve 2 trilyon 483 milyar dolarla Fransa takip ediyor. Bu arada İspanya Merkez Bankası’nın dün açıkladığı verilere göre, 2011’in ikinci çeyreğinde ülke ekonomisinin yüzde 0.2 büyüdü. Yapılan değerlendirmede, 2011 yılı için daha önceden öngörülen yüzde 0.8’lik büyüme oranının yüzde 0.7’ye düşürüldüğü ifade edildi. İngiltere Ulusal İstatistik Ofisi ise dün açıkladığı verilere göre de, gıda ve giyim maliyetlerinin artmasıyla üretici fiyatları temmuzda önceki aya göre yüzde 0.2, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 5.9 arttı. Almanya’da ise sanayi üretimi haziran ayında önceki aya göre yüzde 1.1 düştü. İtalya ekonomisi ise ikinci çeyrekte sadece yüzde 0.3 oranında büyüdü.
Rehn: Avroyu korumakta kararlıyız
Avrupa Komisyonu’nun ekonomik ve mali işlerden sorumlu üyesi Olli Rehn, piyasaları yatıştırmaya çalıştı. Rehn Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında Avrupalı liderlerin avroyu koruma kararlılığının hafife alınmamasını istedi ve Yunanistan’ı kurtarma paketiyle ilgili kaygıların yersiz olduğunu söyledi. Rehn, İtalya ve İspanya’nın ekonomik yardım planına gereksinimi olacağına inanmadığını vurgulayarak, Avro Bölgesi’nde yaşanan krizin üstesinden gelmek için G7 ve G20 yoluyla küresel işbirliğine ihtiyaç bulunduğuna dikkati çekti. Mevcut krizin küresel sonuçları ve boyutları açısından yalnızca Avrupa’yı ilgilendirmediğinin altını çizen Rehn, bu nedenle soruna küresel ölçekte bir çözüm üretilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Rehn, piyasadaki gerilimin ise ABD’deki federal borçlanma tavanının yükseltilmesi tartışmalarının olumsuz etkilerini yansıttığını belirtti. Çin ise, küresel borç soruna çözüm bulabilmek için koordinasyon çağrısı yaptı. Almanya Başbakanı Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy de telefon görüşmesi yaptı.
Hesap verme sırası Sıfırcı Hocalarda
İtalya’da, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Moody’s ve Standard & Poors (S&P) hakkında soruşturma başlatıldı. Savcı Carlo Maria Capristo Sky TG4 televizyonuna yaptığı açıklamada, tüketici gruplarının iki kuruluşun raporları ve kredi notu değerlendirmelerinin piyasalarda çalkantıya yol açtığı şikayetinden sonra Moody’s ve S&P hakkında soruşturma başlattıklarını söyledi. İki kuruluşun raporları ve kredi notu değerlendirmelerinin, hükümet daha tasarruf önlemlerini tamamlamadan önce İtalya’nın ‘’iflas ettiği’’ anlamına geldiğini belirten Capristo, bu kuruluşların bürolarında yapılan aramalarda bazı belgelere el konulduğunu ifade etti. İtalya haber ajansı ANSA da, S&P’den üç ve Moody’s’den bir analistin soruşturmaya dahil edildiğini bildirdi. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.