Ortadoğu’nun en büyük kilisesi olan Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin çöken ve harabeye dönen çatısı Büyükşehir Belediyesi ile Ermeni Cemaati tarafından onarıldı. Çatının kapatılması dolayısıyla verilen resepsiyonda ezan sesi ve ilahi sesi birbirine karıştı. Resepsiyon yurt içi ve yurt dışından gelen Ermenileri bir araya getirdi....
Diyarbakır Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin devam eden restorasyonunda kilisenin çatı örtüsünün kapatılması nedeniyle bir resepsiyon verildi. Surp Giragos Ermeni Kilisesi Yönetim Kurulu ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla restorasyonu sürdürülen kilisedeki resepsiyona Türkiye Ermenileri Patrik Vekili Aram Ateşyan, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Yazar Mıgırdiç Margosyan, Agos Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Sarkis Seropyan, yazar Altan Tan ve yurt içi ve yurtdışından gelen Ermeniler katıldı. Konuklarla birlikte kiliseye giren Ateşyan’ın burada “Ter Voghormya” adlı ilahiyi söylerken aynı sırada okunan ezan sesi birbirine karıştı.
Türkiye Ermenileri Patrik Vekili Aram Ateşyan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin ve Ermeni cemaatinin katkılarıyla restorasyonun bu aşamaya geldiğini söyledi. 19 Eylül’de 1995 yılından beri ilk kez Van Ahtamar adasındaki Surp Haç Kilisesi’ndeki ayine katıldığını ve çok mutlu olduğunu anımsatarak “Ancak emin olun ki bugün ben beş kat fazla mutluyum. Çünkü bu kilisenin anlamı benim için çok büyük. Burası benim kilisem, tapusu bizde. Ben Diyarbakırlıyım ve bu kilisede vaftiz edildim. Bayramlarda yer bulabilmek için geceden gelip burada yatardık” dedi. Şimdi o kalabalıktan maalesef mahrum olduklarını belirten Ateşyan Baydemir’e “Ancak onların ruhları bugün sizlerin sayesinde şad olmuştur. Biz olamasak da bu kutsal mekanı size emanet ediyoruz” diye konuştu.
Emanetiniz başım üstüne
Ateşyan’a “Emanetiniz başım ve her iki gözüm üstüne” şeklinde yanıt veren Baydemir “Bu kutsal mekanda Rabbime binlerce kez şükürler olsun ki ezan sesi ve dua sesleri birbirine karıştı. Aynı Rabbe dua ettik” dedi. “Peygamberlerimiz farklı olsa da aynı tanrı için yakardık. Sizler benim kardeşimizsiniz” diyen Baydemir, Ateşyan’a hitap ederek “Lütfen benim kardeşliğimi kabul edin” dedi. Bu halkın evladı olarak kendini Ermenilere karşı borçlu hissettiğini ifade eden Baydemir “Bu kent ne kadar benimse o kadar sizindir. Benim bu kentte ne kadar hakkım varsa sizin de o kadar vardır” diye konuştu. Bir duasının daha olduğunu dile getiren Baydemir “İnşallah Rabbim bu restorasyonun bitirilişini dünya gözüyle görmemi nasip eyler. Seneye dünyanın dört bir yanına dağılmış Ermeni kardeşlerimizle, hemşerilerimizle birlikte bu kilisede buluşuruz. Umarım o buluşmamız ilelebet sürer. Bir kez daha kentinize hoş geldiniz” dedi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.