SP lideri Kurtulmuş Diyarbakır Cezaevi'nde 'evet' çağrısında bulundu
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Kurtulmuş Numan Kurtulmuş, Diyarbakır Cezaevi'nin adalet ve insan hakları müzesine dönüştürülmesini istedi.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde bulunan cezaevi önünde açıklama yapan Kurtulmuş, bir dönemin işkence merkezinin Türkiye'ye yakışmadığını söyledi. Bunun için Diyarbakır Cezaevi'nin artık cezaevi olmaktan çıkartılması ve bir adalet ve insan hakları müzesi haline dönüştürülmesi gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, "Bununla ilgili olarak binanın bünyesinde bir araştırma akademisi kurulsun. Burada tutuklanan ve hayatını kaybeden, tahliye olduktan sonra ağır hastalıklarla karşı karşıya kalan insanların isimlerinin buradaki duvarlara monte edilmesi, o döneme ait metinlerin ortaya konulması gerekiyor. Burada artık biz işkence istemiyoruz, artık ihlaller istemiyoruz diyerek sesimizi çıkarmamız gerek. Bu girişimin sonuna kadar arkasında olacağız. Eğer bunlar şimdi sağlanamazsa en kısa zamanda iktitarda olduğumuzda bunun için her türlü gayreti göstereceğiz." diye konuştu.
Diyarbakır Cezaevi'nin tarihe kara bir leke olarak geçtiğini anlatan Kurtuluş, "Bu konu ile ilgili bugüne kadar herkes görüşlerini ifade etti. Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin önünün açılması ve Türkiye'nin kendi geçmişiyle de yüzleşecek bir açık yürekliliği ortaya koyması zorunludur. Referandumda Türkiye için yetersiz ama hiç olmazsa millet egemenliğinin önüne açacak müspet bir adım olduğunu söylüyoruz." şeklinde konuştu.
"TÜRKLER İLE KÜRTLER KIYAMETE KADAR BARIŞ VE HUZUR İÇİNDE YAŞAYACAK"
Referandumun 12 Eylül dönemiyle hesaplaşmayı içermesini umut ettiklerini dile getiren Kurtuluş, başından beri üzerinde durdukları temel noktanın hak ve özgürlüklerinin önünün açılması olduğunu kaydetti. Hangi etnik kökene ve inanca mensup olursa olsun herkesin eşit ve özgür yurttaşlar olduğu, hiç kimsenin birinci ikinci sınıf sayılmadığı bir Türkiye'yi ön gördüklerini anlatan Kurtulmuş, "Bunun için de başından beri söylediğim gibi Türkiye'nin bir reform sürecine girmesi zorunluğudur. Bunun kaçınılmaz olduğunu görüyoruz." dedi.
Bu topraklarda yaşayan Türkler ve Kürtlerin bin senedir barış ve kardeşlik içinde yaşadığını ve kıyamete kadar yaşayacağını kaydeden Kurtulmuş, "Bunu bir proje haline getirdik. Gönüllü birlikler projesi adını verdiğimiz bu projeyi Diyarbakır'da Türkiye kamuoyuna takdim etmiştik. Geçen süre haklılığımızı ortaya koydu. Adaleti sağlamak için çok kapsamlı bir hukuki reform sürecine girmek zorundadır. 12 Eylül'ü eksik de olsa adım olarak görüyoruz." diye vurguladı.
Diyarbakır Cezaevi'nin sembolik bir önemi olduğunu kaydeden Kurtulmuş, bir dönemin acılarıyla yüzleşmeyi milletle ümit ettiklerini kaydetti. "Büyük ve demokratik devlet olmak bir dönem yapılan yanlış ve eksikliklerden ürkmemeyi gerektirir. Bu duvarın arkasında nice hayatlar söndü. Nice insanların gelecekleri karartıldı. Nice insanlar intihar etti ya da intihar etti denildiler." diyen Kurtulmuş, o dönemin bütün çıplaklığıyla ortaya konularak hesabının sorulmasının, gelecekte böyle şeylerin olmaması için zorunlu olduğunu dile getirdi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.