Yeni Sağlık Uygulama Tebliği'ndeki (SUT) düzenlemeye göre, bazı diyabet ilaçları endokrinoloji uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce; üniversite ve eğitim ve araştırma hastanelerinde ise iç hastalıkları uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce reçete edilebilecek.
SUT'un 1 Nisanda yürürlüğe girecek, ''diyabet tedavisinde ilaç kullanım ilkeleri'' ile ilgili hükmünde, şeker hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçların hangi hekimler tarafından yazılabileceğine ilişkin şu düzenlemeler yer aldı:
-Metformin, sulfonilüreler, akarboz ve insan insülinleri tüm hekimler tarafından,
-Repaglinid ve Nateglinid; endokrinoloji, iç hastalıkları, kardiyoloji ve aile hekimliği uzman hekimlerince veya bu hekimlerce düzenlenen uzman hekim raporuna dayanılarak tüm hekimlerce,
-Analog insülinler, Rosiglitazon ve Pioglitazon; endokrinoloji, iç hastalıkları ve kardiyoloji uzman hekimlerince veya bu hekimlerce düzenlenen uzman hekim raporuna dayanılarak tüm hekimlerce, Rosiglitazon ve Pioglitazon insülin ile kombine olarak yalnızca endokrinoloji uzman hekimlerince,
-DPP-4 Antagonistleri (Sitagliptin) ve oral antidiyabetiklerin kombine preperatları; endokrinoloji uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce; üniversite ve eğitim ve araştırma hastanelerinde ise iç hastalıkları uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce reçete edilebilecek.
''HASTALARIN YENİLİKÇİ İLAÇLARA ULAŞAMAMASI SÖZ KONUSU''
Yeni SUT'taki diyabet ilaçlarıyla ilgili düzenleme konusunda değerlendirmede bulunan Merck Sharp Dohme İlaçları Dış İlişkiler Direktörü Dr. Murat Aşık, DPP-4 Antagonistlerin (Sitagliptin), yan etkisi az ve yenilikçi ilaçlar, oral antidiyabetiklerin kombine preperatlarının ise farklı etkilere sahip birden fazla ilacı içeren ürünler olduğunu söyledi.
Bu ilaçların, endokrinoloji uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce; üniversite ve eğitim ve araştırma hastanelerinde ise iç hastalıkları uzman hekimlerince ya da bu uzman hekim raporu ile tüm hekimlerce reçete edilebileceğini hatırlatan Aşık, bazı illerde endokrinoloji uzmanı olmadığı gibi, üniversite ya da eğitim ve araştırma hastanesi de bulunmadığını belirtti.
Toplam 12 milyona yakın nüfusun yaşadığı söz konusu 37 ilde, 1 milyon diyabetli hastanın yaşadığının tahmin edildiğini kaydeden Aşık, ''Yeni tebliğ bu hastalar için kötü bir 1 Nisan şakası niteliğinde'' görüşünü dile getirdi.
Bu illerde yaşayan ve bu tür ilaçları kullanmak zorunda olan hastaların ilaç raporu için kilometrelerce yol kat etmek zorunda kalacaklarına dikkati çeken Aşık, ''Yol ve refakat giderleri SGK'dan alınacağı için aslında hem bütçeye hem de hastalara ekstra bir yük getirilmiş oluyor. Diyabete yılda 3 milyar TL, bunun da en fazla yüzde 15'inin ilaca harcandığı düşünülürse, diyabetli hastaların hedeflerine ulaşmaları için yenilikçi tedavilere erişebilmesinin önemi daha iyi ortaya çıkıyor'' diye konuştu.
Aşık, diyabet alanında, hastaların sürekli olarak etkisizlik ya da yan etki problemleri nedeniyle yeni ilaçlara ihtiyaç duyduğunu, bu tebliğle özellikle yan etkileri daha düşük olan bir tedavi grubuna hastaların erişiminin epey kısıtlandığını ileri sürdü.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun, son yıllarda MEDULA sistemiyle sağlıktaki verileri çok daha iyi takip edebilir hale geldiğini belirten Aşık, bu sistemin kullanılmasının desteklenmesi ve bu şekilde rasyonel ilaç kullanımı sağlanması gereğine işaret etti.
Aşık, ''SGK'nın elindeki muazzam elektronik alt yapı kullanılarak, bu tarz kısıtlamalar yerine akılcı ilaç kullanımı prensiplerinin oturtulması daha yerinde olacaktır. Bu bağlamda diyabet hastalarının ihtiyacı olan ilaçlara erişiminin sağlanması, sağlık giderlerinin akılcı dağıtılması bakımından da önemlidir'' ifadesini kullandı.
HANGİ İLLER
Şu illerde bazı diyabet ilaçları raporu çıkarılması için gerekli olan endokrinoloji uzmanı, eğitim ve araştırma hastanesi ya da üniversite hastanesinden hiçbiri bulunmuyor:
Ağrı, Aksaray, Amasya, Ardahan, Artvin, Bartın, Bayburt, Bilecik, Bingöl, Bitlis, Burdur, Çankırı, Çorum, Erzincan, Giresun, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, Karabük, Karaman, Kars, Kastamonu, Kırklareli, Kırşehir, Kilis, Muş, Nevşehir, Niğde, Ordu, Osmaniye, Siirt, Sinop, Şırnak, Tekirdağ, Tunceli, Uşak ve Yozgat. -ACİL VAKALAR- Yeni tebliğ, ''acil hal'' ve ''acil sağlık hizmeti''ne de açıklık getirdi.
Tebliğde, acil hal; ''Ani gelişen hastalık, kaza, yaralanma ve benzeri durumlarda olayın meydana gelmesini takip eden ilk 24 saat içinde tıbbi müdahale gerektiren durumlar ile ivedilikle tıbbi müdahale yapılmadığı veya başka bir sağlık kuruluşuna nakli halinde hayatın ve/veya sağlık bütünlüğünün kaybedilme riskinin doğacağı kabul edilen durumlar'' olarak tanımlanırken bu durumlarda sağlanan sağlık hizmetleri ''acil sağlık hizmeti'' sayıldı.
Tebliğde, MEDULA sisteminden kaynaklanan nedenlerle provizyon alınamaması durumunda izlenecek yola ilişkin hükümler de yer aldı.
Buna göre, SGK Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü yetkililerince imzalanacak bir tutanak ile tevsik edilmesi kaydıyla MEDULA sisteminden kaynaklanan arıza nedeniyle hasta takip numarasının alınamadığı süre zarfında, SGK sağlık yardımlarından yararlanma hakkının olduğunu yazılı olarak beyan etmek veya belgelemek suretiyle müracaat eden kişilerin sağlık hizmetleri Kurumca karşılanacak.
Daha sonra yapılan sorgulama sonucu bu kişilerin müstahak olmadığının tespit edilmesi halinde, tedaviye ait fatura bedeli ilgili sağlık kurumuna/kuruluşuna ödenerek gerekli yasal işlemler SGK tarafınca yürütülecek.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.