Yıllardır Kuzey Irak’tan çay, sigara ve mazot getirerek kaçakçılık yapan Şırnak’ın Uludere İlçesi’ne bağlı Ortasu Köyü sakinleri, önceki gün acı bir olayla sarsıldı. Katırlara yükledikleri malzemelerle Türkiye sınırına giriş yapan çoğunluğunu 18 yaşının altında çocukların oluşturduğu yaklaşık 40 kişi, karakol askerlerinin ateşi sonucu K. Irak’a geçtikten hemen sonra Türk Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarınca bombalandı. Olayda 35 kişi öldü, üç köylü de yaralandı. Katliamda yaşamını yitirenlerden 29’u Encü ailesinin fertleri. Yara almadan kurtulan tek kişi olan Servet Encü, “Askerler önce üzerimize ateş açıp bizi yeniden Irak sınırına attılar, sonra uçaklar bomba yağdırdı” dedi.
2011 yılının son günlerine damga vuran kanlı olay önceki gün yaşandı. Şırnak’ın Ortasu ve Gülyazı Köyü’nde yaşayan yaklaşık 40 kişi, K.Irak’taki Federal Kürdistan Bölgesi’ne geçti. Yıllardır aynı şekilde sınırı geçip kaçak mazot getiren köylüler akşam saatlerinde Şırnak’a dönmek üzere hareket ettiler. Saat 22.00 sıralarında önce silah sesleri, kısa süre sonra ise uçakların gürültüsü ve bomba patlamaları sınır bölgesinde yankılanmaya başladı. Sesleri duyan ancak korkudan evlerinden çıkmayan Ortasu ve Gülyazı Köyü sakinleri bir süre sonra sınır bölgesine hareket ettiklerinde korkunç bir manzarayla karşılaştılar.
Cesetlerin çoğu parçalandı
Sınırın K.Irak tarafında, yaklaşık 100 metre içeride saatler önce kaçakçılık için uğurladıkları yakınlarının parçalanmış cesetleri her yana dağılmıştı. Bazı ceset parçaları Türk sınırını da geçmişti, bazıları ise kan kokusuna gelen köpeklerin ağzındaydı. Köylülerin mazot taşımak için kullandığı çok sayıda katır da parçalanmıştı. Sınırı geçen köylüler yanlarında getirdikleri battaniye ve örtülere sardıkları ceset parçalarını katırlara ve bir traktörün kasasına koyarak Ortasu Köyü’ne götürdü.
Önce silah, sonra bomba...
Katliamdan yara almadan kurtulan tek kişi ise Servet Encü oldu. Ailesinden tam 29 kişiyi yitiren Encü, o korkunç anları şöyle anlattı: “Önceki gün 40 kişi kadar K.Irak’a geçtik. Mazot, çay falan yükleyip geldik. Gece her zamanki gibi, aynı noktadan sınırı geçip köye doğru yürüyorduk ki bir anda Gülyazı Karakolu askerleri önümüzü kesti. ‘Dur’ demeden ateş açtılar. Mallarla, katırlarla gerisin geri kaçmaya başladık. Tekrar K.Irak tarafına geçtik. Bazılarımız orada kovuk, mağara, taş arkasına saklanmaya çalışırken uçaklar geldi. Bir anda bomba yağdırdılar. Patlamanın etkisiyle yere düştüm, karların içine gömüldüm. Allah korudu ki ölmeden kurtuldum...”
Yaralı genç dehşet anları anlattı
Olayda yaralı olarak kurtulan Haci Encü (19), hasta yatağında Taraf ’a şunları anlattı: “40 kişilik bir grupla mazot ve gıda maddesi getirmek üzere Irak tarafına geçtik. Karakola özellikle bir bilgilendirme yapmadık ancak gidip geldiğimizi zaten biliyorlardı. Amacımız şeker ve mazot getirmekti. Sınırda heronların sesini duyduk ancak yolumuza devam ettik. Akşam 19.00’da katırları yükleyerek yola çıktık. Saat 21.00 gibi sınıra yaklaştık. Bizim köyün yaylasına vardık. Orada önce aydınlatma fişeği, ateş ve akabinde de top-obüs atışı yapıldı. Yükümüzü sınırın diğer tarafında bıraktık. Ardından uçaklar gelip bombaladı. İlk bombalamada 20 kişi parçalandı. Bunun üzerine geriye doğru kaçtık. Kayalıklar arasında kalanların üzerine bomba yağmaya başladı, benim de içinde bulunduğum grup 6 kişiydi. 3 kişi kurtulduk. Bir, iki kişi 3 katırla küçük bir deredeki suya girdik. Bir saat bekledikten sonra kayalığın altına sığındık, arkadaşlarımızdan haber alamadık. Saat 23.00-23.30 gibi gelen ışıklardan ve seslerden köylülerin geldiğini anladık. Köylüler feryat etmeye başlayınca askerler tuttukları yerlerden çekilerek yaylayı da boşalttılar.” Haci Encü ile birlikte yaralı kurtulan diğer köylüler Davut Encü (22) ve Servet Encü Şırnak Devlet Hastanesi’nde tedavi görüyor. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.