BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, “ AKP'nin 17 Aralık operasyonları sonrasında yaptığı hamleler, derin ve paralel yapılarla, yolsuzlukla hesaplaşma adına yapılan hamleler değil. Tersine, AKP kendisini koruma altına alan, anti- demokratik, hukuk dışı tedbirlere yöneliyor. Bu dolaylı olarak çözüm sürecinin ruhunu zehirliyor” dedi.
Radikal gazetesinin haberine göre; Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Demirtaş, “Görüşme trafiği açısından bir sıkıntı olmasa da sürecin geleceği açısından, şu anda atılan adımlar tehlike oluşturuyor. Biz kendileriyle görüşmelerimizde uyarılarımızı yapıyor, tehlikeye dikkat çekiyoruz. Attıkları adımlar demokrasiye değil, kendilerine güç devşirme adımlarıdır. Çözüm Süreci’nin yaşadığı temel sıkıntı budur” tespitinde bulundu. Demirtaş özetle şunları söyledi:
KÜRTLER SİLAHA SARILIR MI?
Bu mesajlarımız, herhangi bir yeni ilişki nedeniyle verilmiş mesajlar değil. Başbakan, Çözüm sürecini ve barış kavramını, topluma karşı bir baskı aracı olarak kullanmasın. Toplum da ‘Bu adam giderse silahlar konuşur. Dolayısıyla barışa sahip çıkma adına kendisine sahip çıkalım. Yolsuzluğu hırsızlığı görmeyelim’ duygusu taşımasın. Barış, Başbakan’ın iki dudağı arasında değildir. Giderse de ‘Kürtler illa silaha sarılır’ diye bir şey yoktur. Sonuna kadar müzakere süreçlerinin arkasında olacağız.
ÇÖZÜM SÜRECİNE AB BAKANLIĞI ÖRNEĞİ
Barış müzakerelerinin nasıl yürütüleceği ve sonrasında da olası barış müzakerelerinin nasıl olacağına dair kurumsal yapı öneriyoruz. Bu hafta içinde vereceğimiz yasa teklifiyle müzakereleri yürütecek bir yapı öneriyoruz. Örneğin AB Bakanlığı AB ile müzakerelerin yürütülmesinden sorumlu. Bakanlık düzeyinde olmasa bile bu tür müzakereleri yürütmekle sorumlu benzer, resmi bir kuruma ihtiyaç var. Buna bağlı olarak ‘Hakikat ve Gerçeklerin Araştırılması ile Silahsızlanmayı’ ele alacak komisyonların kurulması önerimizde yer alacak.
SAKIK’A SERT ELEŞTİRİ
Sırrı Bey eğer yanlış ifade etmemişse, ‘Yanlış anlaşıldım’ diye düşünmüyorsa bu beyanını düzeltmesi lazım. Sırrı Sakık’ın görüşleri kesinlikle yanlış anlaşılmaya müsaittir. Kesinlikle yolsuzluk ve hırsızlık umurumuzdadır. Asla hoş görebileceğimiz mesele değildir. Partimizin kurumsal görüşü de ‘Yolsuzluk umurumuzda değil’ şeklinde ifade edilemez. Zannediyorum, Sırrı Bey biraz maksadını aşan bir ifade kullandı. Anlatmak istediği belki ‘Çalmasalar silaha yatırıyorlar’ şeklindeydi ancak ikisi de kötüdür. Silaha yatırmak da çalmak da kötüdür.
CHP İLE İTTİFAK
Bazı yerler için ‘Neden olmasın?’ diyoruz. Ancak açık ve şeffaf olacaksa, kamuoyuna açıklanması şartıyla. Bazı metropollerde ya da bazı küçük şehirlerde olabilir. Biz yereldeki adayların birbirleriyle görüşmesinden yanayız. Yerelde adaylar bir araya gelmek istiyorsa, biz bunu tartışabilir değerlendirebiliriz; yoksa partiler arasında değil. CHP- BDP ya da AKP- BDP genel Merkezleri arasında bir ittifak mümkün değil, tartışmayız bile bunu.
ÖCALAN İLE İLGİLİ AYRINTILAR
İmralı’ya giden heyetin tuttuğu notlara bakarak söylüyorum; öyle sosyal- güncel meseleler konuşulmuyor. Morali genelde iyi ve görüşmelerin neredeyse yüzde 95’i siyasi konuları tartışmakla geçiyor. Her konu başlığına belli bir zaman ayırıyor; masasında duran saate bakarak ayırdığı süre dolunca diğer konuya geçiyor. Ama maç izliyor mu, bilmiyorum. Televizyonu var izliyordur belki de, Galatasaray taraftarı, kaçırmaz bence ama konuşmuyor bizle onu. Belli başlı haber kanallarının da olduğu 12 TV kanalını izliyor. Gazetelerden de belli başlılarını okuyor ki köşe yazarlarının yazdıklarını atıf yapmasından anlıyoruz.
TERCİHİMİZ HELİKOPTER
Özellikle kış aylarında görüşmenin süresinin bitimine yakın hatırlatıyor yetkililer. Çünkü kış şartları nedeniyle seyir koşulları tehlikeye girebiliyor. Biz de görüşme saatine uyuyoruz. Çünkü bir kez yakalandık, fenaydı. Biz hava yolunu düşünüyoruz, helikopteri tercih ederiz ancak onlar düşünmüyor.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.