Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cizre’de bir binanın bodrumunda mahsur kalan ve tahliye edilmeyi bekleyen yaralılar için ‘10 ambulans ve 30 sağlık personelinin gönderildiğini, ambulansların o bölgeye yaklaştığını ama gelen kimsenin olmadığını’ söyledi. “Bir takım iftiralarla Türkiye’yi lekelemeye çalışan ve mecliste nutuk atanlara sesleniyorum,” diyen Davutoğlu, “Nerede bu yaralılar?” diye sordu.
HDP, yaralıların ses kaydını bakanlığa da dinletmiş ve yaralıların fotoğrafları paylaşılmıştı. Ancak Başbakan Davutoğlu, HDP’lilerin açıklamalarına itiraz ederek, hastaneye kaldırılmayı bekleyen yaralıların tahliyesi için ‘10 ambulans, 30 kişilik sağlık ekibi, bir helikopter, bir uçak ambulans görevlendirdiklerini, ancak gelen kimsenin olmadığını’ söyledi.
Başbakan Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Cizre’deki yaralılar ve operasyonlar
“Son günlerde Cizre’ye yönelik bazı iddialar dile getiriliyor. Sözü edilen yaralılar ile ilgili olarak konu bize intikal ettiği zaman hem İçişleri Bakanımız, hem Sağlık Bakanımız, hem bizzat ben konunun takipçisi oldum. Ambulanslarımızın olay maline ulaşması için her türlü çalışmayı gecikmeden yürüttük. Sağlık Bakanlığı ambulanslarını gönderdik, belediye ambulanslarının gönderilmesi için çaba sarf ettik. Bu olayda sözü edilen bölge öyle bir bölge ki olay maline gitmeye çalışan görevlilerimiz ateşte kalıyor. Bunlardan bir şehidimizi de Eskişehir’de toprağa verdik.
“Cizre’de teröristlerin ambulanslara ateş açması, saldırı da bulunması nedeniyle olay mahalline ve o bölgeye ulaşmak mümkün olmadı. Buna rağmen Şırnak valiliği önceki gün iddia edilen yerden gelen bir telefon üzerine en yakın mesafeye 10 ambulans ve 30 sağlık personeli gönderdi, o bölgeye yaklaştı ama gelen kimse olmadı. Ambulanslar binaya yaklaştığında keskin nişancılar ve roketlerle saldırı yapıldı. Siz getirin dediğimizde kimse bir şey getirmedi. Bir takım iftiralarla Türkiye’yi lekelemeye çalışan ve mecliste nutuk atanlara sesleniyorum: Nerede bu yaralılar?”
“(Cizre’de) çok az bir bölge kaldı. Bu bölgede terör faaliyetlerini yöneten kişilerin de olduğunu biliyoruz. Biz terörle mücadele ederiz. Sonuna kadar da edeceğiz ama yaralı terörist de olsa onu yaralı olarak alır tedavi eder ve adalete teslim ederiz. Türkiye bir demokratik hukuk devletidir. Kim olursa olsun yaralı olduğu anda buna ulaşmaya çalıştık. Örgütün siyasi uzantısı olan milletvekilleri günlerdir bu olay üzerinden meclisi meşgul ediyor. Kamuoyunu galeyana getirmeye çalışan açıklamalarda bulunuyorlar. Hodri meydan. Biz bunların hepsini yaptık. Yapmadı desinler. Hepsi adım adım takip edildi. Cizre’de ölü ve yaralıların olduğu evden tahliyelerin gerçekleştirilmesi, cenaze ve yaralıların alınması için daha önce de defalarca teşebbüste bulunuldu. Morgda en iyi şartlarda tuttuğumuz o cenazeleri mezbahaneye koydular. Bu mu cenazeye saygı?”
‘Toledo’ polemiği
“İstismar edecekler ya ben kültürel mimari özelliklerin korunması bağlamında Diyarbakır’ı Toledo ile ya da Dubrovnik ile karşılaştırdım diye birinin aklına Franco geliyor, diğerine de özerklik geliyor. Şartlanmış zihniyetlere ne derseniz deyin, ‘benim oğlum bina okur, döner döner onu okur’ misali başka bir şey bilmez bunlar. Biz onlara, o faşist zihniyetlere faşizmin ne olduğunu da öğretiriz, tarihin ne olduğunu da öğretiriz, Tuleytula’nın ne olduğunu da öğretiriz Allah’ın izniyle. Franco zihniyeti arayacaklarsa aynaya baksınlar. Franco zihniyetiyle Stalin zihniyetini Türkiye’de temsil edenler, kendilerinin olduğu yerde başka hiçbir siyasi harekete, farklı düşünceye izin vermeyecek şekilde terör uygulayanlardır.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.